BURSA DİSK EMEKLİ SEN BURSA ŞUBESİ ÜYE TOPLANTISI 23,9.2013
DİSK EMEKLİ SEN BURSA ŞUBESİ GENİŞLETİLMİŞ ÜYE TOPLANTISI
(EMEKLİ SEN MARMARA BÖLGE TEMSİLCİLER TOPLANTISI VE SEÇİMİ )
20.09.2013 Tarihinde, saa 5 15.53 de cep telefonuma Günay Onayman - Disk emekli sen imzasıyla gelen mesajda, 23.09.2013 tarihinde saat 11.00 le 12.30 arasında üye toplantısının yapılacağı, sendika sorun ve çözümleriyle ilgili öneri ve eleştirilerin tartışılıp konuşulacağı, saat 13.00 ise genel başkanımız Veli Baysülen’in katılımıyla basın toplantısının yapılacağı bildirilmesi üzerine sendikamız merkezine 11.20 de gittim.
Toplantı düzeni gerçekten çok güzeldi. 3 kişilik divan yerini almıştı. Şube başkanımız Sayın Günay Onayman 11.30 da toplantıyı açış konuşması yaptı. Toplantının amacıyla ilgili olarak çok kısa bir konuşma yaptıktan sonra genel başkanımızı karşılamak üzere salondan ayrıldı. 1 saat boyunca üyeler teker teker söz alarak düşüncelerini, (bende dâhil olmak üzere) önerilerini, açıkladılar. Notlar tutuldu. Saat ilerledikçe salon dolmaya başladı.
Şub başkanımız Sayın Günay Onayman 12.30 tekrar salona geldi, yapılan öneri eleştiri ve soruları yanıtladı. Basın toplantısından sonra disk emekli sen Marmara bölgesi temsilci seçimlerinin yapılacağını, ilimizden sendika üyesi Sacit Çamın zamanı çok, ekonomik gücüde iyi olduğu için temsilci olarak önereceğini açıkladı. (Temsilci adayı seçimi tartışması yapılmadı)
Saat 13.00 genel başkanımız geldi, Marmara bölgesi sendika temsilcileri geldi. Genel başkanımız basın bildirisini okudu. Basın toplantı salonundan çıktıktan sonra genel başkanımız bir üyemizin sorusunu yanıtladı. Ve seçimlere geçilmesi üzerine bizlerde salondan ayrıldık. Toplantıyla ilgili olarak çektiğim resmileri bilgilerinize sunuyorum23.09,2013
Bu Blogda Ara
9/26/13
9/25/13
BİLİŞİMDEN SORUMLU BAŞKAN YARDIMCIMIZDAN ÇOK ÖNEMLİ BİR TALEBİM, ÇOK ÖNEMLİ BİR İSTEĞİM ÇOK ÖNEMLİ BİR ÖNERİM VAR.
ÇOK ÖNEMLİ BİR TALEBİM, ÇOK ÖNEMLİ BİR İSTEĞİM ÇOK ÖNEMLİ BİR ÖNERİM VAR.
YOL ARKADAŞIM SAYIN HASAN TAŞKUT BEYDEN,
CHP BURSA İL ÖRGÜT YÖNETİM KURULU ÜYESİ BİLİŞİMDEN SORUMLU BAŞKAN YARDIMCIMIZ SAYIN HASAN TAŞKUT BEYDEN
SADE BİR CHP ÜYESİ OLARAK ÇOK ÖNEMLİ BİR TALEBİM, ÇOK ÖNEMLİ BİR İSTEĞİM ÇOK ÖNEMLİ BİR ÖNERİM VAR.
İl Başkanlığımıza ait, sorumluluğunu üstlendiğiniz sosyal paylaşım sitesi facebook sayfasının kullanımı konusunda uyarılarınızı, ikazlarınızı, hatırlatmanızı dilediğiniz kadar yapmanızı
Ama tüzüğümüzün, kanunlarımızın suç saymadığı gerekçeler nedeniyle, görüş ve düşüncelerini belirtilen hiçbir sayfa üyesini asla yasaklamamanızı, asla engellememenizi bu güne kadar olduğu gibi budan sonrada tüm ilçe örgütlerimize örnek olacak uygulamanızı aynen sürdürmenizi,
Üyelerine yasak uygulayan yöneticilerimizin takibe alınmasını, il başkanlık sayfasındaki, uygulamanın örnek alınması noktasında, bilişimden sorumlu başkan yardımcımız olarak, yol arkadaşım olarak gereğini yapmanızı önemle arz ve talep ediyorum. 25.09.2013
CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ FACEBOOK KURALLARI
CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ FACEBOOK KURALLARI
524 üye 25.9.2013 tarihi itibariyle
CHP YILDIRIM İLÇE BAŞKANLIĞI GRUBU parti birimleri ve üyeleri arasında İLETİŞİM ve DUYURU amacı ile kurulmuştur. Bu gruba üye olanlar aşağıdaki yazışma kurallarını kabul etmiş sayılırlar:
1-Herkes düşüncelerini özgürce ifade etme hakkında sahiptir.
