“ZÜLFİKAR BAL'IN SAYFASIDA Ara”

13.8.14

CHP DE GRUPÇULUK NEDİR? CHP’Yİ VE DEMOKRASİYİ ARKADAN HANÇERLEMEKTİR

CHP DE GRUPÇULUK  NEDİR? CHP’Yİ VE DEMOKRASİYİ  ARKADAN  HANÇERLEMEKTİR

CHP’de grupçuluğu  öğrendiğim,  anladığım  kadarıyla  kendi üslubumla  ifade  etmek ve anlatmak  istiyorum.

CHP’DE GRUPÇULUĞU YARATAN, BESLEYEN  BÜYÜTEN NEDİR?

Cevap 1- CHP tüzüğünün 26.maddesine  göre örgütlenme ağını kurmamaktır. Kurumsallaştırmamaktır.

Cevap 2- CHP tüzüğünün 29. Ve 57. Maddesine göre örgüt toplantılarını   en geç 2 ve 3 ayda bir düzenli olarak zamanında  yapmamaktır.

Cevap 3- Yapılan  örgüt toplantılarında, toplantı  kurallarına  ve disiplinine uyulmamasıdır. Örgüt toplantılarında danışma toplantısı yönetmeliğinin 10. Maddesine göre Milletvekillerine (protokole) öncelikli ve süresiz söz hakkı  verilmesidir. (böylece örgüt üyelerinin, delegelerin  konuşma  haklarının  ellerinden  alınmasıdır.)

Cevap 4- Çalışma plan  ve programının hazırlanmaması dar  kadro ile günü birlik  çalışma  yapılmasıdır.

Örgütlenme ağı kurulup, kurumsallaşmayınca, örgüt toplantıları  yapılmayınca, toplantı kurallarına ve disiplinine uyulmayınca, katılımcıların  bazılarına öncelikli ve süresiz söz hakkı   verilince,  ayrımcılık ve  ayrıcalık  yapılınca, çalışma plan  ve programı  hazırlanıp  açıklanmayınca, CHP üyesinin ağzı bantlanmış, gırtlağı sıkılmış oluyor.

Ağzı bantlanan, gırtlağı sıkılan,  nefes  alamayan  CHP üyesi çaresiz kalıyor.  seçilmek için, kendini ifade  etmek için yönetimlerden gizli olarak, grup kuruyor. Kapalı  kapılar ardında gizli, saklı grup toplantıları yapıyor. Gruplar kendi masraflarını  kendilerini karşılıyor. Parası çok olan  doğrudan  yada  dolaylı yoldan grubun  ön sıralarında oluyor. genellikle  grup  başkanı  oluyor.

Anti demokratik yollardan  kurulan  irili ufaklı, güçlü zayıf gruplar bir birlerinden ayrışıyorlar, ayrışan gruplar, bir birleriyle  yarışıyorlar.  En güçlü olanı  yönetime kafa  tutmaya   meydan  okumaya  başlıyor. Seçim  yaklaşıyor  gruplar arasında pazarlıklar, kulisler   başlıyor. Adaylar, ekipler   ortaya  çıkıyor.  Blok listeler hazırlanıyor. Seçimi kazanan kaleyi ele  geçiriyor.  Koltuğa  oturuyor. Seçimi  kaybeden  ortalıktan  çekiliyor.  Meydanı  boş  bırakıyor.  Kesintisiz  muhalefet  görevini  yapmıyor. Yapamıyor. Pusuya  yatıp  bekliyor.

 Kazanın, koltuğa oturanın iyice yıprandığı zayıfladığı  bir  anda  ortaya  çıkıyor. Yönetenlere  ya istifa diyor yada  genel  kurulu çağır  diye  adeta  emrediyor.  Düşman  kapmalar  böyle  yaratılıyor. Bu anlayış  bu zihniyet bu uygulama  CHP’de  hiç  değişmiyor.

