CHP KENDİ GERÇEĞNİ GÖRMEK ANLAMAK DÜŞÜNMEK VE KONUŞMAK ZORUNDADIR
CHP ve CHP’liler, AKP gerçeğini gördükleri, anladıkları, düşündükleri ve konuştukları kadar,
CHP ve CHP’liler ülkemizin içinde bulunduğu sorunları, çözümleri, gördükleri, anladıkları, düşündükleri ve konuştukları kadar
CHP ve CHP’liler, çok geç olmadan, iş işten geçmeden, hiçbir mazeretin arkasına sığınmadan, ((yıllarca yaptığı gibi, seçim oldu her bitti. Bağrına taş basacaksın, kol kırılır yen içinde kalır, şimdi eleştirme zamanı değil çalışma, dayanışma, birlik, bütünlük zamanı demeden) kendi gerçeğini görmek, anlamak, düşünmek ve konuşmak zorundadır.
Ülkemizin ve partimizin çok önemli değişimin ve dönüşümün içinde bulunduğunu, ne kadar hassas bir süreçten geçtiğini, ne kadar keskin bir dönemeci döndüğünü, görmeyen, anlamayan, düşünmeyen, konuşmayan hiçbir CHP linin olduğunu sanmıyorum. Çünkü teknoloji çağında yaşıyoruz. Türkiye’de sihirli Kutunun girmediği hiçbir ev, sihirli kutuyu izlemeyen hiçbir vatandaşımız yoktur.
CHP hiçbir zaman, hiçbir bir aileye benzetilemez, CHP içindeki sorunlar hiçbir zaman bir aile sorunudur denilemez. Çünkü CHP Türkiye’nin partisidir. CHP kendisinden başka hiçbir partiyle karşılaştırılamaz, kıyaslanamaz. Çünkü CHP kendisinden başka hiçbir partiye benzemez. CHP’nin içinde bir sorun varsa bu sorun Türkiye’nin sorunudur.
Türkiye’de bir sorun varsa bu sorun CHP’nin sorunudur. CHP de parti içi sorunları çeşitli gerekçelerle maskelemek isteyenleri, bu gerçeği görmek, anlamak, düşünmek ve konuşmak istemeyenleri CHP li bir üye olarak anlamakta çok zorluk çekiyorum.
Evet, CHP Türkiye’nin en köklü en eski partisidir. Evet, en örgütlü partisidir. Evet, CHP devrimler yapan, Atatürk’ün önderliğinde Kuvayı milliye ruhuyla halkıyla birleşip bütünleşen, canı malı pahasına düşmanları yurdumuzdan atan, Türkiye cumhuriyetini kuran, demokrasiyi getiren 90 yıldır yaşayan ana dolunun her köşesine kök salan ulu bir çınardır.
Ama son yıllarda ve günümüzde, örgütlenmede, örgütlü ve dinamik gücümüzü yaratmakta çok zorluk çekiyoruz. Ölü toprağını üstümüzden bir türlü atamıyoruz. özellikle taşra örgütlerimizin düzenlendiği eylem ve etkinliklerde, (zamlar, savaşa hayır vb. gibi düzenlenen) mitinkilerde, geniş katılımlı basın toplantılarında, CHP’sinin kuruluş yıldönümünde, milli bayramlarımızda halkımızla birleşip bütünleşmekte ses getirecek kitlesel katılımları sağlamakta çok zorluk çekiyoruz.
Örgütlerimizi, örgüt yönetimlerimizin icraatlarını mercek altına koyup incelediğimizde, ayrıntılı denetim yapıp doğrudan üyelerimizi dinlediğimizde zorlukların partimiz dışından değil, partimiz içinden kaynaklandığını çok net bir şekilde anlayacağız. Bu denetimi, bu incelemeyi neden yapmıyoruz? Partimizin vefalı üyelerini neden yok yerine koyuyoruz? Partimizin vefalı üyelerine neden vefasızlık ediyoruz. Örgütlerimizde, örgüt toplantılarımızda neden üyelerimize hiç söz hakkı vermiyoruz? Neden? Neden? Neden? 18.10.2012