2-Herkes kendi mesajından sorumludur, mesajlardan grup yöneticileri sorumlu tutulamaz.
3-Doğru olmayan, kaynak belirtilmeyen haber niteliğindeki mesajlar paylaşılamaz, paylaşılırsa yöneticiler tarafından uyarılmaksızın silinebilir.
4-Ticari ve kişisel reklam amaçlı mesajlar paylaşılamaz, paylaşılırsa yöneticiler tarafından uyarılmaksızın silinebilir.
5-Küfür ve hakaret içeren mesajlar paylaşılamaz, paylaşılırsa yöneticiler tarafından uyarılmaksızın silinebilir.
6-Yöneticilerin göremeyeceği şekilde yetkilendirilmiş mesajlar paylaşılamaz, paylaşılırsa yöneticiler tarafından uyarılmaksızın silinebilir.
7-Yöneticileri yasaklayan kişiler mesaj paylaşamaz, paylaşılırsa yöneticiler tarafından uyarılmaksızın silinebilir.
8-Arka arkaya çok sayıda mesaj paylaşarak başkalarının mesaj hakkını kısıtlamak veya yayınlanmış mesajları etkisizleştirmek yöneticiler tarafından engellenebilir.
9-Yukarıdaki kurallara uymamayı alışkanlık haline getiren üyeler süreli veya süresiz üyelikten çıkarılabilirler. Kurallara uyduğunuz için teşekkür ederiz. 25.9.2013
NOT: İlçe başkanlığımızın demokrasi demokrasi anlayışı ve uygulaması maddelr halinde yazılmıştır.
Zülfikar Bal (Bal Amca) http://facebook.com/zulfikar.bal1 281 üyeli aktif olmayan hiç kullanmadığım facebook yedek sayfam ilçe başkanlığımız sayfasına kayıtlı (25.9.2013 tarihi itibariyle kullanılmayan sayfam üyeliğe kabul edildiği için üyelikten ayrıldım.)
T C Zülfikar Bal https://www.facebook.com/balzulkuf 1344 üye Aktif olan devamlı kullandığım facebook sayfam ilçe başkanlığımız sayfasına kayıtlı değil (üyeliğim 29.11.2012 tarihinde başkan tarafından ve gerekçesiz olarak süresiz olarak silinmiştir.)
9/24/13
BU SİSTEMDE BU ANLAYIŞTA BU UYGULAMADA ÖN SEÇİMİN DEMOKRATİK OLDUĞUNU İDDİA ETMEK KOCA BİR KANDIRMACA DIR. NEDEN Mİ?
BU SİSTEMDE BU ANLAYIŞTA BU UYGULAMADA ÖN SEÇİMİN DEMOKRATİK OLDUĞUNU İDDİA ETMEK KOCA BİR KANDIRMACA DIR. NEDEN Mİ?
Uzun demeden dikkatlice okumanızı önemle öneriyorum?
4 yıldır üyesi olduğum ilçe örgütünde referandumda, milletvekili seçimlerinde, parti içi seçimlerde, bir önceki yönetimde, şimdiki yönetimde, delege, seçimlerinde, ilçe kongresinde, il kongresinde, yaşanan olayları, gelişmeleri, çalışmaları, yapılan iş ve işlemleri, çok yakından izledim, notlar tuttum. Yazılar yazdım. Şahit oldum. Gördüm. Bire bir yaşadım. hissettim. Delege adayı oldum. seçilemedim. Mahalle sorumlusu, seçimlerde okul sorumlusu oldum. İl ve ilçemiz yönetiminde eğitim komisyonu üyesi oldum. İl genel meclis üyeliğine aday adayı oldum. Eğitim ücretini yatırdım Eskişehir’de 2 gün kurs gördükten sonra adaylıktan çekildim. 4 yıl boyunca olanaklarım elverdiği ölçüde tüm örgüt ve seçim çalışmalarına, eylem etkinlik, toplantılarına kesintisiz olarak katıldım. Bilgim olursa, haberim olursa katılmaya devam ediyorum.
Bütün bunları, mevcut uygulamada ön seçimin demokratik olmadığını ispatlamak için yazıyorum.
Ön seçim neden demokratik değildir?
Değerli CHP’li yol arkadaşlarım.
Örgütlü yaşamın pratiği içinde, 4 yıl boyunca örgüt toplantılarının ya hiç yapılmadığını ya da en fazla bir iki defa yapıldığına şahit oldum. Yapılan toplantılarda da örgüt üyelerinin değil, protokolde olanların konuşma önceliği olanların konuştuklarına, konuşma sırası üyelere delegelere geldiğinde salonda kimsenin konuşmadığına şahit oldum. Üyelerin ise toplantılarda zaten konuşma hakları yok. Bunun anlamı şudur. Delegeler ve üyeler örgüt toplantılarında kendilerini, düşüncelerini ifade etme, tanıma ve tanınma şansını (istisnaların dışında) hiçbir zaman bulamıyor.
