. ‘’Yalnız CHP’li’’ Zülfikar Bal’ın Rüyası

Can ERTAN

can.ertan@bursahaber.com.tr

14 Ekim 2011, 02:05

ABD’de insan hakları  mücadelesi sürerken, Özgürlük Bildirisi'nin 100. yıldönümü olan bu gün200.000 kişi Lincoln Memorial'in önünde toplanır.

Ve Marin Luther King o gün ünlü "Bir rüyam var!.." konuşmasını yapar.

**************************

Konuşmanın başlangıcından bir alıntı yapayım:

‘’Bugün size diyorum ki, dostlarım, şu anın getirdiği güçlüklere ve engellemelere rağmen bir rüyam var benim. Amerikan rüyasına derinden kök salmış bir rüyadır bu.

Bir rüyam var. Gün gelecek, bu ulus ayağa kalkıp kendi inancını gerçek anlamıyla yaşayacak. "Şunu kendinden menkul bir gerçek kabul ederiz ki, bütün insanlar eşit yaratılmıştır."

Bir rüyam var. Gün gelecek, eski kölelerin evlatlarıyla eski köle sahiplerinin evlatları, Georgia'nın kızıl tepelerinde kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar.’’

****************************

Sadece Martın Luther King gibi tarihi kişilikler rüya görecek değil ya…

CHP üyesi sevgili Zülfikar Bal’da bir rüya görmüş ve CHP’nin en etkin siyasetçilerinden Nurten Demiröz Gülez’in kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi Nilüfer Kadın Kolu- Açık Grup sayfasında paylaşmış.

*********************************

Zülfikar Bal şunları diyor:

‘’Rüyamda, CHP Bursa Yıldırım İlçe örgütüne gidiyorum. Örgüt merkezimizin kapısını açık buldum. İçeri girer girmez sevimli sempatik bir partilimiz karşıladı. Gülümseyerek hoş geldiniz diye elini uzattı, bende tebessümle hoş bulduk deyip teşekkür ettim. Memnuniyetle tokalaştım.

İlan panosuna gözüm ilişti, gördüklerim beni öyle mutlu etikti ki, mahallelere göre güncelleşen üye listeleri, Mahalle sorumlularının isim listeleri, genel merkezden gelen genelgelerin birer fotokopileri, ilçemizin gelir gideriyle ilgili başlıklar halinde hazırlanan mali rapor, bir aylık yapılacak işlerle ilgili çalışma plan ve program cetveli, ilçe yönetiminin en son aldığı kararlar panoya asılmıştı.

İlçe başkanın odasının kapısı açıktı, kimler var diye içeri bir göz attım. Başkanın odasında gösterişli masa başında da vali gibi, patron gibi, genel müdür gibi, paşa gibi oturan ilçe başkanı görmedim. Beni karşılayan partilimize başkan nerede diye sordum. Toplantı salonunda üyelerimizle sohbet ediyor dedi. Toplantı salonuna girer girmez başkan hemen ayağa kalktı gülümseyerek hoş geldiniz buyurun oturun, üyelerimizle partimiz hakkında sohbet ediyoruz, sizde ortak olun dedi. Tabi memnuniyetle deyip üyelerimizle tokalaşıp oturdum.

Konuşmaları dinlemeye başladım. Üyeler partimizle örgütümüzle, yapılan ve yapılacak olan çalışmalarla ilgili olarak düşüncelerini açıklıyorlar, ilçe başkanımıza sorular soruyorlar, yanıtlar alıyorlardı. İlçe başkanımız sanki bizden biri gibiydi, sıcak samimi, güler yüzlü, içten doğaldı. Üyelerimizde çok rahattı, kendi evlerinde gibiydiler. Bu arada çay servisi yapıldı. İsteyen üyeler balkona sigara içmeye yâda ikili sohbet etmeye çıkıyorlardı.

