Bu Blogda Ara

3/18/15

SEN MİSİN? MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI OLMAK İSTEYEN

BİRİKTİRDİĞİN 3 KURUŞ PARANLA, EMEKLİ MAAŞINLA, DİK DURUŞUNLA, EĞİLMEZ BAŞINLA, TAVİZ VERMEZ KİŞİLİĞİNLE, ÖZGÜR İRADENLE SEN MİSİN? MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI OLMAK İSTEYEN

EŞİTLİĞİ, ADALETİ, DEMOKRASİYİ ÖZGÜRLÜĞÜ SAVUNUYORUM DİYEREK SEN MİSİN? MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI OLMAK İSTEYEN

Evet, benim diyorsan,  hodri meydan, kıyıdan köşeden, uzaktan, yakından oynayanları izlemeyeceksin, mendili eline alacaksın, oyuna gireceksin kol sallayacaksın, tüm hünerlerini göstereceksin terleyeceksin.  Ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu kanıtlayacaksın.

İlk olarak resim ve noter parası vermekle başlayacaksın

Ankara’ya gideceksin yol parası, yemek parası katılım parası, dosya parası vereceksin.

Aynı gün geldiğin yere şehre döneceksin yol parası vereceksin.

Bursa’ya döner dönmez çalışmalara başlayacaksın, dillere destan olacak şekilde aday adaylığını açıklamak için çok büyük salonlar kiralayacaksın kira parası yemek parası, dağıtacağın eşantiyonların parasını vereceksin.

Seçim bürosu kiralayacaksın kira parası çay şeker parası vereceksin.  

Binlerce kartvizit, katalog, broşür, afiş parası vereceksin.

Bunları dağıtma, asma yapıştırma parası vereceksin.

Ekip ya da grup kuracaksın, ilçe örgütlerinde yapılan toplantılara katılacaksın, benzin parası yemek parası, çay parası, bağış vereceksin.  

Defalarca toplu mesaj parası vereceksin,

Kahve salon toplantıları yapacaksın yer çay parası vereceksin

İl örgütünün 5 yıldızlı otelde düzenlediği sabah kahvaltısı parası vereceksin. Öz geçmişinle ilgili tanıtım kitapçığı bastırılacak kitap parası vereceksin.  

Gazetelerde, dergilerde, TV’lerde canlı yayınlarda çıkmak istiyorsan reklam parası vereceksin.

Bunları ve çok daha fazlasını yapmazsan, rakiplerinle dişe diş, başa, baş yarışmazsan tanınamayacaksın, sesini duyurmayacaksın, kendini anlatamayacaksın oy alamayacaksın seçilemeyeceksin. Paran emeklerin boşa gidecek.

BİRİKTİRDİĞİN 3 KURUŞ PARANLA, EMEKLİ MAAŞINLA, SEN MİSİN? MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI OLMAK İSTEYEN?  

https://www.facebook.com/video.php?v=10153075893244419



3/17/15

CUMHURİYET TARİHİNİN EN HASSAS SÜRECİNDEN GEÇERKEN, CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI SIFATIYLA PARTİMİZİN ÜYELERİNE VE HALKIMIZA SESLENİYORUM.


Örgütlerimizde, partimizde, ülkemizde ve bölgemizde çözülmesi gereken çok acil ve çok önemli sorunlar vardır. Halkımızın gücü ve desteği olmadan sırtımızı halkımıza dayamadan,  halkımızla etle tırnak gibi kaynaşmadan hiç bir sorunu çözme şansına sahip değiliz.

Halkımızın gücünü ve desteğini almamız için, sırtımızı halkımıza güven içinde dayamamız için, halkımızla etle tırnak gibi kaynaşmamız için, tek yol, tek adres, tek formül vardır.  Katılımcı demokrasidir.

Katılımcı demokrasiyi,  parti içinde uygulamak için siyasi partiler yasasını,  ülkemiz genelinde yaşadığımız sorunları bahane etmeyelim. Parti tüzüğümüzü uygulayalım yeter.   Açık ve net olarak ifade ediyorum.  Partimizin anayasası olan parti tüzüğüne il ve ilçe örgütlerimizde az değil, hiç uyulmuyor.

Örgüt çalışmalarında parti tüzüğümüze uyulmadığına dair, somut örnekleri 5 yıldan beri üye kimliğimle çok bir kararlılıkla ve inatla verdim ve vermeye devam ediyorum.  Sesimi parti yetkililerinden hiç kimseye duyuramadım duyuramıyorum.