Örgütlenme ağı (mahalle sorumluları, çalışma gurupları)kurulmadığı, kurumsallaşmadığı, aktif hale gelmediği, mahalle, çalışma gurupları toplantıları yapılmadığı için, üyelerin delegelerin kendilerini mahallelerde de, kendilerini düşüncelerini ifade etme, tanıma tanıtma şansları hiç olmuyor.
Örgüt üyeleri ilçe merkezine gidip diğer üyelerle tanışmak, örgüt, ülke, sorunları hakkında sohbet etmek isterlerse kendini görevli ve yetkili sananlar doğrudan ya da dolaylı olarak müdahalede bulunuyor. Örneğin, Burası sabahtan akşama kadar çene çalacağınıza, bir birinizi eleştireceğinize mahallenizde çevrenizde çalışma yapın deniyor.
Yönetim kurulu, hangi günler toplanıyor? Hangi kararları alıyor? Toplantılarda hangi gündem maddeleri görüşülüyor? Kırsa, orta, uzun, vadede yapılması gereken iş ve işlemlerle ilgili olarak yapılan plan, program nedir? Bu konularla ilgi üyelere delegelere hiç bir bilgi, belge verilmiyor. Örneğin bugün, bu hafta bu ay bu sene kim, kiminle, nerede ne yapacak bilinmiyor. Bunların hiç biri yazılı sözlü açıklama yapılmıyor. ilan panosuna asılmıyor. İnternet yayınlanmıyor. Ama çok çalışanların resimleri, isimleri, haberleri anında yayınlanıyor.
4 yıl boyunca çok net olarak tecrübe edindiğim somut gerçek şudur. Eski yeni yönetim olarak hiçbir ayrım yapmadan ifade ediyorum. İl ve ilçe örgütlerinde kesinlikle dar kadro çalışması yapılıyor. (Başkan yönetim kurulu üyeleri, kendilerine yakın hissettikleri üyeler, uyum sağlayan kadın ve gençlik kolları başkan ve yönetimleri vb. gibi.) görüşmeler, ziyaretler, irili ufaklı toplantılar, kutlamalar, anmalar, eylem ve etkinlikler bu kişilerle yapılıyor. Yapılmaya çalışılıyor. En çok çalışanlar, en çok en çok tanıyanlar ve tanınanlar oluyor. Çalışma tabana yayılmadığı için, yayılmak istenmediği için, tabandaki üyeler aylar yıllar boyunca kendilerini düşüncelerini hiçbir zaman ifade edemiyorlar, örgüte üyelere duyuramıyorlar, tanınamıyorlar, tanımıyorlar. (bu değirmen nasıl dönüyor? En can alıcı soruların başında bu geliyor. Bu sorunun cevabı keşke verilse, verilebilse, her şey yarı yarıya kolaylaşır )
Belki de en düşündürücü olanı, şu veya bu gerekçe ile genel merkezden gelen yetkililerin hiçbir zaman bu sorunlarla ilgilenmemeleri.
Böylesine bir sistem, anlayış uygulama içende içinde buyurun ön seçim yapalım. Ön seçimden kimler yararlanacak en çok çalışanlar, en çok tanıyanlar en çok tanınanlar.
Örgütlenmeden sorumlu genel başkan yardımcımız Adanan keskin En çok aday adaylarının yönetim kurullarından istifa edenler olduğunu resmen açıkladı. Daha fazla söze gerek var mı? Bu sistemde en doğru yöntem aday adayların PM. MYK. Ya da genel başkanın belirlemesi en doğru yöntem. İl ilçe başkanlıklarına bırakılırsa durum ortada. Tanınmayanların, çalışma olanağı bulamayanların hiç şansı olmaz. Tamamen il ilçe başkanlarının insafına merhametine kalmış. biz bu uygulamayı anlayışı değiştirmezsek bizi AKP de kurtaramaz, kendi içimizde yerine getirmediğimiz eşitlik adalet, özgürlük demokrasi nutukları da kurtaramaz. 24.09.2013
CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ BAŞKANIMIZ SAYIN GÜNER AKLAN’NIN İSTEĞİ ÜZERİNE BAŞKANLIK MAKAMINDA YÜZ YÜZE GÖRÜŞTÜK. İLÇE BAŞKANLIĞIMIZ SOSYAL PAYLAŞIM SİTESİNE ÜYE OLMADIĞIMI FARK ETTİĞİNİ SÖYLEYİNCE GERÇEKTEN ÇOK ŞAŞIRDIM. NEDEN Mİ?
