Bu Blogda Ara

2/06/12

DOSTLARIM BUGÜN SORUMLUSU OLDUĞUM MAHALLEMİN DELEGE SEÇİMİ VAR.




Eğer delege seçilemez isem,  ( bu olasılık oldukça yüksektir. Seçilirsem gerçekten sürpriz olacaktır.) Kaybeden kesinlikle ben olmayacağım. Delege seçilemedim diye sevinenlerin ve üzülenlerin olacağını çok iyi biliyorum. Ama ben hiç üzülmeyeceğim.

Çünkü kişisel çıkar için değil, seçilmek için değil partim için çalıştım. Çünkü teorik ve pratik anlamda nasıl çalıştığımı, taşın altına elimi değil, bedenimi, yüreğimi, beynimi nasıl koyduğumu il ve ilçe örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri, ilimiz milletvekili aday adaylarımız. Milletvekillerimiz, referandum ve seçim çalışmalarına katılan partililerimiz biliyor.

 Ama bunları bilenler parti için hiç bir çaba sarf etmeyenlerin ve seçilmeyi hiç hak etmeyenlerin Kolay ve basit yollardan nasıl ve hangi yönetmelerle delege seçildiklerini de çok iyi biliyorlar. Zaten insana acı veren üzende budur.

Delege seçilsem de seçilmesem de vicdanları sızlatan, bu kadar adaletsiz haksız seçim yönteminin bir daha hiçbir zaman tekrar etmemesini diliyorum. Umuyorum bekliyorum. Ve yapılan bu seçimden dolayı asla bugün ki CHP merkez yönetimini sorumlu tutmuyorum.

DELEGE SEÇİMLERİ BİR KEZ DAHA GÖSTERDİKİ, CHP YILLARCA UYUTULMUŞ, UYUŞTURULMUŞ AVUTULMUŞ. BUNA RAĞMEN YIKILMAMIŞTIR.


DELEGE SEÇİMLERİ BİR KEZ DAHA GÖSTERDİKİ, CHP YILLARCA UYUTULMUŞ, UYUŞTURULMUŞ AVUTULMUŞ. BUNA RAĞMEN YIKILMAMIŞTIR.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgütte partinin anayasası olan, tüzük bulunmuyor. Tüzük okunmuyor. Tüzük öğrenilip öğretilmiyor.  Tüzük hükümlerine uyulmuyor. Örgüt içinde yapılan iş ve işlemler, alınan kararlar, gelir ve giderler tüzüğe uygun olup olmadığı,  örgüt içinde  hiç kimse tarafından denetlenmiyor. Kontrol edilmiyor.

Bir CHP örgütü düşünün. O örgüt içinde, yapılan çalışmalarda, eylem ve etkinliklerde,  kimler hangi ilke ve kurallara uyacağını, bilmiyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgüt içinde düzenlenen, ya da düzenlenmesi düşünülen toplantılarda,  toplantı usul ve yöntemlerine, toplantı disiplinine hiç uyulmuyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgüt organları içinde var olan organların, o organlarda görevli yetkili ve sorumlu olanların, görev, yetki ve sorumluk sınırlarının neler olduğu bilinmiyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgüt yönetiminin kaç günde bir, hangi gündem maddesiyle toplandığı, toplantıya kimlerin katıldığı, kimlerin katılmadığı, hangi kararların alındığı, alınan kararların hangilerinin uygulamaya konulduğu hangilerinin hangi gerekçeyle uygulamaya konulmadığı ilan tahtalarına asılarak üyelerin bilgisine ve ilgisine sunulmuyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgütün gelir ve gider kaynakları, örgütün yaptığı tüm çalışmalar belli aralıklarla ve hazırlanan raporlar halinde örgüt üyelerinin ilgisine bilgisine sunulmuyor.

Bir CHP örgütü düşünün, kısa orta uzun vadede yapılacak iş ve işlemlerin plan, proje ve programları o örgütün panolarına asılarak örgüt üyelerinin ilgisine bilgisine sunulmuyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgüt içinde örgütlenme ağı kurulmuyor. Mahalle ve sokak sorumluları seçilmiyor. Çeşitli başlıklardan oluşan çalışma gurupları oluşturulmuyor.

Bir CHP örgütü düşünün, o örgüt, içinde, örgüt üyeler bir birlerini tanımıyor. Aynı mahallenin üyeleri bir birlerini tanımıyor.

Bir CHP örgütü düşünün,  parti içinde yapılan seçimlerde, o örgütün üyeleri yıllarca seçme ve seçilme hakkını kullanmıyor.  Kullanamıyor. Kullandırılmıyor.

Bir CHP örgütü düşünün,  o örgütün üyeleri örgütüyle ilgili, partisiyle ilgili bilgilere engelsiz ulaşamıyor.

Ve Bir CHP örgütü düşünün o örgütün üyesi örgüt merkezine geldiğinde güler yüzle, tatlı dille karşılanmıyor.

Tüm bunlara rağmen o örgüt o parti yıkılmıyor. Yok olmuyor.   Dim dik ayakta duruyor.  Sadece iktidar olamıyor neden? Suç kimde? Kimlerde?

Yeni CHP döneminde bu sorunun cevabı somut olarak o örgütün, o partinin üyelerine en açık ve cesur şekilde anlatılmalıdır. Ve CHP bundan böyle uyutulmuşluktan, uyuşturulmuşluktan, avutulmuşluktan kurtarılmalıdır. 07.02.2012

Nevin hanım merhaba


Nevin hanım merhaba
Şu gerçeğe tüm kalbinle inanmanı isterim. Senin liste dışı kalman benim vicdanımı çok ciddi derecede yaralar. Çok büyük insafsızlık haksızlık zalimlik olur. Çünkü partide hiç kimseyi ama hiç kimseyi senin kadar azimli istekli mücadeleci, çalışkan birini daha tanımadım görmedim. Bu anlamda delegelik hepimizden çok senin hakkın olduğuna inanıyorum. Özümün sözüdür. Riyakârlık yoktur.
Şu gerçeğe de tüm kalbinle inanmanı isterim.  Parti içinde hiçbir üye ile kişisel hiçbir sorunum olmadı. Olması için bir gerekçe yok.  Hele fahriyle aramızda kayda değer, en ufak bir sorunun olmadığına namusun üzerine yemin ederim.  Bunu Mustafa Ünal ve iki ali beyde söyledim. Ama neden bana bu kadar taktığını, neden beni hedef aldığını,  neden benimle bu kadar uğraştığını ve neden Zülfikar’ın olduğu listede olmam dediğini bir türlü anlamıyorum.
Nevin Hanım
Ortak listenin oluşması için kendi çapımda çok çaba verdim.  Başaramadım.  Bu işler asla bana göre değil. Kenara çekildim. O akşam bahar hanımın ali bey beni çağırdı gel beraber gidelim diye ısrarı sonucu geldim. Olanlar için üzgünüm.
Başarılar diliyorum. 6,2,2012