Bu Blogda Ara

1/29/14

ADAY ADAYLIĞI SEÇİM LİSTESİNE, ADIM, SOYADIM YAZILMAYACAKMIŞ. SEÇTİRMEZSENİZ SEÇTİRMEYİN. BENDE BU YAYLADAN HALKA GİDERİM.

İlk günden  itibaren  aday adaylık için 2000 TL. olan özel  ödenti ücretini yatırmayacağımı  ilçe yöneticilerime (saymanımıza, başkanımıza)  defalarca  açıkladım.

 Buna  rağmen  başvuru dosyamı  kabul ettiler.

Buna  rağmen  yıldırım  belediye  meclis üyesi aday adaylar listesinde adımı  soy adımı  yazdılar. İlçemizin  duyuru  panosuna  astılar üyelerimize duyurdular.

Buna  rağmen,  ilçe örgütümüzün düzenlediği  tanışma şöleninde belediye  meclis  üyesi diye  adımı anons ettiler  üyelerimize tanıttılar.  

Buna rağmen örgütümüzün  düzenlediği tanıtım  (toplantı anında ilçe başkanımıza  seçime giremeyeceksem  adımı anons  edilmesin dememe rağmen) toplantısında  kendimi  tanıtmam için belediye  meclis üyesi diye  kürsüye  çağırdılar üyelerimize  tanıttılar. (ayrıntılar bağlantı ekindeki  yazımda mevcuttur)

Şimdiyse, seçime  bir  hafta kala ilçemiz  yönetim kurulu 28.1.2014 tarihinde aldığı  kararla   özel ödentiyi (2000 TL) yatırmayanların isimleri seçim listesine  yazılmayacakmış.  

İlçe başkanımıza, ilçe binamızda 29.5.2014  adaylığım işleme konulmayacak mı? Diye  sorduğumda, özel ödentiyi  yatıranların içinde isminiz olmayacak   yanıtını aldım.  

İlçe yönetimi, tüzel kimliği ile  aday adayı olarak örgüt üyelerine  defalarca tanıtım  yapacaksınız,  sonra  seçime bir hafta kala, seçime gireceklerin listesine  adını soyadını yazmıyoruz diyeceksiniz?  Bende  diyorum ki bu anti demokratik uygulamaya itirazım  var.  

Bunun  hesabını  bana  değil  vicdanınıza vereceksiniz?  Örgüt çalışmalarında dün  vardım. Bugünde  varım.  Seçileyim  seçilmeyim  yarında var olacağım. ama  adımı seçim listesine yazmayanlar   yarın  var  olacak  mı?  Zaman  gösterecektir.

SEÇTİRMEZSENİZ SEÇTİRMEYİN  BENDE  BU YAYLADAN   HALKA  GİDERİM




ZÜLFİKAR  BAL BÖYLE  DÜŞÜNÜYOR, DÜŞÜNDÜĞÜNÜ  BÖYLE  YAZIYOR

ÖRGÜT  ÇALIŞMALARINDA VE SEÇİM ÖNCESİNDE HAKSIZLIĞA,  UĞRASANIZ  DA, HAKKINIZ  ELİNİZDEN  ALINSADA, ADAYLARIN  ORTAYA ÇIKMASINDA YARIŞMASINDA EŞİTLİĞE ADALETE HİÇ UYULMASADA, HİÇ HAK ETMEYENLER KOLAY   KESTİRME YOLDAN  SEÇİLSEDE,  PARASI  OLMAYANLAR, AYLARCA YILLARCA PARTİYE  EMEK   VERİP    HİZMET  EDENLER KENARDA KÖŞEDE  KALSADA

BAĞRINIZA TAŞ BASIN, SESİNİZİ ÇIKARTMAYIN ÇÜNKÜ   CUMHURİYETİN  KAZANIMLARI  ELDEN  GİDİYOR, YOLSUZLUĞUN  VURGUNUNUN  ÖNÜ ALINAMIYOR. ŞİMDİ CHP’Yİ ELEŞTİRECEK ZAMAN DEĞİL  BİRLİK  BERABERLİK   DAYANIŞMA  ZAMANI DEMEK HİÇ AMA HİÇ İNANDIRI OLMUYOR. GEREKTEN HALK  BUNU  YUTMUYOR.  TÜM BUNLARA  RAĞMEN  SİSTEM İÇİNE CHP  DEN  BAŞKA  ÇARE GÖRMÜYOR.  


 ÇÜNKÜ HALK TC’Yİ SEVİYOR. ÇÜNKÜ HAK  ÖZGÜRLÜĞÜ  EŞİTLİĞİ SEVİYOR. OYUNU  CHP YE  VERİYOR.  VERMEK ZORUNDA  KALIYOR. CHP DE SEÇİMLERDE  ZENGİNİ  SEVDİĞİ  KADAR  FAKİRİDE  SEVSE  NE OLUR? KIYAMET Mİ KOPAR? KRİZ Mİ ÇIKAR? DEPREMMİ OLUR? KURTULUŞ  SAVAŞINI  KAZANANLAR CUMHURİYETİ KURANLAR ZENGİNLER MİY Dİ?

CHP YILDIRIM İLÇE BELEDİYE MECLİS ÜYELİĞİ, ADAY, ADAYLIĞIM KONUSUNDA YAŞADIĞIM MACERAYI, GÖNÜL DOSTLARIMLA SAYFA ARKADAŞLARIMLA PAYLAŞMAK İSTİYORUM.