Aslında ağzı bantlanan, boğazı sıkılan, arkadan  hançerlenen  demokrasinin ta kendisi  oluyor.   Gruplarla, yönetimlerle  savaşma  gücü olmayan   özgür  irade  CHP üyesi  tribünlere  çekiliyor.   Yönetimleri, grupları, kutupları tribünlerden izlemek zorunda  kalıyor. Ve  ne yazık ki kendilerinden  başka  hiç kimseyi düşünmeyen maskeli yüzler  CHP’nin güçlenmesine  iktidar olmasına  izin  vermiyorlar.  Ama  demokrasi  nutuklarını da  hiç dillerinden  düşürmüyorlar. Bu sistemin köküne  kezzap  suyu döküp  yok  etmedikçe, kökünü kurutmadıkça CHP iflah  olmaz. tribünlerde izleyenler  sahneye  inmez inemez.13.08.2014

http://www.chp.org.tr/?page_id=657 Tüzüğün  bağlantı  adresi


12.8.14

ASIL YANLIŞIN KAYNAĞINI GİZLEMEK İÇİN ALDIĞI KARARLARDAN DOLAYI KEMAL KILIÇDAR OĞLU İSTİFA ETSİN DİYENLER, HAKSIZLIK EDİYORLAR. YANLIŞ YAPIYORLAR. NEDEN Mİ?


Genel başkanımız  Sayın  Kemal  Kılıçdaroğlu  Cumhur  başkanı adaylığı  konusunda  diyor ki, risk üstlendiğim doğru mu? Doğru. Ben  bir  liderim. Parti  yönetiyorum. Eğer bir  lider  risk üstlenmezse sorun var  demektir. (Demokratik mi?)

Genel başkanımız  Sayın  Kemal  Kılıçdaroğlu  MHP’nin eleştirilmemesi  konusunda diyor ki, 'Ben tüm parti teşkilatımıza bir talimat verdim. MHP kesinlikle eleştirilmeyecek. AKP hariç hiçbir parti eleştirilmeyecek (Demokratik mi?)

Genel başkanımız  Sayın  Kemal  Kılıçdaroğlu  seçim sonuçları  açıklandıktan  sonra diyor ki, bugün olsa yine  Ekmel  bey  derdim. (Demokratik mi?)

Parti içi muhalefet  Genel  başkana  diyor ki, parti içi demokrasiyi  işletmedin.  Cumhur başkanlığı seçiminde  başarısız oldun. Ya istifa  et.  Yada  kurultayı  topla. (Demokratik mi?)

Genel  başkan  Sayın  Kemal Kılıçdaroğlu istifa et, kurultayı topla diyenlere  diyor ki, ortada istifa edecek kurultayı toplayacak  bir durum  yok. kurultayın toplanması  için  yeterli  imzayı bulursanız  neden olmasın. (Demokratik mi?)

Bunlar  tartışılırken  ne  genel  başkan, nede genel  başkana muhalefet  edenler somut bir gerçeği    hiç dillendirmek, hiç gündeme  getirmek  istemiyorlar. (Demokratik mi?)

Somut  gerçek CHP tüzüğünde  yazılı olan 36. Maddedir: “Genel Başkan, partiyi bağlayıcı demeçler vermeye ve bildiriler yayımlamaya yetkilidir. Genel Başkan bu yetkisini görevlendireceği kimselere de kullandırabilir.” (Demokratik mi?)

Genel  başkanımız Sayın  Kemal  Kılıçdaroğlu  Sayın  deniz  Baykal’ın  genel  başkanlık  zamanında yazılmış olan  tüzük  maddesinin kendisine  vermiş  olduğu  yetkiyi kullanmıştır. (Demokratik mi?)

Demokrasiyi kökten yok eden  bu madde CHP genel başkanına, tıpkı  kral,  padişah  gibi yetki vermiştir.

Demokrasiyi savunuyorsanız  bu maddenin  tüzükte  ne işi vardır?  Yüzünüzdeki ve  sözünüzdeki demokrasi maskesini indirin önce bu soruya  cevap verin.




