SEÇİLEN CHP’LİLER, SEÇEN VE SEÇİLEMEYEN CHP’LİLERE DİYOR Kİ
AKP’nin, yaptıkları, yapacakları ortada iken, terör almış başını giderken, her gün şehit haberleri verilirken, iç ve dış politikada başarısızlıklar birbirini izlerken, demokrasi diyerek demokrasiden uzaklaşılırken, ülkemiz karanlığa sürüklenirken, cumhuriyet bayram kutlamaları yasaklanırken, cumhuriyet kazanımları yok edilirken, Zamlar, işsizlik, haksızlık, hukuksuzluk yolsuzluk diz boyu iken vb. gibi, konularla listeyi uzatmak mümkün.
Hiçbir CHP’linin iç sorunlara ayıracak, tartışacak, eleştirecek, konuşacak bir dakika bile zamanı yoktur. Şimdi, birlik beraberlik, dayanışma, kaynaşma zamanı. Şimdi demokrasiyi, eşitliği, adaleti, özgürlüğü, hakkı, hukuku, cumhuriyetin kazanımlarını, vatanımızın bütünlüğünü halkımızın çıkarlarını korumanın, savunmanın zamanı. Şimdi, el ele, kol kola, yan yana, huzur ve barış içinde yürümenin tam zamanı. Vb. gibi, konularla listeyi uzatmak mümkün.
İster seçilen, ister seçen, ister seçilemeyen olsun, 10 yıldan beri bu gerçekleri, anlamayan, kavramayan, göremeyen, düşünmeyen, bir kimsenin CHP’li olduğunda çok ciddi derecede kuşku duyarım. Şüphe ederim.
Bu kadar somut, acil ve önemli gerçekler karşısında, seçenleriyle, seçilenleriyle, seçilemeyenleriyle, yukarıda saydığımız sebeplerden dolayı parti içinde partimizde özlemini çektiğimiz dayanışmayı bu tür söylemlerle, uyarılarla, ikazlara sağlayabiliyor muyuz? İşte can alıcı soru bu.
Çok iyi bildiğimiz, anladığımız, yazdığımız, okuduğumuz tüm bu gerçeklere rağmen sorunun cevabı HAYIR. Neden hayır?
Çünkü önümüzde seçim var. Çünkü partiler seçim için var. Partililer seçmek ve seçilmek için var. Seçime hazırlanmak var. Seçime hazırlanırken, sadece seçilenlerin değil, onlara yakın olanların değil, seçilmek isteyen, seçilemeyen tüm üyelerin, CHP’sinin olanaklarından, parti içi demokrasinin nimetlerinden eşit ve adil derecede yararlanmaları gerekir. Şimdi eleştirme zamanı değil, şimdi birlik beraberlik dayanışma zamanı diyen, içe dönük konuşmaları bir anlamda engelleyen, sınırlayan, hatta yasaklayanlar, seçmeye ve seçilmeye yönelik olarak, parti üyeleri arsında eşitliği adaleti, hakkı, hukuku savunuyorlar mı? Uyguluyorlar mı? Partinin olanaklarından tüm üyeleri eşit derece yararlanmasına olanak tanıyorlar mı?
Bunları yapmıyorlarsa, uygulanmıyorsa üyeler arasında eşitlik adalet, hak ve hukuk gerektiği gibi uygulanmıyorsa, söylemler, uyarılar, ikazlar, yasaklamalar, sorunun çözümüne yardımcı olur mu? Parti içi barış, huzur dayanışma sağlanır mı?
Seçilenler olarak sorulardan soruların cevaplarından kaçmayalım. Sorulara sorunların cevaplarına sırtımızı dönmeyelim. Çünkü sorunlar var. Ve sorunlar çok ciddi boyutta. İç sorunlarımızı çözmediğimiz takdirde dış sorunlarımızı çözmenin çok zor olacağını düşüyorum. Seçilenlerin yani görev yetki üstlenenlerin, yani karar mekanizmasında olanların dikkatlerini bu konuya önemle çekmek istiyorum 05.11.2012
Bu Blogda Ara
11/04/12
ÖNERİLER, ELEŞTİRİLER TALEPLER
1-Örgüt toplantılarının tümünde, alabildiğine disiplinsizlik, ilkesizlik, kuralsızlık yaşanıyor. Toplantı yöntemi usul ve esaslarına hiç uyulmuyor. Büyük balık küçük balığı yutuyor. Demokrasi yok oluyor.