   
CHP  YILDIRIM  İLÇE BELEDİYE  MECLİS  ÜYELİĞİ, ADAY, ADAYIĞIM KONUSUNDA YAŞADIĞIM MACERAYI,  GÖNÜL DOSTLARIMLA  SAYFA  ARKADAŞLARIMLA  PAYLAŞMAK  İSTİYORUM.

Kamu  kuruluşunda  çalışıyorken,  ÖDP’ ye  1996 yılında  fahri olarak üye  olmuştum. 2000  yılında  DP’den  istifa  edip CHP Yıldırım İlçe  örgütüne  kaydımı  yaptırmıştım. İl başkanı  olan  Kemal Ekinci’nin  genel  merkez  tarafından  görevden  alınması  nedeni  ile  2002 yılında  CHP’den  istifa  etmiştim. Kemal  Kılıçdaroğlu CHP genel  başkanı  olduktan  sonra 2010 yılı  Nisan  ayında  CHP  Yıldırım İlçe Örgütüne  tekrar  üye  oldum.    Üye  olduğum tarihten   aktif   olarak  çalışmaya,  tüm  eylem,  etkinliklere ve toplantılara  katıldım. Düşüncelerimi, öneri  ve eleştirilerimi  internet  ortamında, (sosyal medyada)  özgürce yazmaya ve paylaşmaya  başladım.

2011 yılında Mahalle  sorumlusu  seçimini  kazanmıştım.  Ama 2013 yılında delege seçilememiştim. Neden  seçilememiştim?  Onu  ne  siz  sorun  ne  ben  söyleyeyim.  Başlı  başına  bir  macera olduğunu  yazmakla  yetineyim.

CHP’de  yerel yönetimler  seçim  süreci  başlar  başlamaz,  belediye  meclis  üyeliği aday  adaylığına  müracaat  ettim. CHP  Genel  merkezin  hesabını  500 TL  yatırdım. Yol  ve  konaklama  masrafı  cebimden  karşılamak şartıyla  21-22 haziran 2013 tarihleri arasında Eskişehir de ilk  grupta  parti  içi  eğitim gördüm. 


Gerekli  evraklarımı  tamamlayarak 3.12.2012  tarihinde ilçe başkanlığımıza  100 TL  dosya  parası  vererek resmi  başvuruda  bulundum. 2000 TL  özel  ödentiyi    CHP  genel Merkez  hesabına  yatırmadım.  Ve  yatırmayacağımı ifade  ettim.  Buna  rağmen  dosyam  kabul  edildi. Dosyamı  teslim  ederken ilçe saymanımızla  çektirdiğimiz  resim  sosyal medyada  yayınlandı.

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10202076333061346&set=a.1147260133176.23381.1577736516&type=1&theater

10.12.2013 Tarihinde  ilçe  saymanımız  odasına  çağırarak özel  ödenti  olan 2000  TL yi  yatırmazsan  adaylığın  kabul  edilmeyebilir diye  uyardığında.   Yatırmayacağımı  kendisine  açıkça  belirttim. Konuyla  ilgi olarak  bağlantı  ekindeki  yazımı yazmıştım.

https://www.facebook.com/notes/t-c-z%C3%BClfikar-bal/aday-adayli%C4%9Fim-kabul-edilmezse-chpye-ve-chpnin-y%C3%B6neticilerine-hakkimi-helal-etme/602544476478721

Buna  rağmen ilçemiz  belediye  meclisi aday  adayı  olduğumu İlçe  başkanlığımızın  üyelere  dağıttığı  bir  nüshasını   ilçe  panosuna  astığı listede adımın  ve  soyadımın  yazılmış olduğunu  gördüm.

15.12.2013  tarihinde  otosansit  orkide  düğün  salonunda,  yapılan  müzikli,şölenli  tanışma örgüt  toplantısında belediye  meclis  üyesi  aday  adayı olarak  adım  ve  soy adım okunarak  sahneye  davet  edildim. ilçe  başkanımızı da  aramıza  alarak hatıra  resmi  çektirdik.

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10152096266709419&set=a.10152096265524419.1073741949.552884418&type=1&theater

26.1.2014  tarihinde kilim  düğün  salonunda ilçe  örgütümüzün  düzenlediği  tüm  üyelerimizin  davet edildiği  aday adayların  tanıtım  toplantısında,  sahnenin  tam ortasında  kürsünün  yanı  başında üyelerin  gözleri önünde,  ilçe  başkanımıza özel  ödentiyi (2000)yatırmadığımdan  dolayı  başvuru  dosyam işleme  konulmayacaksa adımın  anons edilmemesini  özellikle  talep  ettim.  talebime  rağmen, belediye  meclis üyesi  aday  adayı  olarak kürsüye  davet  edildim  ve  kısaca kendimi tanıttım.


Ayrıca ilçe saymanımız  27.1.2014  tarihinde  saat 10.40  arayarak özel  ödentiyi  2 gün  içinde yatırmadığım  taktirde aday, adaylık  dosyamın  işleme  konulmayacağını  bildirdi. Aynı  gün  11.30  da  ilçe  binamıza  giderek  saymanımızla konuyu  ayrıntılı  şekilde  konuştuk.   başka  aday  adaylarında  ödentilerini yatırmadıklarını  hepsini  telefonla    tek,  aradığını ifade  etmiştir.