11.8.14

CHP’NİN BAŞARISIZLIKLARI NELER DEĞİLDİR? CHP’NİN BAŞARISIZLIKLARI NELERDİR?



AKP ve AKP’nin  Genel  başkanı,  başbakan  değildir.

CHP’nin  dünkü ve bugünkü  genel  başkanları  değildir.

CHP’nin tüzüğü,yönetmeliği, ilkeleri   değildir.

Siyasi  partiler yasası, seçim  barajı  değildir.

Zamlar, yolsuzluklar, savaşlar, krizler, değildir.

Komşularla ülkelerle yaşanan  sorunlar, komşu ülkelerde  yaşanan  savaşlar  değildir.

Başarısız örgüt başkanları, yöneticileri, yönetimleri, milletvekilleri  değildir.

CHP’ye  oy  vermeyen halkımız  hiç  değildir.

CHP’NİN BAŞARISIZLIKLARI NELERDİR.

CHP  genel  başkanının, MYK’nın, PM’sinin örgüt başkanlarının, yöneticilerin millet vekillerinin

Kesinlikle  gündeme  getirmek istemedikleri Konuşmak ve tartışmak  istemedikleri konulardır.

Bunların  neler olduğuna  dair  bir  kaç  somut örnek  vermek istiyorum.

İl ve ilçe  örgütlerinde CHP’nin  anayasası tüzüğü, CHP’nin değişmez ilkeleri özellikle örgüt  başkanları ve  yönetimleri   tarafından  okunmamasıdır.  Öğrenilmemesidir. Uygulanmamasıdır.

İl ve ilçe örgütlerinde  düzenli ve zamanında  örgüt toplantıları  yapılmamasıdır.   

İl ve ilçe  örgütlerinde yönetimlerin  aldıkları  kararlar, yaptıkları işler, mali konular  zaman  ve  süresi  içinde  örgüt üyelerine, örgüt temsilcilerine  bildirilmemesidir.  

İl ve ilçe  örgütlerinde çalışma  plan  ve programlarının  yapılmamasıdır. Günü  birlik  dar  kadro çalışması  yapılmasıdır.

Bilgili  birikimli  üyelerin  partiye  kazandırılmamasıdır. Partinin  sorumlu  organlarına  seçilmemesidir.  

İl  ve  ilçe  örgüt  yönetimlerinin  bilgisi  ve onayı  dışında, (özellikle seçim süreçlerinde) gizli açık,  grup, kutup, toplantılarının  yapılmasıdır.

İl ve ilçe  örgütlerinde örgütlenme  ağının sözde  kağıt  üstünde  kurulmasıdır. Örgütlü yaşamın  pratiğinde  kurulmamasıdır.  Kurumsallaşmamasıdır.   aktif hale  gelmemesidir. Çalışmalar  örgüt  tabanına  yayılıp yaygınlaştırılmamasıdır.  

İl ve ilçe  örgütlerinde, başarı ve başarısızlıklar, yapılan  iş ve  işlemler,  kararlar, mali konular hiçbir zaman  hiç  kimse   tarafından  denetlenmemesidir. Sorgulanmamasıdır.

Örgüt  toplantılarında, yönetenlerin hesap  vermemesidir. Yönetilenlerin  hesap  sormamasıdır.

İl, ilçe  başkanlarının, üyelere  aynı  mesafede  durmamalarıdır. Üyeler  arasında çok  net  olarak ayrım  ve ayrıcalık  yapmalarıdır. Hak, edenlerin, hakkı  olanların  seçilememesidir, görev  alamamasıdır.

 Özgür  iradenin, özgür  üyenin  grupların, kutupların,  zenginlerin, gücü   karşısında  yok  olmasıdır. 11.08.2014


 http://www.akademipolitik.com/siyaset/5727-chp-olaganustu-kurultaya-mi-gidecek

9.8.14

CHP’YE KARŞI YAPILAN ÜÇ BÜYÜK KÖTÜLÜK NEDİR? AÇIKLIYORUM.

