“ZÜLFİKAR BAL'IN SAYFASIDA Ara”
3.9.25
MURSAL
31.8.25
KÖYÜM MURSAL DA 30 AĞUSTOS 2024 ZAFER BAYRAMI KUTLAMASI
13.6.20
MURSAL KÖYÜ ANILARI HAZİRAN 2020
MURSAL KÖYÜ ANILARI HAZİRAN 2020
Ata yurdu, baba ocağı, doğduğum, köy olan, çocukluğumda yoksulluktan çarık giydiğim 2020 Haziran köyüm mumsal anıları
15 Mart 2020 tarihinden
itibaren korana virüs nedeni, yaşımın 65
ve aynı zamanda kalp hastası olmam nedeni riskli gruba girdiğim için 3 ay
boyunca eşimle birlikte evde kapalı kalmıştık.
Köyüm mursal’a en
son 10.8.2016 tarihinde 17 yıl aradan sonra, bacanağım Ferhat kayanın misafiri
olarak köyüm mursal’da 15 gün hayatımın en güzel, en unutulmaz 15 gününü geçirmiştim. Köyümü
doya, doya gezmiş hasret gidermiştim birçok
resim ve videolar çekip siz gönül dostlarımla paylaşmıştım.
Ankara’da bululan kız
kardeşim Savet’in köyümüz Mursal’la gitme önersini kabul l ettik. 13.6.2020
tarihinde saat 15.20 de kardeşim Savet’in telefonu ile köye gitmemiz kesinleşti.
4 yıl ardan sonra, eşim melek, kardeşim savet, yeğenim saadetle birlikte en az bir
ay kalmak üzere özel aracımla haziran ayının ikici haftasının sonunda köyüm mursala
gitmeye karar verdik. Bütün içtenliğimle
ifade ediyorum ki, köyde nerede kalırsam kalayım, kalacağım yeri 5 yıldızlı otele
asla değişmem. Herhangi bir aksilik olmaz ise, köyde kaldığımız her günü doya doya
değerlendireceğimize eminim. 13.6.2020.
saat 16.40
18.9.16
KÖYÜM MURSAL HAKKINDA YAZILARIM VİDEOLARIM RESİMLERİM
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154512441104419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154497662734419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154497662104419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154494863304419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154494862824419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154494487849419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154490357404419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154490353899419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154452491049419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154490350764419/
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2016/08/koyum-mursal.html
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2016/08/koyum-mursal.html
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/koyluyu-koyunden-gozyaslariyla.html
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154489500499419/
https://www.facebook.com/balmaca/posts/10154489674009419
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10154489181619419&set=pcb.1805227263045190&type=3
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154469108954419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154482507409419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154482507409419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154480998569419/
https://www.facebook.com/balmaca/posts/10154482060839419
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154479878929419/
https://www.facebook.com/balmaca/posts/10154476028364419
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154474217909419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154473596214419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154473423974419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154470765649419/
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154470757759419/
https://www.facebook.com/notes/z%C3%BClfikar-bal/2016-yili-14-g%C3%BCnl%C3%BCk-k%C3%B6y%C3%BCm-mursal-anilarimin-tamami-ve-s%C3%BCrpriz-anilar-bu-yazimda/1135900599809770
https://www.facebook.com/balmaca/videos/10154467121779419/
28.8.16
2016 YILI 14 GÜNLÜK KÖYÜM MURSAL ANILARI
25.8.16
KÖYÜM MURSAL
Divriği ile Kemaliye arası
Mursal köyü konak yeri burası
Derin dere yama dağı yaylası
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Gündüz güneş, gece başka yıldızlar