Kafam  net  değildi, seçim günü  yaklaşıyordu. Herkes  kart  vizitelerini  üyelere  dağıtıyordu. Aday  adaylığım  hala  net  değildi.  Kesin  adayım  diyemiyordum.  Kartvizit bastıramıyordum. Bir  yıl  önceki  uygulamayı  sordum.  para yatırana da  yatırmayana da  aynı  işlemin  uygulandığın  bir  ayrım  yapılmadığı  bilgisi  aldım.  Genelgede  özel  ödentiyle  ilgili  hiç  bir  bilgi   olmadığı  için aynı  uygulamanın  olacağını düşünerek  kartvizitlerimin siparişini  verdim.  31.1.2013  tarihinde  ilçemizin  yemeğine  yetişmesi  gerekiyordu.  Çünkü  8.Şubat  2014  tarihinde  aday, adayı    seçimi  yapılacaktı.

http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/

29.01.2014  tarihinde  öğleden önce ilçe  binamıza  gittiğimde, ilçe  yönetim  kurulunun  özel  ödentilerini yatırmayan  üyelerin  dosyalarının   genel  merkeze  gönderilmeyeceğini  yada  seçim  listesine  adının  yazılmayacağına  dair  karar  aldığını  öğrendim.   Bu  yazı  tarihi  itibariyle  kaç  aday adayının  başvuruda bulunduğunu,  kaç  aday adayının (kimlerin)  özel  ödentiyi yatırdığını  kaç  aday  adayının (kimlerin) yatırmadığını  bilmiyorum. 29.01.2014

KİŞİSEL  YORUMUM

Nasıl ki  2000 TL para  dekontunun  dışında  herhangi bir  evrak  eksik  olduğu  taktirde dosya  teslim  alınmıyorsa, Para  dekontu  olmadan da  dosya  teslim  alınmasa,  bunların  hiç biri yaşanmayacaktı.

Aday  adayının  dosyasını  teslim  alacaksınız, örgüt  üyelerine   aday  adayı  diye  tanıtacaksınız, seçilme  garantisi  olmayan  adayı son  ana  kadar  para yatırmaya zorlayacaksınız son  anda da para  yatırmadı  diye,  seçim  listesine aday  adayın   adını  yazmayacaksınız.  Üyenin  umutlarını  hayallerini  son  anda  yok edeceksiniz.  insaf, vicdan  bunun  neresinde? Adalet  eşitlik demokrasi  hak hukuk  bunun  neresinde? Üyeye  yazık  değil  mi?  CHP’ye Yazık  değil mi? Eşitliğe  adalete  demokrasiye  hakka hukuka yazık  değil mi?

PARTİ YÖNETİCİLERİMİZİN ÜYELERİ, ÜYELERİN HAKLARINI, HAYALLERİNİ UMUTLARINI, EMEKLERİNİ AZICIK DÜŞÜNMELERİNİ  İSTERDİM. HEM PARTİM  VE HEMDE KENDİ ADIMA  ÜZGÜNÜM. 29.01.2014



 


  




















Kartlarımı Kartlarım  30.1.2013  tarihinde  teslim  alacağım da,  31.1.2013  tarihinde  örgüt  yemeğinde  bu  moralle  nasıl  gideceğim,  aday  adayı sıralamasına  girmeyeceğimi bile, bile  kartımı  üyelere  nasıl dağıtacağım?

1/28/14

CHP YILDIRIM İLÇE BELEDİYE MECLİS ÜYELİĞİ ADAY ADAYLIK RESMİM 28.1.2014 DE ÇEKİLDİ


BELEDİYE MECLİSİ ADAY ADAYLIĞI İÇİN ÇEKTİRDİĞİM RESİM HAKKINDA AÇIKLAMADA BULUNMAK İSTİYORUM..

BELEDİYE  MECLİSİ ADAY ADAYLIĞI İÇİN  ÇEKTİRDİĞİM RESİM HAKKINDA AÇIKLAMADA BULUNMAK İSTİYORUM..

Öncelikle resmimi beğenen gönül dostlarıma, sayfa ve yol arkadaşlarıma, sevdiklerime sevenlerime çok teşekkür ediyorum. 

Bu resmi 28.1.2013 Akşam saatlerinde çektirdim. Sayfamı, yazılarımı ve paylaşımlarımı takip eden dostlarım öne çıkan 2 özelliğimden dolayı beni tanır ve bilirler.

1-Bursa Yıldırımda kaplı kaya parkında ve deresinde uzun yıllardan yaşam boyu sporla, doğayla, doğallıkla, ilgili olarak düzenlediğim etkinliklerle, yayınladığım resimlerle tanırlar bilirler.

2-CHP Bursa Yıldırım ilçe örgütünde 4 yıldan beri kesintisiz çalışmalarla, katıldığım toplantılarla, eylemlerle , etkinliklerle, (daha çok eleştirel) yazılarımla, resimlerle tanırlar bilirler.
Bu konuda gönül dostlarımın, sayfa ve yol arkadaşlarımın desteklerini, yardımlarını, öneri ve eleştirilerini, yorumlarını unutmam imkansızdır. vefalı gönül dostlarıma selam olsun diyorum.