CHP’YE KARŞI YAPILAN ÜÇ BÜYÜK KÖTÜLÜK NEDİR? AÇIKLIYORUM. 

BİRİNCİ BÜYÜK KÖTÜLÜK: CHP il ve ilçe örgüt yönetimlerine seçilen, görev yetki ve sorumluluk üstlenen başkan ve yönetim kurulu üyelerinin düzenli olarak örgüt toplantıları yapmamak, yapılan toplantılarda toplantı kurallarına ve disiplinine uymamaktır.

İKİNCİ BÜYÜK KÖTÜLÜK: CHP il ve ilçe örgütlerine, seçilmek, görev yetki ve sorumluluk üstenmek isteyenlerin, yani yönetim kuruluna muhalefet edenlerin il ve ilçe örgüt başkanlarının, yönetim kurulu üyelerinin bilgisi, onayı olmadan, kendi aralarında istedikleri üyelerle grup ve kutup kurmalarıdır. İstedikleri üyelerle istedikleri yerde, tarihte grup ve kutup toplantıları yapmalarıdır.

ÜÇÜNCÜ BÜYÜK KÖTÜLÜK: Genel merkez yetkililerinin Genel Başkan, MYK, PM. Üyelerinin düzenli örgüt toplantıları yapmayan, yaptıkları toplantılarda toplantı kurallarına uymayan il, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerini,

İl, ilçe örgüt başkan ve yönetim kurulu üyelerinin bilgisi ve onayı dışında, kendiliklerinden grup, kutup kuranları, gizli saklı grup, kutup toplantılar yapanları zamanında denetlememeleridir, uyarı ve ikazda bulunmamalarıdır.

ÖNERİM

Cumhur başkanlığı seçiminden hemen sonra, CHP’sine karşı yapılan en büyük 3 kötülüğün tümüyle ortadan kaldırılması, köküne kezzap suyunun dökülmesi, kötülüklerin hiçbir zaman, hiç bir şekilde tekrar edilmemesi için gereken tüm önlemlerin tedbirlerin en kısa zaman da, hiç zaman kaybetmeden mutlaka alınması ÖNERİYORUM 

Sayın Vekilim. Sayın Sena Kaleli

Sayın Vekilim. Sayın Sena Kaleli

8 Ağustos 2014, 22:00
Hiç şüpheniz olmasın ki, siz istediğiniz için değil, demokrasiye, cennet vatanım Türkiye’ye sevdalı olduğum için, CHP’sinin üyesi duyarlı bir vatandaş olarak, 10 ağustos 2014 tarihinde sandık başına gideceğimi  Oyumu Ekmeleddin İhsanoğlu’na vereceğim.

İl ve ilçe başkanlarımıza yazılı ve sözlü olarak defalarca sorduğum ama hiç bir zaman yanıt alamadığım,  sorularımı, cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra yazılı cevap vermeniz talebiyle,  sayfa üyelerimizin huzurunda ilimizi, partimizi, üyelerimizi, halkımızı temsil eden milletvekilimiz olduğunuz için doğrudan size soracağım.

Sorularımı sorarken, genel başkanımızdan en sade üyemize kadar  hepimizin uymaya ve uygulamaya zorunlu olduğumuz parti tüzüğümüzü rehber alacağım.

Soru 1- CHP tüzüğü Madde 29.  Son  paragrafındaki  ilk cümleyi aynen  yazıyorum. “ ilçe yönetim  kurulları, her  iki ayda bir ayın  ilk  toplantı  gününde  genişletilmiş olarak toplanır.”  Diye  yazıyor. Ama toplanmıyor. Neden?