CHP
BURSA YILDIRM İLÇE ÖRGÜTÜ BAŞKANIMIZ SAYIN GÜNER AKLAN’NIN İSTEĞİ ÜZERİNE
BAŞKANLIK MAKAMINDA YÜZ YÜZE GÖRÜŞTÜK. İLÇE BAŞKANLIĞIMIZ SOSYAL PAYLAŞIM
SİTESİNE ÜYE OLMADIĞIMI FARK ETTİĞİNİ SÖYLEYİNCE GERÇEKTEN ÇOK ŞAŞIRDIM. NEDEN
Mİ?
24.3.2013
tarihinde, Cep telefonuma gelen bir mesaj hakkında bilgi almak amacıyla ilçe
merkezimize uğradım. İlçemiz sekreterimizle görüştüm. Bu arada
sekreterimiz Başkanın benimle görüşmek istediğini bildirdi. Başkanla makam
odasında yalnızdı. Bir süre karşılıklı yüz yüze sohbet ettik. Başkan ismimin
yıldırım ilçe başkanlığı facebook üye sayfasında olmadığını fark ettiğini,
ismimi sayfaya eklemek istediğini ifade etti. Üyelikten çıkarıldıktan tam 10 ay
sonra başkanın yeni fark ettim demesine gerçekten şaştım kaldım. Neden
mi?
Yazılarımın
ilçemiz facebook sayfasından (14.8.2012 tarihinde)silindiğini, kendisine
bildirdiğimi, daha sonra sayfa üyeliğinden (29.11.2012 tarihinde) süresiz ve
gerekçesiz olarak doğrudan kendisinin çıkardığını, sayfayı paylaşımıma kapattığını,
bilgi edinmemi engellediğini, haksız bulduğum bu uygulamayı ilçemizden sorumlu
il başkan yardımcımıza, (27.8.2012 tarihinde) il başkanımıza (5.12.2012) yazılı
ve sözlü olarak ilettiğimi, ayrıca örgütlenmeden sorumlu genel başkan
yardımcımız Sayın Adanan Keskin’i (29.6.2013 tarihinde)Telefonla arayarak
konuyla ilgili ayrıntılı bilgi verdiğimi ifade ettim.
Yazılarım
neden ve hangi gerekçeyle sayfadan silindi? Bilmiyorum. Neden ve hangi
gerekçeyle ilçe başkanlığımız sayfası 10 ay şahsıma yasaklandı? Bilmiyorum.
Bilgi edinmem 10 ay boyunca neden engellendi? Bilmiyorum. İlçe başkanlığımız
facebook sayfasına üye olmadığım 10 ay sonra nasıl fark edildi? Bilmiyorum.
Hiçbir açıklama yapılmadan, suçumun ne olduğu söylenmeden neden tekrar üye
olmam istendi? Onu da bilmiyorum. Sayın başkanımız 10 ay sonra üye olmama izin
verdiği için cezamın bittiği için sevinmeliyim? Üzülmeli miyim? Bilmiyorum.
İlçe
başkanımızla daha sonra örgüt sorunlarını, güncel konuları yüz yüz yüze
konuştuk tartıştık. Örgüt sorunlarını çözümlerini örgüt toplantılarında örgüt
üyeleri önünde konuşmayı, tartışmayı çok çok isterdim. Tüzük hükmüne rağmen
örgüt toplantılarının zaman ve süresi içinde neden ve hangi gerekçeyle
yapılmadığını bilmiyorum. İlçe başkanımıza çalışmalarında başarılar dileyerek
ayrıldım. 24.09.2013
9/20/13
KOLAY VE KESTİRME YOLU SEÇENLER HALKA GÜVEN VEREBİLİR Mİ?
KOLAY VE KESTİRME YOLU SEÇENLER HALKA GÜVEN VEREBİLİR Mİ?
Yıllarca AKP’yi suçlayanlar,
AKP’nin yaratığı gündemleri konuşanlar,
Örgütlenme ağını kurmayanlar,
Örgütlü gücünü yaratmayanlar,
Parası olanları aday yapanlar ama parası olmayanlardan oy isteyenler,
Demokrasiyi, eşitliği adaleti, özgürlüğü dilinden düşürmeyenler ama kendi örgüt yapısı içinde gereğini yapmayanlar,
Örgüt içi sorunlarını hiç bir örgüt toplantısında hiçbir zaman, örgüt üyelerine konuşturmayanlar,
Ben yaptım oldu diyenler
Tüzüğe, ilke ve kurallara uymayanlardan hesap sormayanlar,
Kolay ve kestirme yoldan seçilenler,
Kolay ve kestirme yoldan ucuz politikalar yapanlar
Halkı kucaklamayanlar
Bu anlayışı, bu zihniyeti, bu uygulamayı yıllarca değiştirmeyenler, değiştirmek istemeyenler
Halka güven verebilir mi?
SÖZÜN ÖZÜ
sorunların çözümlerin anahtarını kendi dışınızda ararsanız asla bulamazsınız.