Bu durum bazen milletvekillerimizi dahi isyan ettiriyor. Bu konuda üzerinde dikkatle ve titizlikle durulmalıdır. Toplantılarla ilgili iç tüzük, (yönetmelik) hazırlanıp il ve ilçelere gönderilmelidir. Toplantı usul ve esasları parti içi eğitimin vaz geçilmez parçası olmalıdır.
2-Delege seçimlerinde, il, ilçe seçimlerinde, seçimlerin öncesinde ve sonrasında seçmede, seçilmede, kendini ifade etmede üyeler arasında çok ciddi derecede, adaletsizlikler, haksızlıklar, eşitsizlikler yaşanmıştır. Yaşanmaktadır. Bu nedenle üyeler, gruplar arasında kırgınlıklar, dargınlıklar, kızgınlıklar, içten içe devam etmektedir. Gizli toplantıların yapıldığı kulaktan kulağa yayılmaktadır.
Örgüt birimlerinde yapılan seçimlerin hepsinde uyulması ve uygulanması gereken ilke esasları gösterir bir yönetmeliğin hazırlanıp ilçe örgütlerimize gönderilmesi son derece önemlidir.
3- partimizin can damarı olan örgütlenme ağının kurulması konusunda son derece isteksiz davranıldığı, zamana yayıldığı açıkça görülmektedir. Örgütlenme ağını kurmayan yönetimler takibe alınmalıdır.
Ayrıca her ilçe kendine göre örgütleme modeli uygulamaktadır. Örneğin bir ilçede mahalle yönetim kurulu denmekte, başka ilçede mahalle meclisi denmekte, bir başka ilçede mahalle sorumlusu denmektedir. Örgütlenme modeli tüm ilçelerimizde aynı olmalıdır. Bu konuda hazırlanacak yönetmelik örgütlerimize gönderilmelidir.
4-Örgütlenmede, tabanla ilişki ve iletişim kurmada sadece telefonunun mesajların, internetin kullanılması çok ciddi sıkıntılara ve sorunlara neden olmaktadır. Üyeler arasında ayrıcalık yaratmaktadır
İletişim canlı olarak yüz yüze yapılması her anlamda çok önemlidir. Özellikle yıllarca aynı mahallede oturan üyelerin bir birlerini hiç tanımıyor olmaları bunun en büyük kanıtı ve belgesidir.
5-İlçe yönetim kurulunda alınan kararlar, gelir ve gider kaynakları, genel merkezden gelen bilgiler, belgeler, yetkililer üyelerden, saklanmamalıdır gizlenmemelidir. Üyelerimizi doğrudan ilgilendiren her bilgi belge eylem etkinlik zaman ve süresi içinde üyelerimize duyurulmalıdır.
6-Taşra örgütlerimizin organize ettiği yıl dönümü, kutlamalarına, mitinkilere, toplu basın toplantılarına, mahalle seçimlerine katılım CHP ye hiç yakışmaysak derecede az olmaktadır.
7-Üye delegeyi seçiyor. Üye unutuluyor. Üye yok sayılıyor. Delege yönetimi seçiyor. Delege unutuluyor. Yok sayılıyor. Mahalle örgütleri, çalışma grupları oluşmuyor. Sadece yönetim ve yönetim kuruluna yakın olanlar dar kadro içinde çalışıyor faaliyet gösteriyor.
Başkanların örgüt ve üyelerin üstüne olağan üstü hâkimiyeti oluyor. Başkanın etrafında bir güç oluşuyor. Özgür irade, özgür üye tamamen etkisiz yetkisiz, çaresiz ve pasif durumuma düşmüş oluyor. Özgür irade, özgür üye Ya başkana yakın olacak, ya bir grubun üyesi olacak, ya da yılıp usanıp yok olacak. Gerçek bu.
8- örgüt çalışmalarında tüzüğün adı hiç geçmiyor, tüzük okunmuyor, tüzük uygulanmıyor.
CHP Bursa Yıldırım ilçe örgütü asil üyesi Zülfikar Bal. “balzulkuf@hotmail.com 02.11.2012
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)