Daha önce CHP yıldırım ilçe belediye meclis üyesi aday adayı olmak için Eskişehir de kurs gördüğümü, evraklarımı tamamlayarak adaylık ilçe başkanlığına resmen başvuruda bulunduğumu, başvurumun kabul edildiğini açıklamıştım.

İlçe başkanlığımızın, düzenlediği şölende aday adayı olarak sahneye çağrılanlar arasında olduğumu, aday adaylara elden verilen, bir nüshası ilan panosuna asılan listede adımın ve soyadımın yazıldığını, 26.1.2014 tarihinde aday, aday tanıtım toplantısında kendimi 2 dakika içinde tanıtmak için kürsüye çağrıldığımı farklı tarihlerde yazdığım yazılarımda açıklamıştım.

İlçe örgütümüz, aday, aday sıralamasını belirleneceği seçim (8.2.2014) öncesinde 31.1.2014 yemek düzenlemiştir. İşte bu yemekte ve son bir haftada üyelerimize dağıtmak üzere kartvizit bastırmak için, bu resmi çektirmiştim. 28.01.2014

1/27/14

TÜRKİYE'DE DEMOKRASİ ÇARKI AŞAĞIDAN YUKARI DOĞRU DEĞİL, YUKARIDAN AŞAĞIYA DOĞRU AZICIK DÖNDÜĞÜ İÇİN, HALKIN KONUŞMA HAKKI ELİNDEN ALINIYOR. HALKIN SESİ KISILIYOR.


Türkiye’de, halkı ve halkın  hakkını  savunduğunu  söyleyen,  hangi  siyasi parti  olursa  olsun, hangi kurum, kuruluş  olursa  olsun, hangi sendika, dernek  olursa olsun, hangi örgüt  olursa  olsun,

Toplantıların  düzenlenmesinde, duyurulmasında,  yönetilmesinde ve özellikle söz  hakkının  kullanılmasında,  kararların  alınmasında  

demokrasinin  evrensel değerleri  olan,  (olmazsa olmaz olan) EŞİTLİK, ADALET VE  ÖZGÜRLÜK  ilkelerine  uyulmuyorsa, yani demokrasi  çarkı aşağıdan  yukarıya doğru  dönmüyorsa,

Siyasi partilerin  hiçbirinde,  hiçbir  kurum  ve kuruluşta,  hiç  bir sendikada, hiçbir dernekte demokrasinin varlığından söz  edilemez.

Benim  başkanı  olduğum partimde, benim  yöneticilik  yaptığım  kurum  ve  kuruluşta, benim  başkanlık  yaptığım sendikamda, derneğim de, örgütüm de  demokrasi, eşitlik, özgürlük, adalet  var  diyorsanız,  eğer  samimi iseniz, eğer kendinize  güveniyorsanız  hodri meydan  yapacağınız  bir  toplantıyla  bunu  ispatlayın.

Toplantıyı  düzenlerken, toplantıyı duyururken, gündemi  hazırlarken  toplantıyı  yönetirken,  konuşmacılara söz hakkı  verirken, karar  alırken   hangi yöntemleri  uyguladığınızı  hangi ilke,usul  ve  esaslara uyduğunuzu  katılımcılara (Tıpkı  TBMM’si iç tüzüğünde olduğu  gibi)  yazılı  olarak tek, tek  madde, madde  açıklayın.  Açıkladığınız  bu  maddeleri  canınız istediği  zaman  kafanıza  göre  değiştirmeyin. Ve mutlaka  ilk  uyan  ve  uygulayan  siz  olun.

Örneğin,  eşitliği adaleti savunurken,  (toplantılarda) katılımcılar  arasında  söz  hakkının    kullanılmasında  hiç kimseye, hiç  bir  gerekçeyle ayrıcalık  tanımayın.  Tanınmasına asla izin vermeyin.

Toplantılarda  söz  hakkının  eşit olarak  kullanılması demokrasinin özüdür, ruhudur. Mayasıdır.  Olmazsa olmazıdır. Söz hakkının  kullanılmasında  eşitliğin  bozulması  demek,  esastan  demokrasiyi  inkar etmek demektir. Demokrasiyi yok  saymak  demektir.   









SİYASİ VE POLİTİK HAYATIMDA 2. SÖZÜMÜ VERİYORUM.



Bağlantı  adresini  verdiğim  yazımda,  bir söz  vermiştim.  O sözümde  demiştim ki,

CHP  çatısı altında  var  olduğum sürece, CHP dışında  hiç  kimsenin  adamı  olmayacağım.  Bu güne  kadar   verdiğim  sözden  dönmedim. Bundan  sonrada  dönmeyeceğim.  

Hem  kendime, hem  gönül  dostlarıma, hem  sayfa  ve  yol  arkadaşlarıma  hem de  doğayı  ve   doğallığı  seven  güzel  insanlara siyasi ve politik  hayatımda   ikinci  sözümü  veriyorum.