Ne ararsanız kendi içinde arayın. 20.9.2013
Yıllarca AKP’yi suçlayanlar,
AKP’nin yaratığı gündemleri konuşanlar,
Örgütlenme ağını kurmayanlar,
Örgütlü gücünü yaratmayanlar,
Parası olanları aday yapanlar ama parası olmayanlardan oy isteyenler,
Demokrasiyi, eşitliği adaleti, özgürlüğü dilinden düşürmeyenler ama kendi örgüt yapısı içinde gereğini yapmayanlar,
Örgüt içi sorunlarını hiç bir örgüt toplantısında hiçbir zaman, örgüt üyelerine konuşturmayanlar,
Ben yaptım oldu diyenler
Tüzüğe, ilke ve kurallara uymayanlardan hesap sormayanlar,
Kolay ve kestirme yoldan seçilenler,
Kolay ve kestirme yoldan ucuz politikalar yapanlar
Halkı kucaklamayanlar
Bu anlayışı, bu zihniyeti, bu uygulamayı yıllarca değiştirmeyenler, değiştirmek istemeyenler
Halka güven verebilir mi?
SÖZÜN ÖZÜ
sorunların çözümlerin anahtarını kendi dışınızda ararsanız asla bulamazsınız.
Ne ararsanız kendi içinde arayın. 20.9.2013
7/21/13
ÇOK İYİ BİLİYORUM
ÇOK İYİ BİLİYORUM
Daha önce yazığım birçok yazımda belirttiğim gibi Nisan 2010 tarihinden bu güne kadar CHP Bursa Yıldırım ilçe örgütünde aktif olarak çalıştığımı, görev yapan 3 il başkanımızın, 3 ilçe başkanımızın, yönetim kurulu üyelerinden birçoğunun, milletvekili aday adaylarımızın, milletvekillerimizin bildiğini çok iyi biliyorum.
İl ve ilçe başkanlarımızdan, yönetim kurulu üyelerimizin birçoğundan görev alıp çalışmak istediğimi, partimiz, il ve ilçe örgütümüz tarafından düzenlen tüm eylem ve etkinliklere, çalışmalara, toplantılara katıldığımı bildiklerini çok iyi biliyorum.
2010 yılından beri devamlı yazdığım yazılarımdan dolayı, özellikle il, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyeleri tarafından doğrudan, ya da dolaylı yoldan yazılı ya da sözlü olarak uyarıldığımı, ikaz edildiğimi, yazılarımın ilimiz ve ilçemize ait sosyal paylaşım sayfalarından keyfi ve şahsi kararla silindiğini, sayfaların paylaşıma kapatıldığını, yazılarıma yasaklandığını yasağın aylarca haksız yere devam ettiğini bu konuda üst makamlara yazılı sözlü başvurularda bulunduğumu, hakkımın aranmadığını çok iyi biliyorum.
Birçok yazımın sosyal paylaşım sayfalarından alınarak yerel basınımızda yayınlandığını çok iyi biliyorum. (Bunlardan bir kaçının bağlantı adresini yazım ekinde bilginize sunuyorum)
İlçe örgütüme 2010 tarihinden beri her gidiş gelişimde hoş geldin, diyenlerin, çay ikram edenlerin (istisnalar hariç) konuşmalarıyla, davranışlarıyla, ses tonlarıyla, vücut dilleriyle, hal, hareket ve davranışlarıyla buranın sahibi benim, burada benim sözüm geçer mesajının çok güçlü şekilde verildiğini, hissettirildiğini, seçimi kaybeden eski başkan ve yönetimlerin bu nedenle ilçe örgüt çalışmalarına katılmadıklarını uzak durduklarını çok iyi biliyorum.
Bu uygulamalardan dolayı partimde ilçe örgütümde, yabancı gibi hissettiğimi, konuyla ilgili “ BUGÜN RÜYAMDA CHP’Yİ GÖRDÜM” başlığı adı altında bir yazı yayınladığımı yazımın oldukça beğeni topladığını (bağlantı ekinde yazı bilginize sunulmuştur) yerel basında yayınlandığını, örgüt toplantılarımızda okuduğumu çok iyi biliyorum.
CHP’den, CHP tüzüğünden, yönetmeliklerinden, ilke ve kurallarından başka hiç kimseye bağlı ve bağımlı olmayan, tamamen kendi özgür iradesiyle var olmak isteyen, düşünen, düşündüğünü yazan, araştıran, soran, sorgulayan, inceleyen, öneren, eleştiren bir CHP üyesinin örgüt içinde, barış, huzur, sevgi, saygı, güven, kardeşlik havası içinde varlığını sürdürmesinin kendisini özgürce ifade etmesinin ne kadar zor olduğunu hatta imkânsız olduğunu yaşayarak, deneyerek öğrendiğimi çok iyi biliyorum.