Batısında çeçik,yuva kandıl var
Gedik ağzı sarı taş, düz tarlalar
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Kızıl pınar geyiceğin suları
Köylü içer şifa diye bunları
Kaya başı, kova, kervan yolları
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Yama dağdan büyük dere oluşur
Meyminliden gelen buna karışır
Yuvanın ki koçseyinde buluşur
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Beş kardaşım, dişlerin, yuva alası
Heybetlidir tavşancıl kayası
Onbinlerce kaynak, temiz havası
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Uzun asma, baydığın, in deresi
Yartmış, hındı, kevenni kesik, kusseki
Dağlar çiçek açar bulunmaz teki
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Şeytan görmez, karalen yurt, cavata
Çukur sulak, çevirme,adım ata,
Doyum olmaz karaya, çokmaşata
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Eski değirmen, yoncalık,çimen
Abara bendiyle döner değirmen
Karşıya, köprü öğzü, sakkolu, ören
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Mursal köyü tahıl anbarı idi
Çevre köylerin en güzel varıydı
İçtiğimiz kaynak buz sularıydı
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Beş yüz hane vardı kalmış sekseni
Çalışma zorluğu geçim nedeni
Viran köye gelmiş elektrikleri
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Emekli olanlar köye dönermiş
Yavaş yavaş köyün yüzü gülermiş
Dağlarında, çalı meşe güvermiş
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Kavurma yolları inişli çıkışlı
Derin dere kaşına gelince köyle bakışlı
İlk baharda halı gibi nakışlı
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
Vahip doğmuş derki yok babam malları
Cavatının, gündüzlünün kumları
Baraj olmuş devlet almış suları
Gelin dostlar ben köyümü anlatam
26.11.15
ONURLA, GURURLA, HEYECANLA, ÖZLEMLE, HASRETLE PAYLAŞIYORUM. KÖYÜM MURSLA VE MURSALLILARA, KÖY HASRETİ ÇEKEN TÜM KÖYLÜLERİMİZE SELAM OLSUN DİYORUM
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/11/mursal-koyum-oldugu-icin-guzel.html (MURSAL KÖYÜMOLDUĞU İÇİN GÜZEL)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/zulfikar-bal-ofkarliyim.html (EFKÂRLIYIM)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/koylunun-koyune-ve-koylusune-aski.html (KÖYLÜNÜN KÖYÜNE VE KÖYLÜSÜNE, AŞKI, SEVDASI, ÖZLEMİ)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/mursalliysan-baskoseye-ve-mursali.html (MURSALLIYSAN BAŞKÖŞEYE VE MURSALI FERHAT KAYA HK.)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/koylerimizde-ve-o-toparakalrda-yasayan.html (KÖY BÜYÜKLERİMİZ)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/koyume-ve-koylume-karsi-olan-ozlemim.html (KÖYÜME VE KÖYLÜME KARŞI OLAN ÖZLEMİM GİTMİYOR AZALMIYOR)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/emegin-teri-topraga-dusmeyince-koye-koy.html (EMEĞİN TERİ TOPRAĞA DÜŞMEYİNCE, KÖYE KÖY, KÖYLÜYE KÖYLÜ DENİRMİ?)
http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2009/12/koyluyu-koyunden-gozyaslariyla.html (KÖYLÜYÜ
KÖYÜNDEN GÖZYAŞLARIYLA KOPARANLAR UTANSIN)
22.12.09
KÖYÜM MURSAL’IN YERİ, YERLEŞİMİ, YAŞAM KOŞULLARI
Çok uzaklarda, yüksek yaylalarda, uzun kış aylarında kardan yolların kesildiği yerdir MURSAL’IM
Yama dağının eteğinde, buz gibi suların kaynağında, çayırın çimenin yeşerdiği, büyük derenin çağladığı yerdir MURSAL’IM
Divriği’den çıkıp MURSALA gidince, erşin, bahtiyar, venk, sören, vazıldan, ürük köylerini geçince, derin derenin kaşa çıkınca, görünen yerdir MURSALIM
Çok değil 55 sene önceki yaşadığım gördüğüm MURSAL’ı anlatayım
MURSALIN Evleri kerpiç ile taştan örülmüştür.Tavanları söğüt, ardıçla ağacıyla örtülmüş, üstüne toprak atılmıştır. Duvarları kara çamurla sıvanmış, yüzü ağ toprakla boyanmıştır.
Yağmurlarda akmasın diye dambaşıların üstüne taştan loğ koyulmuştur.
Yün çorap üstünden çarıklar giyilmiş, çarıklar yırtılınca da sırımla örülmüştür.