Göl  maya  tutarda Belediye  meclis  üyesi  seçilirsem. Çok  mecbur  kalmadıkça,  hiçbir  zaman, hiçbir yerde  protokol  masalarına  ve  koltuklarına  oturmayacağım. Her zaman ve her  yerde  örgüt  üyelerimizin  ve  halkımızın  tam  ortasında  yerimi alacağım  söz  veriyorum.  

http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2011/10/zulfikar-bal-olarak-ilan-ediyor-ve-soz.html

1/17/14

SOSYAL MEDYADA CHP’Yİ,YÖNETİCİLERİNİ ELEŞTİRİYORSUN, HEP AYNI ŞEYLERİ YAZIYORSUN, BIKTIRIYOR SUN, RAKİPLERE KOZ VERİYORSUN DEYİP BASKI KURANLARA, YASAK UYGULAYANLARA SORUYORUM.


Eğer siz gerçekten  demokrasiyi, özümsediyseniz, özünüzle, sözünüzle demokratsınız, demokrasinin evrensel  kurallarını savunuyor ve koruyorsanız, yüzünüzde   ve sözlerinizde maske  kullanmıyorsanız  aşağıda sorulara somut cevaplar vermenizi önemle öneriyor  ve  talep  ediyorum.  

Tüzel kimliği olan  demokratik yapıya sahip bir  örgütlü bir kuruluşta, Demokrasinin, özgürlüğün, eşitliğin, adaletin,  hakkın, hukukun, tanımı, anlamı  nedir?

Tüzel kimliği olan  demokratik yapıya sahip, örgütlü bir kuruluşta, partide, dernekte, sendikada kanunun, tüzüğün, yönetmeliğin, ilkenin, kuralın,  planın, programın, eleştirin, özeleştirinin, şeffaflığın tanımı anlamı  nedir?

Tüzel kimliği olan  demokratik yapıya sahip bir  örgütlü bir kuruluşta, örgüt toplantıları düzenlenirken toplantılar duyurulurken,toplantı yönetilirken,  gündem hazırlarken, gündemi görüşürken, söz  hakkını kullanırken, öneri, önerge verirken uyulması  ve uygulanması  gereken usul yöntemler nelerdir?

Tüzel kimliği olan  demokratik yapıya sahip bir  örgütlü bir kuruluşta, örgüt başkanlarının, yönetim kurulu üyelerin, örgüt üyelerinin görev,  yetki ve sorumlulukları, hakları nelerdir?

Tüzel kimliği olan  demokratik yapıya sahip bir  örgütlü bir kuruluşta, bu sorulara somut cevap  vermeden, cevapları örgüt üyelerine anlatmadan, cevapları örgütlü yaşamın pratiğinde uygulamadan, hangi hak  ve  yetkiyle, hangi sıfatla ve hangi  temel  doğruyu  esas alarak, eleştiriyorsun, aynı şeyleri yazıyorsun, rakiplere koz  veriyorsun  diyerek,  örgüt üyesine kişisel baskı kuruyorsun, yasak   uyguluyorsun, ikaz ediyorsun, uyarıda bulunuyorsun?

Hem internetime dokunma  diyorsun, hem internet  özgürlüktür diyorsun, hem de  internet ortamında yazma,  rakiplere koz  verme  diyorsun.   Hem de  açıklığı  savunduğunu  söylüyorsun?

 Gerçek  amacın demokrasiyi mi  savunup korumak? Yoksa  kendini mi savunup korumak? 18.1.2014

 http://cancana-balmel.blogspot.com/2013/11/dusuncenin-sosyal-medyada-aciklanmasi.html

CHP BELEDİYE MECLİSİ İL GENEL MECLİSİ EĞİLİM YOKLAMASI YÖNERGESİ HK.


CHP BELEDİYE  MECLİSİ İL GENEL MECLİSİ EĞİLİM  YOKLAMASI YÖNERGESİ HK.


Genişletilmiş yönetim  kurulu toplantısında, danışma  kurulu  toplantısında,  genişletilmiş  üye  toplantısında,  mahalle sorumluları, yada  aday, adayları toplantısında,  komisyon  toplantılarında  değil,

Cep  telefonuma  gelen  mesajda  aynen  şu  yazıyor ”CHP  MECLİS ÜYELİĞİ EĞİLİM YOKLAMASI SEÇİMİ  İLE  İLGİLİ  YÖNETMELİK İLÇE  BAŞKANLIK  BİNASINDA  ASKIYA  ÇIKARILMIŞTIR. ADAY  ADAYLARIMIZIN BİLGİSİNE  SUNULUR. 15.1.2014

OH… Diyorum. Neden mi?  Çünkü  yönergeyi  okudum. Önümü  görebiliyorum.  Neyin  ne zaman, nasıl,  hangi  yöntemle olacağını  biliyorum. yanlış yapan, hata   yapan  olursa  karşı  çıkarım.  Aha  doğrusu burada  şu  madde  derim.


B ir daha  oh..  diyorum. Neden mi?  Yıllardan  beri üyelerimizi  ilgilendiren her konuda internete ve telefon  aracılığı ile  duyurulan  haberlerin, raporların, bilgi  ve belgelerin  aynısının  ilçemiz ilçe  başkanlığımızın ilan panolarına  asılması  için  mücadele  ediyorum.

 İlçe  merkezimize, herhangi bir gerekçeyle   gelen, ziyaret  eden   üyelerimiz hiç  kimseye  sormadan  öğrenmesi  gereken  bilgileri  ilan panosunda okuması, bunun  bir  alışkanlık  haline  gelmesi  ne  kadar güzel, ne  kadar  yararlı  olur.