2010 yılından bugüne kadar örgüt çalışmalarında, parti tüzüğüne, yönetmeliklere, kurultay kararlarına uyulmadığını, hiçbir zaman kısa orta uzun vadeye yönelik çalışma plan ve programlarının yapılmadığını, dar kadro çalışması yapıldığını, çalışmaların tabana yayılmadığını, yayılmak istenmediğini, örgütlenme ağının kurulmadığını, kurumsallaşmadığını, aktif hale gelmediğini çok iyi biliyorum.
Tüzük, yönetmelik, kurultay kararları doğrultusunda çalışmalar yapılıp yapılmadığı, örgüt toplantılarının düzenli yapılıp yapılmadığı konusunda tavan ve taban tarafından hiçbir denetlemenin yapılmadığını, denetim raporlarının toplantı tutanaklarının tanzim edilmediğini çok iyi biliyorum.
Kendi adıma değil ama CHP adına, CHP’ye umut bağlayan vefalı cefakar üyeler ve halkımız adına, demokrasi, eşitlik, adalet ve özgürlük adına çok üzüldüğümü çok iyi biliyorum.
CHP olarak ilçe örgütümüzde varlık içinde yokluk çekildiğine, ayaklanan sokaklara dökülen gençlerimize halkımıza öncülük önderlik edilmediği, edilemediği için çok üzüldüğümü çok iyi biliyorum.
Bildiklerimi CHP aile reislerinin bilmesini gerekli önlemlerin alınması için parti içinde ciddi çalışmaların başlatılmasının ne kadar gerekli zorunlu olduğunu çok iyi biliyorum. 21.07.2013
http://cancana-balmel.blogspot.com/2011/10/yazilarim-hakkinda-gen-bskyrd-cimiz.html
http://www.bursahaber.com.tr/chpden-zulfikar-balin-sasirmadigim-saskinligi-makale,2519.
http://www.bursahaber.com.tr/%E2%80%98yalniz-chpli-zulfikar-balin-ruyasi-makale,2695.html
http://www.bursahayat.com.tr/article.php?id=963
Daha önce yazığım birçok yazımda belirttiğim gibi Nisan 2010 tarihinden bu güne kadar CHP Bursa Yıldırım ilçe örgütünde aktif olarak çalıştığımı, görev yapan 3 il başkanımızın, 3 ilçe başkanımızın, yönetim kurulu üyelerinden birçoğunun, milletvekili aday adaylarımızın, milletvekillerimizin bildiğini çok iyi biliyorum.
İl ve ilçe başkanlarımızdan, yönetim kurulu üyelerimizin birçoğundan görev alıp çalışmak istediğimi, partimiz, il ve ilçe örgütümüz tarafından düzenlen tüm eylem ve etkinliklere, çalışmalara, toplantılara katıldığımı bildiklerini çok iyi biliyorum.
2010 yılından beri devamlı yazdığım yazılarımdan dolayı, özellikle il, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyeleri tarafından doğrudan, ya da dolaylı yoldan yazılı ya da sözlü olarak uyarıldığımı, ikaz edildiğimi, yazılarımın ilimiz ve ilçemize ait sosyal paylaşım sayfalarından keyfi ve şahsi kararla silindiğini, sayfaların paylaşıma kapatıldığını, yazılarıma yasaklandığını yasağın aylarca haksız yere devam ettiğini bu konuda üst makamlara yazılı sözlü başvurularda bulunduğumu, hakkımın aranmadığını çok iyi biliyorum.
Birçok yazımın sosyal paylaşım sayfalarından alınarak yerel basınımızda yayınlandığını çok iyi biliyorum. (Bunlardan bir kaçının bağlantı adresini yazım ekinde bilginize sunuyorum)
İlçe örgütüme 2010 tarihinden beri her gidiş gelişimde hoş geldin, diyenlerin, çay ikram edenlerin (istisnalar hariç) konuşmalarıyla, davranışlarıyla, ses tonlarıyla, vücut dilleriyle, hal, hareket ve davranışlarıyla buranın sahibi benim, burada benim sözüm geçer mesajının çok güçlü şekilde verildiğini, hissettirildiğini, seçimi kaybeden eski başkan ve yönetimlerin bu nedenle ilçe örgüt çalışmalarına katılmadıklarını uzak durduklarını çok iyi biliyorum.
Bu uygulamalardan dolayı partimde ilçe örgütümde, yabancı gibi hissettiğimi, konuyla ilgili “ BUGÜN RÜYAMDA CHP’Yİ GÖRDÜM” başlığı adı altında bir yazı yayınladığımı yazımın oldukça beğeni topladığını (bağlantı ekinde yazı bilginize sunulmuştur) yerel basında yayınlandığını, örgüt toplantılarımızda okuduğumu çok iyi biliyorum.