Tarlalar kara sabanla sürülmüştür. Analar tarlada doğurmuş, bebekler öllüğe belenmiştir. Ekinler, otlar, yoncalar, orakla derilmiş, dağlardan, geven, çaşır, toplanmış, at, eşek, katır sırtında taşınmıştır. Kütük üstünde ot, yonca ( alaf ) doğranmış musurlarda hayvanlar yemlenmiştir. Çıra ışığında oturulmuş, tezek ateşinde yemek pişirilmiş ocak başında yenilmiştir.
doktor, hemşire, okul, öğretmen, telefon elektrik olmamıştır. Devletin, koruyucu gücü, güler yüzü, yardımı desteği olmamıştır. Ama korkutucu gücü olmuştur. Analar çocuklarını jenderme geliyi diye korkutur olmuştur.
Arpayı, buğdayı, peyniri, çökeliği, satmak, çayını, şekerini, tuzunu, kazyağını, basmasını kumaşını almak için, hayvan sırtında 35 kilometre uzaktaki şehere gitmiştir. Canın yongası olan malını davarnı tecirlere ucuza satılmıştır. Öyle çok ki yazılacaklar, sayfalar dolusu tutar yinede bitmez.
Mursal köylüsü, yani milletin efendisi, sefaletten, cehaletten kurtulmak için, çalışıp para kazanmak için, çocuklarını okutup istikbalini kurtarmak için, göz yaşları içinde düştü gurbetin yoluna. Kolay değildi köyden kopmak, baba ocağını, doğup büyüdüğü yeri terk etmek. Kolay değildi gurbet elde gurbetin kahrını çekmek. Buna rağmen köyünü terk edenler hızla çoğaldı. Kısa sürede boşaldı köyler. Köyde ocaklar tütmez oldu, kerpiçten taştan yapılan evler yıkıldı harabeye döndü. Bir ev orda bir ev şurada kaldı. işte tam da böyle bir ortamda ve havada Köyümüz ozanı aşık ali kızıl tuğ efkarlandı aldı sazı eline dediki asri gurbet harap ettin köyümü, türkü köyünü terk eden Türk köylülerinin türküsü oldu.
Türkiye Cumhuriyetinin, ve Türk köylüsünün ebedi ezeli bir düşmanı vardır. O düşman köy enstitülerini kapatmıştır. O düşman Türk köylüsünü köyünden, toprağından koparmıştır.
Azıcık düşün köy enstitüleri kapanmasaydı. Köylerimiz boşalmasaydı. Türkiye’nin gücüne güç yeter miydi? O düşman bunu çoook önceden görmüş ve yapacağı en büyük düşmanlığı yapmıştır. Yapma yada devam ediyor. Ama kolay değildir. Mustafa kemal ata türkün kurduğu türk ordusunu yenmek, kolay değildir Türkiye cumhuriyetini kolayca parçalayıp yok etmek. Zalim düşman bunun farkında olduğu için sinsi planını sabırla amacına ulaşıncaya kadar uygulamaya koyacaktır.
18.12.09
KÖYLÜM MUHSİN HALİSİN ELEŞTİRİSİ
KÖYLÜM MUHSİN BEYİN SERT ELEŞTİRİSİNE CEVAPTIR.
Öncelikle yazımı okuduğunuz ve eleştiri yazdığınız için teşekkür ediyorum. Yazılarımdaki duyguları, düşünceleri sanırım yanlış anlamış veya ben yanlış anlatmış olabilirim. Köyle ilgili yazılarımın içeriği asla sizin algıladığınız ve ifade ettiğiniz duygu ve düşünceyle yazılmamıştır.
Köyümüzden hiç ayrılmamış olan köylülerimize, sonradan köyümüze ev yapan köylülerimize, gencine, yaşlısına sevgim, saygım, özlemim sonsuzdur.
Genelde insanların, özelde köylülerimizin yaşam biçimleri, onların zenginlikleri, fakirlikleri, soğukkanlı ya da sıcakkanlı oluşları hakkında yorum yapmak, eleştiride bulunmak ne hakkımdır. Ne yetkimdir. Nede haddimdir. Konuyla ilgili yazımın, bir kelimesi, bir cümlesi sizin anladığınız şekilde yanlış anlamaya yada anlaşılmaya sebebiyet verdiyse, en başta sizden, ve sonrada tüm köylülerimizden özür dilemeyi bir borç bilirim.