Soru 2- CHP tüzüğü Madde 57.C fıkrasının ilk cümleyi aynen  yazıyorum.” il yönetim  kurulları  bilgisi içinde, en  geç  üç ayda  bir  olmak  üzere, ilçe  yönetim  kurullarınca gerek duyulacak  sayıda ilçe danışma  toplantıları  düzenlenir.” Diye  yazıyor. Ama toplanmıyor neden? (il örgütlerimiz içinde aynı madde geçerli)

Soru 3- CHP tüzüğü Madde 5. Dördüncü paragrafını aynen   yazıyorum. ”Partililer toplum hayatının ve parti görevlerinin gerektirdiği yetenekleri kazanmak; sorumluluk yerlerine, partinin başarılı, bilgili ve yetenekli üyelerinin seçilmelerini sağlamak için sürekli çaba harcarlar” diye yazıyor. Ama sürekli çaba harcanmıyor. Neden?

Soru 4- CHP tüzüğü Madde 26. Aynen yazıyorum. Muhtarlık bölgelerinde, “Muhtarlık Bölgesi Görevlileri Çalışma Grubu” oluşturulur. Muhtarlık bölgesi görevlileri çalışma grubu, bağlı bulunduğu ilçe yönetim kurulunun sorumluluğu altında çalışır” diye yazıyor. Ama çalışma grupları, muhtarlık bölgesi görevlileri oluşturulmuyor. Neden?

Soru 5- il, ilçe yönetim kurulları, çok acil işlerin dışında yapacakları işlerle ilgili olarak kısa, orta, uzun vadeli çalışma plan ve programları hazırlamıyorlar. üyelere duyurmuyorlar. Çalışmayı tabana yayıp yaygınlaştırmıyorlar.  (başkan, yönetim kurulu üyeleri ve onlara yakın olanlarla birlikte) Dar kadro örgüt çalışması yapmayı tercih ediyorlar. Neden?  08.08.2014

https://www.facebook.com/senakaleli16/photos/a.10151343821829372.1073741825.41742959371/10152332815709372/?type=1&relevant_count=1

UMUT FAKİRİN EKMEĞİDİR

UMUT  FAKİRİN EKMEĞİDİR  

2X2=? SORUSUNUN CEVABI  NE KADAR BASİT VE KOLAYSA CHP’Sİ NEDEN İKTİDAR OLAMIYOR? SORUSUNUN  CEVABI EN AZ O KADAR BASİT VE KOLAY

CHP’ NİN VEKİLİ İSEN, ÖRGÜT TOPLANTILARINDA ÖNCELİKLİ  VE SÜRESİZ KONUŞMA  HAKKIN  VAR

CHP’NİN  ÜYESİ İSEN, ÖRGÜT TOPLANTILARINDA, KONUŞAMA, SORMA, KENDİNİ TANITMA HAKKIN YOK.

HER KİM Kİ, BU İDDİA DOĞRU DEĞİL DERSE,  VEKİLLER  KONUŞTUĞU ZAMAN TOPLANTI SALONUNA   BAKSIN. BİRDE  ÜYELER (DELEGELER) KONUŞTUĞU  ZAMAN  TOPLANTI SALONUNA  BAKSIN. VEKİLLER TOPLANTILARDA KONUŞURLAR, SABIRSIZLIKLA   KONUŞMA SIRASININ  KENDİLERİNE  GELMESİNİ  BEKLERLER. YANİ BİR  BİRLERİNİ DİNLERLER.  SIRA  ÜYELERE  (DELEGELERE)  GELDİĞİNDE  TOPLANTI  SALONUNU  TERK  EDİP GİDERLER.

