CHP BURSA İL ÖRGÜTÜ AİLESİNİN, CHP İL ÖRGÜTÜNÜN SADE BİR ÜYESİ OLARAK AİLE BÜYÜKLERİMİZE, ÖRGÜTÜMÜZÜN EN ÜST KADEMEDEKİ YETKİLİLERİNE ŞİKÂYETİM VAR.
CHP BURSA İL BAŞKANIMIZ
SAYIN METİN ÇELİK'E,
İL MİLLETVEKİLLERİMİZE
SAYIN SENA KALELİ’YE,
SAYIN TURAN TAYANA,
SAYIN İLHAN DEMİRÖZ'E,
SAYIN KEMAL EKİNCİ’YE,
SAYIN AYKAN DOĞAN’A
NİLÜFER İLÇE BELEDİYE BAŞKANIMIZ
SAYIN MUSTAFA BOZBEY'E
ŞİKÂYETİMİN KONUSU: CHP Bursa İl örgütümüzün, (CHP Bursa ailesinin) örgüt toplantıları hakkında.
CHP Bursa il örgütü ailesinin bir sade bir üyesi olarak, görev yetki ve sorumluluklarımı eksiksiz olarak yerine getirdiğime inanıyorum.
İl başkanımızın, milletvekillerimizin, ilçe belediye başkanımızın, 4 yıla yaklaşan aktif parti çalışmalarımdan dolayı beni şahsen ve ismen tanıdıklarından eminim.
Aile ve örgüt üyelerimizi yakından ilgilendiren şikayetimi bu hakla, yetkiyle ve bu sıfatla yapıyorum.
CHP ailesi ve örgüt üyeleri olarak, genel başkanımızdan en sade üyemize kadar hepimizin okuması, öğrenmesi uyması ve uygulaması gereken, çok uzun ve kapsamlı çalışmalardan sonra hazırladığımız onaylayıp kabul ettiğimiz, bir rehberimiz, gideceğimiz yolu aydınlatan bir ışığımız, bir yol haritamız, bir anayasamız bir tüzüğümüz var. 15 adet yönetmeliklerimiz var.
Yaptığımız ve yapacağımız tüm aile ve örgüt içi çalışmalarımızda, doğrularımızı, yanlışlarımızı, başarılarımızı, başarısızlıklarımızı, haklılıklarımızı ve haksızlıklarımızı belirleyen temel doğrumuz anayasamız olan tüzük ve yönetmelik hükümlerimizdir.
Genel başkanımızdan en sade üyemize kadar görev yetki ve sorumluluk sınırlarımızın neler olduğunu belirleyen anayasamız olan tüzüğümüz ve yönetmeliklerimizdir.
Bursa CHP il örgütümüzün sayın yetkilileri
Sayın aile büyüklerim
CHP Bursa İl ve ilçe örgütümüzün yaptığı çalışmalarda, düzenlediği, toplantılarda, kongrelerde, eylemlerde, etkinliklerde, seminerlerde, konferanslarda vb. gibi etkinliklerde tüzük ve yönetmelik hükümlerine uyulmadığına şahit oldum. Bu konularla ilgili olarak, 4 yıldan beri olanaklarım dâhilinde, özellikle internet ortamında, sosyal paylaşım (facebook) site ve sayfalarında kesintisiz olarak ilçemiz, ilimiz ve genel merkezimiz yetkililerine (aile büyüklerimize) önerilerimi, eleştirilerimi, sorularımı iletmeye çalıştım.
Örgütlü yaşamın pratik uygulaması içinde şikayetimin özünü oluşturan, örgüt ve aile birliğimiz, bütünlüğümüz, dayanışmamız açısından son derece önemli bulduğum 3 somut konuyu (şikayetimi) bilginize, ilginize ve dikkatinize önemle arz ediyorum.
1-Anayasamız olan, hepimizi bağlayan parti tüzüğümüzün örgüt toplantılarıyla ilgili 29. Maddesinin son paragrafının, 57.maddesinin C fıkrasının il ve ilçe örgütlerimizde uygulanmaması parti içi demokrasinin işlemesine çok ciddi derecede engel teşkil etmektedir. Özellikle üyeler arasında eşitliğin, adaletin bozulmasına, ayrılığın ve ayrımcılığın yapılmasına neden olmaktadır. Toplantıların zamanında ve süresi içinde düzenli olarak yapılmaması demokrasinin özüne ters düşmektedir. Çünkü toplantının ve açıklığın olmadığı yerde demokrasiden söz edilemez.
2- yaşayarak, deneyerek birçok kez şahit oldum ve gördüm ki, yapılan örgüt toplantılarının tümünde danışma kurulu yönetmeliğinin 10.maddesi gereğince “parti, meclisi üyeleri ile (eski, yeni milletvekillerine, başkanlara, konuklara, onur üyelerine) milletvekillerine süre sınırlaması uygulanmadan söz hakkının verilmesi” (zamanın sınırlı olduğunu düşünecek olursak) katılımcılar arasında, yani asıl konuşması gereken, delegeler, üyeler arasında söz hakkının kullanılmasında çok ciddi derecede eşitliğin, adaletin bozulmasına, ayrılığın ve ayrımcılığın yapılmasına neden olmaktadır. Bu uygula demokrasinin özüne ters düşmektedir. Çünkü eşit söz hakkının olmadığı toplantılarda demokrasiden söz edilemez.
Partimizde, örgütlerimizde, CHP ailesi içinde birliğin, beraberliğin, dayanışmanın, sevginin, saygının hâkim olmasını istiyorsak, şikayetlerimi dikkate alacağınıza, gereğini yapacağınıza inanıyor ve umut ediyorum.
Bu vesile ile bir kez daha kurban bayramınızı kutluyor ve saygılarımı sunuyorum. 17.10.2013