Köyümüzle ilgi, yazılarımda anlatmaya çalıştığım gerçek, köylülerimizin kıt olanaklarıyla, tabiatın güçlükleriyle, emekleriyle, alın terleriyle çalışmalarıdır. Kendi işlerini kendilerinin yapmalarıdır. toprağı ekip biçmeleri, hayvancılıkla uğraşmalarıdır. Tüm yaşam zorluklarına rağmen Kilerlerinin dolu olmasıdır. Gönüllerinin gözlerinin tok olmasıdır. Yüzlerinin güleç, sofralarının bereketli olmasıdır. Şimdi köyümüzde yaşayanlar geçimlerini topraktan sağlamıyorlar. Ekip biçmiyorlar. Anlatmaya çalıştığım budur. Yoksa doğrudan zenginlikle fakirlikle, soğuklukla sıcaklıkla, alakalı değildir. Köyün ve köylünün yok edilmesidir.
MUHSİN BEY
Köylümüz, çiftçimiz, ziraatçımız korunsaydı, desteklenseydi, hastane, okul, yol, su, elektrik vb. gibi hizmetler köylerimize verilseydi, köylü, köyünü, toprağını, malını davarını terk etmeycekti. Gurbetin yolunu tutmayacaktı. Büyük göç yaşanmayacaktı. Dağımız, taşımız, toprağımız özlenmeyecekti, Hasret ve ayrılık türküleri söylenmeyecek, şiirler, yazılar yazılmayacaktı. Ülkemiz fakirleşmeyecek, işsizlik artmayacaktı.
Beton arma evlere, değişime yeniliğe nasıl karşı olayım. Anlatmaya çalıştığım onlar değil ki. Ama keşke köylü köyünü terk etmeden beton evler yapılmış olsaydı.
Yaptığınız eleştiriyle bu açıklamayı yapma fırsatı verdiğiniz için, size bir kez daha teşekkür ediyorum. Sağlık ve esenlikler diliyorum.
29.11.09
MURSAL KÖYÜM OLDUĞU İÇİN GÜZEL
Köyüm mursal, ata yurdu, baba ocağı olduğu için güzel. Köyümde, doğduğum, köyümde dünyaya gözümü açtığım için köyüm güzel. Ölülükle belendiğim beşikte sallandığım için köyüm güzel. Çocukluk anılarımı köyümde yaşadığım için köyüm güzel. Önce yalın ayakla, sonra çarıkla daha sonra cizlevüt lastikle gezdiğim için köyüm güzel. Sap çekip düven sürdüğüm için, kuzu yayıp sığır güttüğüm için köyüm güzel. Tüm yoksulluğuna tüm mahrumiyetine rağmen, güzeldir benim köyüm. Köyüme hasretlik çekmek güzeldir. Derin derenin kaştan hasret gözyaşlarıyla ah çekerek köyüm mursalı görmek izlemek güzeldir.
Peki, Köyümüze gitsek, ev yapsak yazları orada yaşasak, temiz havasını koklasak, soğuk suyunu içsek. Göbelek, kuşburnu, kuzu oğlak, yemlik, madımalak toplasak, köyümüzdeki özlenen güzellikleri tekrar yaşar mıyız? Doya, hasret giderir miyiz? Köyümüze gitsek, Davara giden çobanlarımızı, kuzu, yayan, sap çeken çocuklarımızı, ekin deren ırgatanlarımızı, tuluk yayan, koyun inek sağan, analarımızı, tarla sulayan, tohum eken, herk eden, çüt süren babalarımızı görür müyüz? Tabii ki bunların hiç birini göremeyiz.
Bu gerçekleri özünde yüreğinde benliğinde beyninde, hiç hissetmeyen, düşünmeyen öleceğini aklına getirmeyip dünya malına tapan, köyümüz insanları da vardır. O insanlar akrabamda olsa benden çok uzaktırlar bana çok yabancıdırlar. Onlarla paylaşacağım hiçbir şey olamaz. Bu gerçekleri özünde yüreğinde benliğinde hisseden insanlar, yabancıda olsa bana çok yakındırlar, onlarla paylaşacağım çok şey vardır. Onlarla bu güzel duyguları paylaşmanın doyumsuz hazzını zevkini yaşamak beni çok mutlu eder.