BU DEFA CHP BURS MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI KİMLİĞİMLE CHP’NİN EN YETKİLİ KARAR MEKANİZMASINDA OLANLARA ÜYELERİMİZİN VE HALKIMIZIN HUZURUNDA SESLENİYORUM.

Tüzüğümüzün 5. Maddesi gereğince,  il, ilçe yönetim kurulları bilgili, birikimli, çalışkan başarılı üyeleri ön plana çıkarmak için kesintisiz çaba sarf ettiğini yazılı, bilgi, belge ve raporlarla kanıtlamadıkça

Tüzüğümüzün 26. Maddesi gereğince örgütlenme ağının kurulduğu, kurumsallaştığı ve aktif hale gelmesi konusunda yapılan çalışmalar yazılı bilgi, belge ve raporlar kanıtlanmadıkça,

Tüzüğümüzün, 29.33.57. Maddeleri gereğince, en geç 2 ve  3  ayda  bir  yapılması  zorunlu olan örgüt toplantılarının  yapıldığı,  toplantı sonuç tutanaklarının  tutulduğu  yazılı  bilgi, belge  ve  raporlarla  kanıtlanmadıkça

Örgüt çalışmalarında, kısa, orta, uzun vadeli çalışma plan ve programlarının yapıldığı yazılı bilgi, belge ve kararlarla açıklanmadığı sürece

Hepsinden önemlisi bu çalışmaların örgüt yönetim kurullarınca yapılıp yapılmadığı tüzüğümüzün 45.  Maddesine göre denetlenmedikçe

Hiç bir sorunu çözme, katılımcı demokrasiyi uygulama şansına sahip olamayız. Üyelerimizi korumasız bırakırız, millet kili aday adaylarımızı yolunacak kaz gibi görürüz.

 Beni vekil olarak Ankara’ya yollarsınız bu sorunları çözmek için kesintisiz mücadele etmek boynumun borcu olsun. Vekil seçmezseniz CHP çatısı altında kaldığım var olduğum sürece mücadelemi kesintisiz sürdüreceğimden asla kuşkunuz olmasın.  Facebook sayfamı 5 yıl geriye doğru incelerseniz bu konudaki mücadeleyi kesintisiz sürdürdüğümü somut anlayacak ve göreceksiniz.

3/16/15

CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI OLARAK DEMOKRASİ ADINA AZ DEĞİL ÇOK AMA ÇOK ÜZÜLÜYORUM. VİCDANLARA SESLENİYORUM.


Partimiz demokrasiyi savunuyor.  Genel başkanımız demokrasiyi savunuyor,  MYK, PM üyelerimiz demokrasiyi savunuyor. Milletvekillerimiz demokrasiyi savunuyor. İl ve ilçe başkanlarımız demokrasiyi savunuyor.  Üyelerimiz demokrasiyi savunuyor. Bende demokrasiyi savunuyorum.

Demokrasinin olmazsa 3 olmazı var ki, 3 olmazlardan biri olmazsa demokrasinin yaşama şansı yok. O 3 OLMAZLAR EŞİTLİK,  ADALET, ÖZGÜRLÜK’TÜR

Ön seçim uygulamasına söyleyecek hiçbir sözüm yok.  Birçok ilde ön seçimin olması parti içi demokrasinin uygulanması konusunda umudumuzu artırmıştır. Ama umut olmamıştır.  Hepsi o kadar.

Milletvekili aday adaylar arasında yapılan yarışta tek bir Allah’ın kulu eşitlik, adalet, özgürlük var diyebilir mi?

Her hangi bir ilin CHP il başkanını düşünelim.

2,5 Yıl boyunca,  partinin tüm olanaklarını kullanarak kendisini, üyelere ve halka tanıtacak. Tüzüğün 26. maddesi gereğince örgütlenme ağını kurmak, kurumsallaştırmak aktif hale getirmek için kesintisiz çaba sarf etmeyecek.

Tüzüğün 29.33.57 maddeleri gereğince en geç 2 ve 3 yapılması zorunlu olan örgüt toplantılarını aylarca, yıllarca yapmayacak. Yaptığı zamanlarda öncelikli ve süresiz söz hakkı olanları konuşturacak.

Tüzüğün 5 maddesi gereğince, bilgili, birikimli başarılı, yetenekli üyelerin ön plana çıkarılması için kesintisiz çaba göstermeyecek.

Çok acil işlerin dışında kısa, orta, uzun vadeli çalışma plan ve programı yapmayacak dediğim dedik çaldığım düdük ben yaptım oldu diyecek

Örgütlenme ağı kurulmadığı için, örgüt toplantıları yapılmadığı için aynı mahallede yıllarca oturan üyeler birbirlerini tanımayacak.