TOPLANTILARDA DEMOKRASİ NUTUKLARI ATIYORSAN AMA  ÖRGÜTLÜ YAŞAMIN PRATİĞİNDE   DEMOKRASİYİ UYGULAMIYORSAN, UYGULATMIYORSAN,  ATATÜRK, DENİZ, MAHİR, HÜSEYİN, PİR SULTAN, MEVLANA, UĞUR MUMCU, DEVRİMLER, EMPERYALİSTLER, KAPİTALİSTLER, ZAM, ZULÜM, YOLSUZLUK, EKONOMİK KRIZ, SAVAŞ CUMHURİYET  EDEBİYATI  YAPMAN, NE KADAR ÇALIŞKAN  OLDUĞUNU, NE  KADAR İŞ  YAPTIĞINI ANLATMAN CHPYE  İKTİDAR  KAPISINI ARALAMIYOR. TAM  AKSİNE  AÇILMAYACAK  ŞEKİLDE  KAPATIYOR.


KAZANALIM  YADA  KAYBEDİM CUMHUR  BAŞKANLIĞI  SEÇİMİNDEN  SONRA  BU  GERÇEĞİN ANLAŞILACAĞINI  UMUT  EDİYORUM. UMUT  FAKİRİN EKMEĞİDİR DİYORUM.   

6.8.14

x

x

SİYASET VE POLİTİKA, DOĞA VE DOĞALLIK

SİYASET VE POLİTİKA, DOĞA VE DOĞALLIK

DEĞERLİ GÖNÜL DOSTLARIM, SAYFA  VE YOL  ARKADAŞLARIM, DOĞAYI VE DOĞALLIĞI SEVEN  GÜZEL İNSANLAR.

SİYASET VE POLİTİKA

 Teknoloji ve iletişim  çağında  yaşıyoruz. Bölgemizde ve ülkemizde yaşanan  olayları, basında, televizyonda, sosyal  medyada görüyoruz, biliyoruz, takip ediyoruz, yaşıyoruz.

Çok bilen siyasilerimizin, politikacılarımızın dediği gibi, çevremizde, partilerimizde, ülkemizde, bölgemizde   olup bitenlere karşı  ilgisiz, duyarsız, kalmadığımızı gezi parkı eylemlerinde, cumhuriyet  yürüyüşlerinde, bir günde  bir milyonun üzerinde  anıt kabir’e  yapılan  ziyarette çok net olarak kanıtladık.

10. Ağustosta yapılacak  cumhur  başkanlı seçimin halkımız, partilerimiz,  ülkemiz, bölgemiz için  ne  anlama geldiğini,  ne ifade  ettiğini  en  azından  siyasetçilerimiz  ve politikacılarımız farkındayız. Halkımız çok bilen siyasetçilerimize politikacılarımıza  gerekli  olan  mesajı fazlasıyla en somut şekilde vermiştir vermeye  devam  etmektedir.

CHP Bursa İl örgütü yönetim kurulu üyesi bilişimden  sorumlu  Sayın  Hasan Taşkut Beyin 4  ağustosta 2014 tarihinde  yapılacak toplantıyla ilgili duyurusunu, toplantıya 24 saatten daha  az  bir  zaman  kala cep telefonlarımıza  gelen  mesajla öğrendim. “Hasan Taşkut 4 Ağustos, 22:28 • Düzenlendi Dostlar, Salı günü, yarın saat 11’00’de Heykel Ziraat Bankası önünde, destekleyen tüm partilerle birlikte, CUMHURBAŞKANI ADAYI Prof.Dr.Sn.E.İhsanoğlu’na destek kampanyası için toplanıyoruz. CHP BURSA İL BAŞKANLIĞI”

CHP yıldırım İlçe örgüt başkanlığımızın yıldırım ilçede 100 yerde  stant açılacağı ile ilgili olarak  (toplantı yerine çok  yakın  olan) set başında  basın  toplantısı  yapılacağını aynı gün seçim aracından  yapılan  anotsan öğrendim.  Toplantıya  ve  Basın toplantısına  katıldım.  Katılımcıların Resimlerini  çektim. “BURSA’DA CUMHUR  BAŞKANLIĞI  SEÇİMLERİ  HIZ  KAZANDI” başlığı altında kişisel  yorumu mu yazdım. 

