CHP’LİYİZ, DEMOKRATIZ, DEMOKRASİYİ SAVUNUYORUZ DİYORSAK, BİR SORUMA CEVAP ARIYORUM
Partimizde bir süreden beri parti içi seçimler yapılıyor. Özellikle bizi yani CHP üyelerini, ( halkı) temsil etmek ve onların hak ve çıkarlarını, menfaattarını korumak, savunmak için, onlara çok daha iyi hizmet vermek için tüm olanaklarını seferber ederek, bir birleriyle yarış içinde olan partililerimizin, politikacılarımızın, siyasetçilerimizin, üyelerimizin olduğunu görüyoruz, biliyoruz, şahit oluyoruz, basında medyada okuyoruz, duyuyoruz, öğreniyoruz.
Seçenlere, yani seçimlerde oy kullananlara, özellikle örgütlerin karar organlarına seçilenlere (başkan ve yönetim kurulu üyelerine) üyelik görevi yetki ve sorumluluklarını yerine getiren ve partinin asil bir üyesi olarak sormak istiyorum. Bilgi edinmek istiyorum.
Örneğin, a ilçesinin bir üyesi isem, a ilçesinin yönetim kurulu haftada bir ya da 15 günde bir (tüzük hükmü gereği )periyodik olarak toplanıyor kararlar alıyorsa, yönetim kurulunun hangi tarihte yapılan toplantıda, hangi gündem maddelerini görüşüldüğü ve hangi kararları aldığı hakkında neden hiçbir, yazılı sözlü açıklama yapılmıyor? Üyelerin öğrenmesinde hiçbir sakınca olmayan kararların bir sureti ilan panosuna duyuru şeklinde neden asılıp üyelerin bilgisine sunulmuyor? CHP’li isek, demokratsak, demokrasiyi savunuyorsak, son derece gerekli ve hatta zorunlu olan bu bilgilerin üyelere verilmesinde, üyelerin duymasında öğrenmesinde ne gibi sakıncalar var?
Acaba bu sorumu okuyan, duyan, ciddiye alan, parti yöneticilerimizden her hangi biri yazılı bir yanıt verir mi? yoksa her zaman olduğu gibi, parti içi sorunlar parti içinde konuşulur gerekçesiyle sorum yanıtsız kalmaya devam eder mi?16.06.2012
Bu Blogda Ara
6/15/12
BÖYLE DEMOKRASİ BÖYLE DEMOKRATLIK OLMAZ. OLAMAZ.
BÖYLE DEMOKRASİ BÖYLE DEMOKRATLIK OLMAZ. OLAMAZ.
Hiç kimse ne kendini nede başkalarını aldatmasın. BÖYLE DEMOKRASİ, BÖYLE DEMOKRATLIK OLMAZ. OLAMAZ. CHP’de parti içinde yapılan ve yapılmakta olan delege, ilçe, il başkan ve yönetim kurlu seçimlerinden bahsediyorum.
Demokrasiyi ve demokrasinin evrensel değerleri olan, eşitliği, adaleti ve özgürlüğü savunan bir partide, daha seçim süreci başlamadan önce, kendi grubunu kurarak, grubun orantısız gücünü kullanarak, büyük miktarlarda maddi harcamalarda bulunarak, kendini üyelere delegelere tanıtan, anlatan ve demokratik olmayan yollardan seçilen başkan ve ekibi, Partinin olanaklarından yararlanma konusunda, (grup) ekip arkadaşları arasında, üyeler arasında nasıl tarafsız olabilecektir? Nasıl eşitliği, adaleti, iç barışı, dayanışmayı, hakkı hukuku sağlayabilecektir?
Yeteri kadar maddi olanaklara sahip olamayan ve hiç bir grup içinde yer almayan ama bilgisiyle birikimiyle, inancıyla, enerjisiyle partisi için, ülkenin geleceği için, halkın çıkarları için, cumhuriyetin kazanımları içi çalışan, emek veren, bir parti üyesi, kendi özgür iradesiyle partide nasıl var olacak? Örgüt, yönetimleri toplantı düzenlemezse, parti için bu kadar değer ve öneme sahip olan üyeler kendisini, düşüncelerini üyelere, delegelere nasıl tanıtıp anlatacak? Nasıl seçilecektir?