CHP’den, CHP tüzüğünden, yönetmeliklerinden, ilke ve kurallarından başka hiç kimseye bağlı ve bağımlı olmayan, tamamen kendi özgür iradesiyle var olmak isteyen, düşünen, düşündüğünü yazan, araştıran, soran, sorgulayan, inceleyen, öneren, eleştiren bir CHP üyesinin örgüt içinde, barış, huzur, sevgi, saygı, güven, kardeşlik havası içinde varlığını sürdürmesinin kendisini özgürce ifade etmesinin ne kadar zor olduğunu hatta imkânsız olduğunu yaşayarak, deneyerek öğrendiğimi çok iyi biliyorum.
2010 yılından bugüne kadar örgüt çalışmalarında, parti tüzüğüne, yönetmeliklere, kurultay kararlarına uyulmadığını, hiçbir zaman kısa orta uzun vadeye yönelik çalışma plan ve programlarının yapılmadığını, dar kadro çalışması yapıldığını, çalışmaların tabana yayılmadığını, yayılmak istenmediğini, örgütlenme ağının kurulmadığını, kurumsallaşmadığını, aktif hale gelmediğini çok iyi biliyorum.
Tüzük, yönetmelik, kurultay kararları doğrultusunda çalışmalar yapılıp yapılmadığı, örgüt toplantılarının düzenli yapılıp yapılmadığı konusunda tavan ve taban tarafından hiçbir denetlemenin yapılmadığını, denetim raporlarının toplantı tutanaklarının tanzim edilmediğini çok iyi biliyorum.
Kendi adıma değil ama CHP adına, CHP’ye umut bağlayan vefalı cefakar üyeler ve halkımız adına, demokrasi, eşitlik, adalet ve özgürlük adına çok üzüldüğümü çok iyi biliyorum.
CHP olarak ilçe örgütümüzde varlık içinde yokluk çekildiğine, ayaklanan sokaklara dökülen gençlerimize halkımıza öncülük önderlik edilmediği, edilemediği için çok üzüldüğümü çok iyi biliyorum.
Bildiklerimi CHP aile reislerinin bilmesini gerekli önlemlerin alınması için parti içinde ciddi çalışmaların başlatılmasının ne kadar gerekli zorunlu olduğunu çok iyi biliyorum. 21.07.2013
http://cancana-balmel.blogspot.com/2011/10/yazilarim-hakkinda-gen-bskyrd-cimiz.html
http://www.bursahaber.com.tr/chpden-zulfikar-balin-sasirmadigim-saskinligi-makale,2519.
http://www.bursahaber.com.tr/%E2%80%98yalniz-chpli-zulfikar-balin-ruyasi-makale,2695.html
http://www.bursahayat.com.tr/article.php?id=963
7/01/13
2011 YILI EKİM AYINDA GÖRDÜĞÜM RÜYAM KEŞKE UYGULANSAYDI
2011 YILI EKİM AYINDA GÖRDÜĞÜM RÜYAM KEŞKE UYGULANSAYDI
Şimdiki ilçe başkanımız seçilmeden, yani göreve gelmeden çok önce bir rüya görmüştüm. Rüyamı internette yayınlamıştım. Rüyam internetten alınarak ilimizde iki yerel gazetede yayınlanmıştı. Birçok kez bende yayınlamıştım.
Ayrıca ilçe örgüt binamızın toplantı salonunun da 2.2.2012 tarihinde serbest kürsü adıyla yapılan örgüt toplantımızda söz almıştım ilçe başkanımız ve üyelerimizin huzurunda rüyamı duymayan varsa duysun diye yüksek sesle anlatmıştım. Rüyamın uygulamaya konulmasını özellikle talep etmiştim.
Eğer rüyam uygulamaya konulsaydı, ilçe başkanlığımıza ait sosyal paylaşım sitesi facebook iletişim sayfası, hiç bir açıklama yapılmadan haksız, adaletsiz ve suçsuz yere ilçe başkanımız tarafından paylaşımıma süresiz olarak (6 aydır) kapatılmayacaktı. Yazılarıma sansür konulmayacaktı, bilgi edinmem, üyelerimize düşüncelerimi yansıtmam yasaklanmayacaktı. ( başvurularıma rağmen yasak devam ediyor)
Eğer rüyam uygulanmaya konulsaydı, ilçe binamıza ilçe başkanımız tarafından polis çağrılmayacaktı, gazetelere basına yansımayacaktı, sorun başka yollardan kolayca çözülecekti. Gençlerimiz ilçemizden bu kadar uzaklaşmayacaklardı.