Öyle özlemişim ki gördüklerimi duyduklarımı KEŞKE GÖRDÜKLERİM DUYDUKLARIM RÜYA DEĞİLDE GERÇEK OLSAYDI DİYE İÇİMDEN GEÇİRDİM. Rüyamın gerçek olması umut ediyorum’’

Yahya Şimşek’ten Bal’a Yanıt

Aynı sayfada Zülfikar Bal ile CHP eski milletvekili Yahya Şimşek’in bir mesajlaşması vardı ki…

CHP’yi özetliyor:

‘’CHP’de yaşadığım tecrübelere dayanarak ifade ediyorum ki, (özellikle siyaset ve politika sahnesinde olanlar için diyorum) gerçek anlamda CHP’nin iktidar olması için çalışanla, kendi çıkar ve menfaati için çalışını anlayabilmiş değilim. Bu nedenle parti içinde, partililer içinde, örgüt içinde şaşkınım ve yalnızım. Özgür irademle var olmakta, yönümü, yolumu doğruyu bulmakta gerçekten çok zorlanıyorum.’’

*****************************

Yahya Şimşek de bu yakınışa şöyle bir yanıt yazmış:

‘’Zülfikar hocam, seni çok iyi tanıyor ve de anlıyorum. İnsanları tanımanın o kadar kolay olmadığını en az benim kadar sizde biliyorsunuz. İstanbul Hukuk Fakültesinde öğrenciyken Medeni Hukuk hocamız Ord.Prof.Dr.Hıfzı Veldet Velidedeoğlu birgün bize şunları söyledi. Bulanık bir su birikintisi görüp de içinizden aman bu ne derin sudur diye; kılığı kıyafeti düzgün bir insan görüp de aman ne değerli adam diye sakın ola ki içinizden geçirmeyesiniz. Suyun derin olup olmadığını içine mutlaka bir şey daldırınca, adamın değerli olup olmadığını da çok çeşitli olaylar karşısında deneyince anlayabilirsiniz. Yaşamımda bu söz benim için çok etkili ve de yönlendirici olmuştur.’’

**************************

CHP’de insan ilişkileri derin yaralar almış.

Sırtlar, saplanacak hançere yer bulmak için sıvanmış.

Yüzsüzler ve iki yüzlüler o kadar çok ki.

‘’Haset’’, temel duygu olmuş sanki.

****************************

Her türden insan ilişkisinin temeli güvendir.

Güvenin temeli ise samimiyet ve içtenliktir, yalansızlıktır.

CHP’de, ‘’maskeli balo’’, siyasetini bitirecek bir ciddi öz eleştiri sürecine ve vicdan temizliğine gerek var.

‘’Vicdan’’ı olmayan solun, ‘’imkân’’ı da olmaz iktidar için.

http://www.bursahaber.com.tr/%E2%80%98yalniz-chpli-zulfikar-balin-ruyasi-makale,2695.html

CHP’den Zülfikar Bal’ın şaşırmadığım şaşkınlığı

Can ERTAN

can.ertan@bursahaber.com.tr

22 Eylül 2011, 02:40

Siyaset mekânları değişiyor…

Eskiden, kahvehaneler, bürolar, otel lobileri, köy meydanları, çarşı pazardı.

İletişim ve bilişim devrimi olalı beri…

İnternetteyiz artık.

********************

E-mail, Facebook, Twitter yeni siyaset mekânları.

Partiler, belediyeler, dernekler, meslek odaları, milletvekilleri, belediye başkanları, her kademeden parti yöneticisi ve üyesi buralarda.

Kişisel sayfalar, guruplar, kurumsal sayfalar git gide çoğalıyor.

*********************

Sol üzerine yazan bir gazeteci olarak…

İnternet üzerinden, TKP’yi, ÖDP’yi, EMEP’i, Halk Evleri’ni, ADD’yi, ÇYDD’yi, sendikaları, dernekleri, meslek odalarını kurumsal sayfaları kadar yayın organlarıyla birlikte izliyorum elimden geldiğince.

CHP’nin il ve ilçe örgütlerinin, kadın ve gençlik kollarının sayfalarına da sık sık göz atıyorum.

*********

Ne zaman Facebook’u açsam iletiler bölümünde kırmızı bir dörtgen belirir; içinde bir rakam olur.