Tüzüğün 45. Maddesi gereğince 2,5 yıl içinde genel merkez tek bir sefer denetim yapmayacak

Seçime 3-5 ay kala görevinden istifa edecek milletvekili aday adayı olacak.  Aidatını ödeyen emekli bir parti üyesi olarak aday adayı olacağım. 3 – 5 ayda istifa etmiş olan il başkanımızla aradaki uçurumu mesafeyi nasıl kapatacağım. Üyelere, halka kendimi nasıl tanıtacağım?

Ya da milletvekili olmak için son 3-5 ayda sahneye çıkan kesenin ağzının açan çok varlıklı üyelerle nasıl yarışacağım?

Eşitlik adalet, özgürlük bu uygulamanın neresinde var?  Güçlü ile zayıfın, zengin ile fakirin yarışması yarışmasını vicdanları sızlatmaz mı?

5 sendir bu soruları soruyorum 5 senedir hiç kimseden yanıt alamıyorum.  Neden?  Neden?

3/14/15

DEMOKRASİNİN GÜCÜ DEĞİL PARANIN GÜCÜ KONUŞUYOR. BU ANLAYIŞ BU UYGULAMA MUTLAKA TERSİNE DÖNMELİDİR.


Milletvekili aday adayı ister çok zengin, ister çok fakir, ister çok güçlü ister çok zayıf olsun. Adaylar arasında yapılan haksızlığa,  eşitsizliğe, adaletsizliğe itirazım vardır, şikâyetim vardır. İsyanım vardır. Yöneticiler duymuyorsa halkımız, üyelerimiz duymalıdır. Gereğini mutlaka yapmalıdır. Soygun, sömürü düzenine, demokrasi ayıbına kesinlikle son vermelidir. Ön seçimin sevincine, demokrasi şölenine, mutluluğuna gölge düşürülmemelidir. Gereği bugün değilse de yarın mutlak yapılmalıdır.

Yeterli paran yoksa milletvekili aday adayı olacağım diye yola çıkarsan han yayı, Konya yı anlarsın,  aday adayı olduğuna olacağına bin kere pişman olursun. Neden mi? İşte gerekçesi

Milletvekili aday adayı olmaya karar verirsen,  başvuru dosyalarını hazırlarken para,  başvuru yapmak için Ankara’ya gidip geleceksin para,  katılım payı için para, dosya parası için para, kartvizit, katalog, broşür, afiş bastıracaksın para, Bastırdıklarını dağıtacaksın para. Aday adaylığını açıklayacaksın para,  görsel, yazılı basında, sosyal medyada sesini duyuracaksın,  reklamını yapacaksın para. üyelere mesaj çekeceksin para,  toplantı yapacaksın para, ilçelere mahallelere gideceksin para, çay kahve  yemek    ısmarlayacaksın  para, il, ilçe örgütlerin temsilciliklerin, düzenlediği yemekli, yemeksiz tanıtım toplantılarına  katılacaksın   para, seçim büroları açacaksın para, aklıma  gelmeyen  daha  bir  çok  şey için  para

Bu harcamaları yapmazsan, rakiplerinle dişe, diş yarışmazsan tanınamayacaksın, seni tanımayan üyelerden oy alamayacaksın, seçilemeyeceksin verdiğin emekler, harcadığın paralar boşa gidecek. Bu acımasız ve insafsız yarışa, yöneticiler dur demiyor.  Halkımız, üyelerimiz bir formülünü bulup dur demelidir. İl ilçe örgütlerinin varlığının amacı, görev, yetkileri nedir diye sormalıdır?  Mahalle örgütlerini aylarca yıllarca neden kurmadınız?  Aylarca yıllarca neden düzenli örgüt toplantıları yapmadınız? Neden üyeleri bir birleriyle tanıştırmadınız? Neden çalışma planları, programları, projeleri yapmadınız? Parti okulunda öğrettiklerinizi neden uygulamadınız? Neden uygulamıyorsunuz?  Diye sormalıdır. Sizin eşitlikten, adaletten demokrasiden anladığınız bu mudur?  Diye sormalıdır.

Sözün özü önce parti içinde demokrasi olmaz ise,  Türkiye’de demokrasi olmaz. Olamaz.

http://cancana-balmel.blogspot.com.tr/2015/01/chpden-33-maddelik-90yil-bildirgesi.html

 https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10153124989584419&set=a.10150090216444419.281173.552884418&type=1&theater&notif_t=like