Bundan  böyle  üyelerimizin  bilmesinde, öğrenmesinde, duymasında okumasında  hiç  bir  sakınca olmayan  bilgilerin,  kararların, çalışma  plan  ve programlarının,  eylem, etkinlik, kutlama, anma, ziyaret,  yapılan  ve  yapılacak olan  toplantı  tutanaklarının, raporların  telefon  ve  internet  yanında  ilan  panolarına  asılmasını  önemle  ve  ısrarla  bir  kez daha ,  bir  kez  daha öneriyorum. 17.01.2014

NOT:  Bu  bilgiyi ve  yazımı İlçe başkanlığımıza  ait facebook iletişim  sayfasında  yayınlamayı paylaşmayı  çok isterdim.  Ancak ilçe başkanlığımız  iletişim sayfası, ilçe  başkanımızın kişisel  kararıla  ve  gerekçesiz  olarak 29.11.2012  yılından  beri,  yazılarıma,  paylaşımlarıma  kapalı  olduğu  için,  bu  yayınlayamıyorum. ilçe  başkanlığımız sayfasındaki üyelerle  iletişim  kuramıyorum. İlçe  başkanlığımız  sayfasında  yayınlanan  hiç  bir  bilgiyi  duyuruyu okuyamıyorum. Bunun  üyeler arasında çok  ciddi  derecede  haksızlığa , eşitsizliğe,  adaletsizliğe neden   olduğunu düşüyorum. 17.01.2014

https://www.facebook.com/media/set/?set=a.10152165586334419.1073741972.552884418&type=1

1/16/14

CHP YILDIRIM BAŞKAN ADAYIMIZ RAMAZAN ALTUN ÖZ YAZIYOR DİYOR Kİ "SEVGİLİ DOSTLAR",

 TC Ramazan Altunöz
Sevgili dostlar,


siyaset öyle hale geldi ki insanın içini acıtıyor, vijdanları sızlatıyor
bilgi birikimin ve tahsilin olsa da,
ahlak ve toplum değerlerin çok güzel de olsa,
kısaca her şeyin yerli yerin de de olsa...
İyi her zaman, kötü tarafından kovuluyor bu sistemde.

Biz üniversitede okurken 
İktisatta bir Grasham kanunu vardı, tamda günümüz siyasetini anlatır

Grasham diye bilinen kanun derki "kötü para iyi parayı kovar"
kuralı toplumsal yaşam da da siyasette de geçerlidir.

Partilerde, kurumlarda, komşularda kısacası her yerede geçerli
İyiler dışlanmaya zorlanır, tasfiyeye uğrar...

Sıradanlaşmaya özendirilir ve öyle gösterilmeye özel gayret sarfedilir.
Dikkat edilir ki ilkeli, kişilikli kişilerin seslerinin kısılmasına

onurlu seslerin toplumca duyulmamasına çalışılır.
yani kısaca bu düzen de kötü insan, iyi insanı malesef kovmakta.

Hele birde bunca yetileri ne karşın birde paran yoksa...
parası olan ama yetisi sıfır kötü insan yine seni siyasi alandan kovmayacakmı?

RAMAZAN ALTUNÖZ DİYOR Kİ "SEVGİLİ DOSTLAR"

 TC Ramazan Altunöz
Sevgili dostlar,

siyaset öyle hale geldi ki insanın içini acıtıyor, vijdanları sızlatıyor
bilgi birikimin ve tahsilin olsa da,
ahlak ve toplum değerlerin çok güzel de olsa,
kısaca her şeyin yerli yerin de de olsa...
İyi her zaman, kötü tarafından kovuluyor bu sistemde.

Biz üniversitede okurken 
İktisatta bir Grasham kanunu vardı, tamda günümüz siyasetini anlatır

Grasham diye bilinen kanun derki "kötü para iyi parayı kovar"
kuralı toplumsal yaşam da da siyasette de geçerlidir.

Partilerde, kurumlarda, komşularda kısacası her yerede geçerli
İyiler dışlanmaya zorlanır, tasfiyeye uğrar...

Sıradanlaşmaya özendirilir ve öyle gösterilmeye özel gayret sarfedilir.
Dikkat edilir ki ilkeli, kişilikli kişilerin seslerinin kısılmasına

onurlu seslerin toplumca duyulmamasına çalışılır.
yani kısaca bu düzen de kötü insan, iyi insanı malesef kovmakta.

Hele birde bunca yetileri ne karşın birde paran yoksa...
parası olan ama yetisi sıfır kötü insan yine seni siyasi alandan kovmayacakmı?


1/10/14

BİR YILDAN FAZLADIR ŞAHSIMA KARŞI UYGULANAN BU YASAK YA KALDIRILMALIDIR, YA DA SUÇ KANITIYLA BİRLİKTE GEREĞİ YAPILAMAK ÜZERE İLGİLİ VE YETKİLİ MERCİLERE İLETİLMELİDİR.

BİR YILDAN FAZLADIR ŞAHSIMA KARŞI UYGULANAN BU YASAK YA KALDIRILMALIDIR, YA DA SUÇ KANITIYLA BİRLİKTE GEREĞİ YAPILAMAK ÜZERE İLGİLİ VE YETKİLİ MERCİLERE İLETİLMELİDİR.