CHP’de parti içinde (özellikle parti içi seçimlerde) yaşanan somut olaylar göstermiştir ki, İster örgütsel anlamda, ister toplumsal anlamda, yenilenmek, yanlış alışkanlıklardan kurtulmak hiçte o kadar kolay değildir. Ama bir yerden başlamak ta gerekiyor.
Demokrasinin böylesine yozlaştığı, yok olduğu bir yapı ve örgüt içinde Kemal Kılıçdaroğlu bir yerden başladı. Hiç şüphesiz ki, görevi alabildiğine zor mu? Zor. Sorumluluğu alabildiğine ağır mı? Ağır. Kemal Kılıçdaroğlu bu zorluğu üstlendi. Zaten lideri lider yapan yenilmez sanılan zorlukları yenen insanlar değil midir?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Parti içinde yenilmesi çok zor olan zorlukları yendiğini görmezden, anlamazdan gelemeyiz. Genel kuruldan sonra, parti içinde demokrasiyi kurmak için, ülke içindeki zorlukları yenmek için, maskeleri yüzerden indirmek için çok daha büyük zorlukları yenmek için kararlılıkla inançla mücadeleye devam edeceğine, halkla birleşip bütünleşeceğine gücünü, yetkisini halktan alacağına, inanıyorum. 15.06.2012
Hiç kimse ne kendini nede başkalarını aldatmasın. BÖYLE DEMOKRASİ, BÖYLE DEMOKRATLIK OLMAZ. OLAMAZ. CHP’de parti içinde yapılan ve yapılmakta olan delege, ilçe, il başkan ve yönetim kurlu seçimlerinden bahsediyorum.
Demokrasiyi ve demokrasinin evrensel değerleri olan, eşitliği, adaleti ve özgürlüğü savunan bir partide, daha seçim süreci başlamadan önce, kendi grubunu kurarak, grubun orantısız gücünü kullanarak, büyük miktarlarda maddi harcamalarda bulunarak, kendini üyelere delegelere tanıtan, anlatan ve demokratik olmayan yollardan seçilen başkan ve ekibi, Partinin olanaklarından yararlanma konusunda, (grup) ekip arkadaşları arasında, üyeler arasında nasıl tarafsız olabilecektir? Nasıl eşitliği, adaleti, iç barışı, dayanışmayı, hakkı hukuku sağlayabilecektir?
Yeteri kadar maddi olanaklara sahip olamayan ve hiç bir grup içinde yer almayan ama bilgisiyle birikimiyle, inancıyla, enerjisiyle partisi için, ülkenin geleceği için, halkın çıkarları için, cumhuriyetin kazanımları içi çalışan, emek veren, bir parti üyesi, kendi özgür iradesiyle partide nasıl var olacak? Örgüt, yönetimleri toplantı düzenlemezse, parti için bu kadar değer ve öneme sahip olan üyeler kendisini, düşüncelerini üyelere, delegelere nasıl tanıtıp anlatacak? Nasıl seçilecektir?
CHP’de parti içinde (özellikle parti içi seçimlerde) yaşanan somut olaylar göstermiştir ki, İster örgütsel anlamda, ister toplumsal anlamda, yenilenmek, yanlış alışkanlıklardan kurtulmak hiçte o kadar kolay değildir. Ama bir yerden başlamak ta gerekiyor.
Demokrasinin böylesine yozlaştığı, yok olduğu bir yapı ve örgüt içinde Kemal Kılıçdaroğlu bir yerden başladı. Hiç şüphesiz ki, görevi alabildiğine zor mu? Zor. Sorumluluğu alabildiğine ağır mı? Ağır. Kemal Kılıçdaroğlu bu zorluğu üstlendi. Zaten lideri lider yapan yenilmez sanılan zorlukları yenen insanlar değil midir?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Parti içinde yenilmesi çok zor olan zorlukları yendiğini görmezden, anlamazdan gelemeyiz. Genel kuruldan sonra, parti içinde demokrasiyi kurmak için, ülke içindeki zorlukları yenmek için, maskeleri yüzerden indirmek için çok daha büyük zorlukları yenmek için kararlılıkla inançla mücadeleye devam edeceğine, halkla birleşip bütünleşeceğine gücünü, yetkisini halktan alacağına, inanıyorum. 15.06.2012
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)