https://www.facebook.com/media/set/?set=a.10152614614659419.1073742139.552884418&type=1 

toplantı ve  basın  toplantısı Bursa’nın  tam  merkezinde  ve  en  kalabalık  yerlerinde  yapılıyordu. Cumhur  başkanlığı seçimine  6 gün  kalmıştı. Seçimin  önemi ortaydı. Bursa’nın nüfusu 2.000.000 milyondan  fazlaydı. Çatı  adayını  destekleyen  partilerin  il başkanları toplantıda  yan  yanaydılar. İl başkanlarımızın  katıldığı  destek  toplantısında  katılımın  çok, çok  daha  fazla olmasını ummuştum. Umduğumu  bulamadığım için hayal  kırıklığı yaşamış ve üzülmüştüm. Çok önemli  bir  önerimi de  yorumumda,  çok net  olarak  parti yöneticilerimize iletmiştim.  önerimin  gerekleri  yerine  getirilmiş olsaydı toplantı  ve   basın toplantısına katılım oranı çok daha  yüksek  olurdu.

DEĞERLİ GÖNÜL DOSTLARIM, SAYFA  VE YOL  ARKADAŞLARIM, DOĞAYI VE DOĞALLIĞI SEVEN  GÜZEL İNSANLAR.

DOĞA VE DOĞALLIK

6.8.2014  tarihinde Bursa Yıldırım  Kaplı  Kaya  Deresine  her  gün  olduğu  gibi sabahın erken saatinde   yürüyüşe  çıktım.  Yürüdüğüm yolların, gördüğüm manzaraların,  kısacası doğanın  ve  doğallığın resimlerini  çekip sizlerle paylaşmak için  resim makinemi  yanıma  almıştım.   Doğayla, doğallıkla  baş  başa olmanın  huzurunu  ve  mutluluğunu  yaşadım. Doğayla  ve  doğallıkla  baş  başa  kaldığımda  yaşadığım  huzuru ve  mutluluğu, gördüğüm uyumu  politika  ve  siyaset  sahnesinde üyesi  olduğum  partimde, partimin  örgütünde  aynen  yaşamak için mücadele ediyorum. Bu mücadeleyi vermenin  ne  kadar zor ve  çetin olduğunu, bu  zorluğun  rakip  partilerden, farklı  partilerden  kaynaklanmadığını bire, bir doğrudan  yaşayarak  deneyerek biliyorum.  ve kendimi  partimin  ve örgütümün içinde dün  olduğu  gibi  bugünde  yalnız  hissediyorum.

Yaşadığım  mutluluğu  ve  huzuru  her yıl  nisan  ayının  ilk haftasında, Bursa, Yıldırım Kaplı  kaya  parkında   Pazar  günü saat 09.00 da doğayı  ve  doğallığı  seven  gönül dostlarımla buluşarak hep birlikte  Gerçekleştiriyoruz. 2015 yılının nisan ayında Pazar günü saat tam 09.00 da  etkinliğimizin 4. Yılında buluşmak üzere hepinize, her  birinize Bursa Yıldırım’dan kaplı kaya  deresinden  kaplı  kaya  parkından  kucaklar  dolusu  selam  ve  sevgilerimi  yolluyorum. Hoşça dostça kalın. 06.08.2014

 

http://www.bursahaber.com.tr/chpden-zulfikar-balin-sasirmadigim-saskinligi-makale,2519.html