2010 yılında CHP Bursa İl örgütü başkanı Gürhan Akdoğan zamanında eğitim il eğitim komisyonu üyesi idim.

2011 yılında CHP Bursa il örgüt zamanında mahalle sorumlusu,  okul sorumlusu idim.  Milletvekili seçimlerinde seçim komisyonunda görevli idim.

2012 yılında CHP Bursa İl Örgüt Başkanı Metin çelik zamanında, il eğitim komisyonunda görev almak için form doldurdum. Üyesi olduğum CHP Yıldırım ilçe örgütünde eğitim komisyonu üyesiyim. Belediye meclis üyesi aday adayıyım. Yapılacak olan yerel seçimlerde eşimle birlikte sandık sorumlusu olarak görevliyim. Ama yasaklıyım.

Bütün bu hizmetlerime, çalışmalarıma rağmen,  üyesi olduğum ilçe başkanlığımıza ait sosyal paylaşım facebook sayfası 29.11.2012 tarihinden beri şahsıma, yazılarıma, paylaşımlarıma, üye arkadaşlarımla görüşmeme, sayfada yayınlanan ilçemizle ilgili konularda bilgi edinmem ilçe başkanımızın şahsi ve keyfi kararıyla süresiz olarak yasaklanmıştır. Bu yasağı kesinlikle hak etmediğimi düşünüyorum.


Üyesi olduğum CHP yıldırım ilçe başkanı Sayın Güner Aklan’dan haksız ve adaletsiz olarak uyguladığı bu yasağı kaldırmasını,  bir yıl boyunca hangi gerekçeyle yasakladığını açıklamasını,  suçum var ise, suç kanıtını gereği yapılmak üzere ilgili ve yetkili mercilere iletmesini sayfa okuyucularım huzurunda bir kez daha önemle ısrarla talep ediyorum.  10.01.2014

CHP BİZİM İSE, CHP, CHP’LİLERİN İSE, HER CHP ÜYESİ CHP’DE EŞİT HAKLARA SAHİP İSE, CHP DEMOKRASİYİ, AÇIKLIĞI SAVUNUYOR İSE, KISACASI DÜĞÜN BİZİM, OĞLAN BİZİM, KIZ BİZİM İSE, GELİN BİZ, BİZE HEP BERABER DÜŞÜNELİM. DÜŞÜNÜRKEN, YÜZÜMÜZE, SÖZLERİMİZE ASLA MASKE TAKMAYALIM. ÖZÜMÜZLE SÖZÜMÜZLE BİR OLALIM.



Sene 2010 Nisan ayı CHP Bursa Yıldırım ilçe örgütünde aktif olarak çalışmaya, elimi, kolumu, bedenimi, yüreğimi, beynimi taşın altına koymaya, düşüncelerimi, önerilerimi, eleştirilerimi, sorularımı sosyal medyada kesintisiz olarak özgürce yazmaya ve paylaşmaya başladım. 

4 yıl içerisinde Bölgemizde, ülkemizde çok önemli olaylar oldu. Olmaya devam ediyor. 

4 yıl içerisinde Türkiye’de dünyada ses getireni tarihe geçen gezi parkı direnişi oldu. 

4 yıl içerisinde En son 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyon oldu, 4 bakan istifa etti. Emmiye teşkilatında deprem oldu. Görülmemiş değişimler, atmalar, görevden almalar oldu. Olmaya devam ediyor. 

4 yıl içerisinde partimizde çok önemli olaylar ve değişimler oldu, genel başkanımız değişti. Referandum oldu. Kurultaylar oldu. Parti tüzüğümüz değişti. Milletvekili seçimleri oldu. MYK, PM üyeleri değişti. Parti içi seçimler oldu. Delegeler değişti, il ilçe başkan ve yönetim kurulu üyeleri değişti. 

4 yıl içinde CHP Bursa il ve (yıldırım) ilçe örgütlerimizde, çok önemli olaylar ve değişimler oldu. İlçe başkanımız görevinden alındı. Tekrar görevine iade edildi. CHP Bursa il Başkanımız görevinden alındı. Yerine kayyum atandı. Olağan, üstü il genel kurulu yapıldı. Görevden alınan il başkanımız tekrar il başkanlığı seçimini kazandı. 

HEP BERABER DÜŞÜNELİM. DÜŞÜNÜRKEN, YÜZÜMÜZE, SÖZLERİMİZE ASLA MASKE TAKMAYALIM. ÖZÜMÜZLE SÖZÜMÜZLE BİR OLALIM. 

2010, 2011, 2012, 2013, yıllarında sade bir parti üyesi olarak partimin halkımın çıkar ve menfaati için çalıştım. Seçildim, seçilemedim diye dert etmedim. Kimseye küsmedim. 2014 yılında da aynı tempoyla çalışmaya devam ediyorum. 

4 yıl içinde CHP adına, demokrasi, eşitlik, adalet özgürlük adına hiçbir zaman, anlayamadığım, çözemediğim, içime sindiremediğimi kabul edemediğim çok önemli bulduğum bazı konuları gönül dostlarımla, sayfa arkadaşlarımla bir kez daha paylaşmak istiyorum. 

Görevden alınan ya da seçimleri kaybeden başkan ve yönetim kurulu üyelerinin birçoğunu, sahnede göremedim. Örgüt çalışmalarında ‘da göremiyordum. Muhalefet görevlerini yaparken göremiyordum. Merak ediyordum. Nedenini soru yoruyordum. Hiç kimseden mantıklı yanıt alamıyordum. 

