CHP’yi, CHP’lileri eleştirmiyorum. CHP örgütü içinde, 4 yıldır gözlerimle gördüğüm, bizzat yaşadığım, şahit olduğum gerçeklerin ta kendisini yazıyorum.
2010 yılına kadar CHP’de örgütlenme ağı kurulmamıştı. Çalışma grupları mahalle temsilcileri yoktu. örgüt toplantıları hiç yapılmıyordu. Örgüt üyeleri birbirlerini hiç tanımıyordu. Her şey kapalı, kapılar ardında, 4 duvar arasında, masa başında, ahbap çavuş, kafa kol ilişkisi içinde yapılıyordu.
2010 yılında genel başkanlar değişti. Son 4 yıl içinde CHP’de peş, peşe kurultaylar oldu. MYK, PM, üyeleri, tüzük değişti. Anayasa oylaması oldu, cumhur başkanı, millet vekili, parti içi seçimler, belediye seçimleri oldu. cumhur başkanını ilk kez halk seçti.
Daha önce hiç örgüt, üye toplantısı yapmayan, birbirlerini hiç tanımayan, CHP üyeleri uzun yıllardan sonra ilk kez (2012 yılında) delege seçimi yaptılar. (Grupların, kişilerin hazırladığı blok listedeki isimleri oyladılar) il, ilçe kongreleri oldu. Delegeler, il, ilçe başkanları, yönetim kurulu üyeleri değişti.
YENİ CHP’DE Parti içi demokrasi işleyecekti, örgütlenme ağı kurulacaktı. Örgüt ve üye toplantıları yapılacaktı. Üyeler birbirlerini tanıyacaktı. Palanlı programlı çalışmalar yapılacaktı. Örgüt, içinde gruplaşmaların, kutuplaşmaların kökü kazınacaktı. Üyeler arasında, hiç bir ayrılık ve ayrımcılık yapılmayacaktı. Adaylar ön seçimle belirlenecekti. Eşitlik adalet, özgürlük, hak, hukuk ilkelerinden asla taviz verilmeyecekti.
Günler çok kısaydı. Zaman su gibi akıp gidiyordu. Verilen sözler unutuluyordu. 2 yıl göz açıp kapayıncaya kadar uçup gitti. 2 yıl içinde örgütlenme ağı kurulmadı. Örgüt ve üye toplantıları 2 ve 3 ayda bir yapılmadı. Üyeler birbirleriyle tanışmadı, tanıştırılmadı. Palanlı programlı çalışmalar yapılmadı. Gruplaşmaların, kutuplaşmaların kökü kazınmadı. Üyeler arasında bal gibi ayrılık ve ayrımcılık yapıldı. Aday olmada, aday sırasını belirlemede göz, göre ayrılık ve ayrımcılık yapıldı. Adaylar ön seçimle belirlenmedi. Parası, torpili, grubu, adamı, olan adaylar kontenjan, fermuar yöntemiyle belirlendi. Eşitlik adalet, özgürlük sadece lafta, edebiyatta, nutukta, kağıt üstünde kaldı.
Belediye seçiminde yenilmedik ağır darbe aldık. Cumhurbaşkanı seçiminde yenilmedik ağır darbe aldık. Ha babam rakibimizi suçladık. Eleştirdik yargıladık. Kendi içimizdeki antidemokratik uygulamaları, haksızlıkları adaletsizlikleri, eşitsizlikleri hep görmezden geldik.
Bu sorunların hiç birini tartışmadan, konuşmadan, başarı ve başarısızlığımızın nedenlerini konuşmadan tartışmadan kurultaya gidiyoruz. CHP demokrasinin kalesidir diyoruz. komik duruma düşüyoruz. Gülüyorum ağlanacak halimize.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25532384/