4.8.14

YILDIRIM İLÇE BELEDİYE BAŞKANLIĞINA BURSA

YILDIRIM İLÇE BELEDİYE BAŞKANLIĞINA
BURSA
Bizler uzun yıllardan beri kaplı kaya parkında sağlıklı kalmak için yaşam boyu koşu ve yürüyüş yapan mahalle sakinleriyiz
Daha önce tümüyle halkımızın kullanımına, açık olan parkımız, kaplı kaya cazibe merkezi projesiyle küçültülerek çok dar bir alana sıkıştırılmıştır. Park içinde çok büyük bir çukur açılmış, parkımızın doğal dokusu bozulmuştur. Çukur içinde başlanan inşaat yıllardan beri yarım kalmıştır. Çukur tel örgü içine alınmak suretiyle parkımızda çok büyük bir alan halkımızın kullanımına kapatılmıştır.
Parkımızın konumu, doğal güzelliği nedeniyle dört mevsimin dördünde halkımızın dinlendiği, piknik ve spor yaptığı, nefes aldığı yararlandığı çok önemli bir alandır. Özellikle bahar ve yaz aylarında çevre mahallelerden, Bursa’nın her yerinden gelen halkımızla parkımız tıklım, tıklım dolup taşmaktadır.
Böylesine yoğun ilgi gören, halkımızın beğenisini kazanan parkımızın bakım ve temizliğinin son zamanlarda yeteri kadar yapılmadığına, çöplerin toplanmadığına, yada çok geç toplandığına, özellikle sabah saatlerinde koşu ve yürüyüş yaparken parkımızın çöp tarlasına döndüğünü görmekteyiz.
TALEBİMİZ
Öncelikle parkımızın bakım ve temizliğinin acilen kesintisiz ve düzenli olarak yapılmasını, şehriyar tesisi önünde bulunan çadır kent yeşil alanın ışıklandırılansını talep ediyoruz.
Kaplı kaya parkının, kaplı kaya cazibe merkezini, ve kaplı kaya deresini (vadisini) topyekun kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmesini çok daha büyük alanın halkımızın hizmetine (ücretsiz olarak) açılmasını, bölgenin tümüyle sosyal yaşam alanı haline getirilmesini talep ediyoruz.
Taleplerimizin karşılanması doğrultusunda ereğinin yapılması için ilgililere emir ve müsaadelerinizi önemle arz ediyorum. 04.08.2014
Adres: Ertuğrulgazi Mah. 1. Kıyı sokak No 7/1 Zülfikar Bal
Yıldırım / Bursa

3.8.14

CHP’LİYİM, CHP ÜYESİYİM DİYEN HERKES, ÖNCELİKLE KENDİSİYLE SAVAŞMALIDIRLAR


CHP yönetimlerine, karar  mekanizmalarına, seçilenler ve seçenler, en başta  olmak  üzere CHP’liyim, CHP        üyesiyim   diyen  herkes, öncelikle  kendisiyle  savaşmalıdır.

Ben  ve bencillik, grupçuluk, kutupçuluk, hizipçilik, ilkesizlik, kuralsızlık, palansızlık, programsızlık anlayışını, uygulamasını, zihniyetini, alışkanlığını  yenmelidir.

Biz, katılımcı demokrasi, birlik, bütünlük, dayanışma, kaynaşma, açıklık, ilkeli, kurallı, planlı, programlı  çalışma  anlayışını, uygulamasını  tüm  örgüt  birimlerinde  hakim kılmak  için  kesintisiz  çalışmalıdır.

Kendisine  karşı  verdiği  savaşı  kazanan  CHP’li yöneticiler  ve  CHP’liler  halka özleriyle  ve  sözleriyle seslenmelidirler.  

Eyyyy halkım, sen vereceğin oyadan sen çok daha  önemlisin, benim  seçtiğim  adaydan önce  senin  seçtiğin  aday  çok daha  önemlidir demelidirler

Bunları demeyen, demekle  kalmayıp örgütlü  yaşamın pratiğinde uygulamayanlar, uyguladıklarını  belgelerle kanıtlamayanlar (Yani tüm örgüt birimlerinde örgütlenme  ağını  kurmayanlar, kurmak için  canla  başla  çalışmayanlar) gerçek CHP’li olduklarını, kendileriyle verdikleri  savaşı  kazandıklarını  hiç kimseye  anlatamazlar. İnandıramazlar. Hiç kimseye  güven  veremezler (nokta)


http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2008/10/rakibimiz.html