Göreve atananların, seçimleri kazananların birçoğunu da göreve atanmadan, seçimi kazanmadan önce sahnede göremiyordum. Örgüt çalışmalarında göremiyordum. Muhalefet görevlerini yaparken göremiyordum. Nedenini merak ediyordum, soruyordum. Hiçbir mantıklı yanıt alamıyordum. 

4 yıl içinde görevden alınanların, yerlerine atananların, seçimleri kazananların, seçimleri kaybedenlerin (dünkü ve bugün kü yöneticilerin) çok önemli 2 şeyi yapmadıklarını, yapmak istemediklerini gördüm. Anladım. Yaşadım. Şahit oldum. Ne olduğunu merak edeceğinizi biliyorum. Hemen yazayım 

1-Parti tüzüğü ve yönetmelik hükümleri gereğince, 2 ayda ve 3 ayda bir zorunlu olarak yapılması gereken örgüt toplantıları düzenli olarak ve zamanında yapılmadı. Yapılmıyor. Nedenini dünde, bugünde sordum, soruyorum. Hiç kimseden mantıklı yanıt alamıyorum. 

2- Yapılması gereken çok acil işlerin (ziyaret, görüşme, açılış, anma törenleri eylem, etkinlik vb. gibi) dışında kalan kısa, orta, uzun, vadede yapılacak önemli iş ve işlemlerle ilgili olarak (1 haftalık, 1 aylık, 3 aylık, 6 aylık, 1 yıllık gibi) çalışma plan ve programları hazırlanmıyor. Üyelerin bilgisine sunulmuyor. Genelde günü birlik işler yapılması tercih ediliyor. Nedenini dünde sordum, bugünde soruyorum hiç kimseden mantıklı yanıt alamıyorum. 

Demokrasiyi önce kendi içimizde uygulayamazsak, demokrasiyi yerine getirilmeyen nutuklarla avutur ve oyalarsak, demokrasiyi sadece kendi çıkarlarımız için kullanmaya kalkarsak biz demokrasiye değil, demokrasi bize küser. Çözüm önerim Demokrasiyi bize küstürmeyelim.10.01.2014 

http://cancana-balmel.blogspot.com/2013/11/dusuncenin-sosyal-medyada-aciklanmasi.html

1/07/14

YILDIRIM BELEDİYESİNDEN KÖPRÜ YAPILACAK YERİN FOTOĞRAFINI ÇEKMEYE GELDİLER

KAPLI  KAYA  DERESİNE  KÖPRÜ  YAPILMASI  HAKKINDA VERDİĞİMİZ DİLEKÇEYE  İSTİNADEN İLÇE   BELEDİYEMİZ  FEN  İŞLERİNDEN  COŞKUN  BEYLE  BİRLİKTE 7.1.2013  TARİHİNDE  SAAT 10.30 KAPLI  KAYA  DERESİNE  KÖPRÜ YAPILACAK YERİ  GÖRMEK VE FOTOĞRAFINI  ÇEKMEK İÇİN  BİRLİKTE  GİTTİK. OLUMLU    GELİŞMELERİ İLGİYLE MERAKLA  İZLİYORUZ.

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10152144465219419&set=pcb.10152144501259419&type=1&theater

1/04/14

KAPLI KAYA PARKINA KOŞU YOLU TALEBİ OLAY GAZETESİ 2.2.2013

Ana Sayfa >> Koşu yoluna zemin talebi Tarih: 02.01.2014 04:0 
Koşu yoluna zemin talebi
Söz SİZDE 

35 yıldır Yıldırım Kaplı Kaya’da spor aktiviteleri yaptırıyorum. Bu bölgede yer alan Kaplı kaya Piknik Parkı çok güzel ve spor için uygun bir yer. Bu civardaki en güzel ve sağlıklı yerlerden biri. Sabahları burada insanlar yürüyüş ve spor yapıyor. Sporun daha güzel ve sağlıklı olması adına parkımıza yumuşak zemin üzerine yürüyüş ve koşu yolu yapılmasını istiyoruz.

Bu konuda yaklaşık beş defa belediyemize dilekçe verdik. Park ve Bahçeler Müdürlüğü`nden gelen yanıtta Cazibe Merkezi`nde koşu yolunun bulunduğu, iki yere yumuşak zemin yapılmasının maliyetli olduğu belirtildi. Ancak iki yer arasında uzun bir mesafe var. Bu civarda yıllardır spor yapan birçok kişi bulunuyor. Zeminin yumuşak olmasını talep eden çok sayıda vatandaş var. Bu konuda imza da topluyoruz. Böylesine güzel bir parkta koşu yolunun yumuşak zeminden olmaması büyük eksiklik. Lütfen artık yetkililer isteğimizi artık dikkate alsınlar ve Kaplı kaya Parkı`na en kısa zamanda yumuşak zeminden koşu ve yürüme yolu yapsınlar. Eğer bu isteğimiz yerine getirilirse birçok kişi spordan daha fazla yararlanacak ve çok faydalı bir uygulama hayata geçmiş olacak. Sporseverler adına ilgililerden bu konuda destek bekliyorum.

Zülfikar Bal