Kutunun üstüne tıklarım kim ne paylaşmış diye.

İki isim, banko vardır:

Nilüfer’den Mehmet Morsünbül hocam.

Ve Yıldırım’dan Zülfikar Bal…

Ya sevgili Güner Aklan’ın açtığı ‘’serbest kürsü’’ adlı sayfaya…

Ya da ‘’Nilüfer kadın kolları sayfası’’na bir düşünce açıklamışlardır.

*****************

Geçenlerde Zülfikar Bal feryad figan sorular sormuştu Serbest Kürsü’de.

Elektronik ortamdaki bu acı yakarı, yazılı medyada da yankı bulsun istedim.

Belki iletişime bir katkım olur.

***********************

İleti şöyle:

ŞAŞTIM ŞAŞTIM,  ŞAŞA KALDIM.

TÜZÜK MAD.7 PARTİ ÜYELERİNİN GÖREV VE HAKLARI:

d-) Parti içi toplantılara, çalışmalara ve üyesi seçildiği kongrelere katılmak, düşüncelerini ve dileklerini bildirmek.

e-) Parti ile ilgili bilgi istemek.

f-) Haksızlıklara karşı savunulmasını, parti örgütünden istemek.

*********************

Parti içi toplantılar katılamıyorum.

Çünkü üyelere yönelik parti toplantılar yapılmıyor.

Çalışmalara katılamıyorum.

Çünkü görev verilmiyor.

Düşüncelerimi dileklerimi bildiriyorum.

Hiçbir yanıt alamıyorum.

Partimle ilgili bilgiler istiyorum.

Bilgi alamıyorum.

Bu haksızlıklara karşı parti örgütünden savunulmamı istiyorum.

Sonuç alamıyorum.

*************************

Düşüncelerimi internette yazıyorum yayınlıyorum, uyarıyorlar ikazlar alıyorum

Bunları internet ortamında yazma, sorma, önerme, eleştirme şikayet etme partiye zarar verme git yetkililerle konuş diyorlar.

Gidiyorum kapalı kapılar ardında konuşuyorum.

Sözlü olarak uyarıyorlar (yazılı hiçbir bilgi vermiyorlar) bu yaptığın, doğru, bu yaptığın yanlış, şunu yap, bunu yapma diyorlar akıl veriyorlar.

Kimileride doğru yapıyorsun yılma usanma arkandayız yazmaya devam et diyorlar.

Ne yapacağımı bilemiyorum.

Şaştım, şaştım şaşa kaldım.

*********************************

Anlaşılan, CHP’de, derin bir ‘’iletişimsizlik krizi’’ var.

Franz Kafka’nın Şato adlı romanının kahramanı K., onca çabalamasına karşın bir türlü Şato’ya ulaşamaz ya.

Zülfikar Bal’da o durumda.

CHP’ye ulaşamıyor.

************************

Sadece yukarıya aldığım örnek iletisinde değil…

Günde en az iki üç tane olmak üzere ‘’serbest kürsü’’ yeve ‘’Nilüfer kadın kolları sayfası’’na koyduğu diğer iletilerde hep bu yakarı var:

‘’CHP’de muhatap arıyorum, sorularıma, önerilerime yanıt arıyorum, bilgi istiyorum!..’’

Parti ise tınmıyor; duvar olmuş Bal’a; ağızlara mühür vurulmuş.

Tam bir ‘’politik karabasan’’ yani.

*******************

Bal’da kendini Facebook’a atmış…

Sanal alemden, politikanın realitesine sesleniyor işte.

*****************************

Bilmiyorum CHP ilçe ve il yöneticileri elektronik ortamda ciddiye almayıp yanıt vermedikleri Bal’a, yazılı medya üzerinden yanıt verirler mi?

Ya da  Bal şaşa kalmaya devam mı eder?..

*********************

Elçiye zeval olmaz.

Ben şişeye mesajı koydum.

Şişenin ağzını kapadım; fırlattım ummana.

Rasgele!..

http://www.bursahaber.com.tr/chpden-zulfikar-balin-sasirmadigim-saskinligi-makale,2519.html