Eğer rüyam uygulansaydı, ilçe binamızda sevgi, barış, kardeşlik dostluk, sevgi saygı hakim olacaktı, toplantı üstüne toplantılar yapılacaktı. İlçe binamız üyelerimizle, halkımızla dolup taşacaktı. Bu kadar ıssız sesiz kalmayacaktı. Bereketi bol olacaktı.02.07.2013
https://www.facebook.com/ notes/t-c-zülfikar-bal/ 910-2011-tarihinde-chpyi-rüyamd a-görmüştüm-keşke-yeni-göreve- gelen-yönetim-taraf/ 387945944605243
https://www.facebook.com/ notes/t-c-zülfikar-bal/ genel-merkezimiz-yazilarimdan-d olayi-teşekkür-ediyor-ilçe-baş kanimiz-yasakliyor/ 513322005400969
Şimdiki ilçe başkanımız seçilmeden, yani göreve gelmeden çok önce bir rüya görmüştüm. Rüyamı internette yayınlamıştım. Rüyam internetten alınarak ilimizde iki yerel gazetede yayınlanmıştı. Birçok kez bende yayınlamıştım.
Ayrıca ilçe örgüt binamızın toplantı salonunun da 2.2.2012 tarihinde serbest kürsü adıyla yapılan örgüt toplantımızda söz almıştım ilçe başkanımız ve üyelerimizin huzurunda rüyamı duymayan varsa duysun diye yüksek sesle anlatmıştım. Rüyamın uygulamaya konulmasını özellikle talep etmiştim.
Eğer rüyam uygulamaya konulsaydı, ilçe başkanlığımıza ait sosyal paylaşım sitesi facebook iletişim sayfası, hiç bir açıklama yapılmadan haksız, adaletsiz ve suçsuz yere ilçe başkanımız tarafından paylaşımıma süresiz olarak (6 aydır) kapatılmayacaktı. Yazılarıma sansür konulmayacaktı, bilgi edinmem, üyelerimize düşüncelerimi yansıtmam yasaklanmayacaktı. ( başvurularıma rağmen yasak devam ediyor)
Eğer rüyam uygulanmaya konulsaydı, ilçe binamıza ilçe başkanımız tarafından polis çağrılmayacaktı, gazetelere basına yansımayacaktı, sorun başka yollardan kolayca çözülecekti. Gençlerimiz ilçemizden bu kadar uzaklaşmayacaklardı.
Eğer rüyam uygulansaydı, ilçe binamızda sevgi, barış, kardeşlik dostluk, sevgi saygı hakim olacaktı, toplantı üstüne toplantılar yapılacaktı. İlçe binamız üyelerimizle, halkımızla dolup taşacaktı. Bu kadar ıssız sesiz kalmayacaktı. Bereketi bol olacaktı.02.07.2013
https://www.facebook.com/
https://www.facebook.com/
6/27/13
NEDEN ADAY OLDUM? BU YAZIMI OKUMANIZI ÖNEMLE ÖNERİYORUM
NEDEN ADAY OLDUM? BU
YAZIMI OKUMANIZI ÖNEMLE ÖNERİYORUM
Kendime, gönül
dostlarıma, sayfa ve yol arkadaşlarıma 12.10.2011 tarihinde verdiğim bir sözüm
vardı. O sözümde demiştim ki,
”ZÜLFİKAR BAL OLARAK İLAN EDİYOR VE SÖZ
VERİYORUM. CHP çatısı altında var olduğum sürece hiçbir zaman hiçbir şekilde
hiç gurubun, kutbun, içinde yer almayacağım. Hiçbir zaman ve hiçbir şekilde
paralı, etkili yetkili, etiketli şahısların yanında yâda karşısında yer
almayacağım. Becerebilirsem, direnebilirsem partimin ilkelerini, amaçlarını
değerlerini, tüzüğünü kararlarını, parti programlarını, demokrasinin evrensel
ilkelerini savunarak özgür irademle var olmaya çalışacağım. Her hangi bir
göreve aday olmam için hiç kimseden icazet almayacağım kendi özgür irademle
karar vereceğim”
Üyeliğimi yenilediğim tarih olan 2010 Nisan ayından bu tarihe kadar verdiğim
sözden dönmedim. dönmedim. Hiç kimseden icazet
almadan, siyasi ve politik hayatımda ilk defa özgür irademle, Bursa’dan belediye meclis üyeliğine aday adayı
olmak için, başvuruda bulundum. CHP genel
merkezi tarafından 22.6.2013 tarihinde Eskişehir de düzenlenen eğitime katıldım.
CHP ’Bursa yıldırım ilçe örgütüne kayıtlı bir üye olarak üyeliğimi tazelediğim
tarihten bu güne kadar, taşın altına sadece elimi değil, kolumu değil, bedenimi
koyduğumu partimin kazanması ve başarılı olması için üyelik görevlerimi eksiksiz
olarak fazlasıyla yerine getirdiğimi, 3
yıl boyunca, düşüncelerimi, önerilerimi, eleştirilerimi (özellikle yöneticilerimiz
tarafından yapılan birçok uyarı ve ikaza rağmen) özgürce kesintisiz olarak internet ortamında,
il, ilçe genel sayfalarında paylaştığımı, Bursa eski il başkanımız, Sayın Gürhan Akdoğan’ın, Erhan Sevimli’nin
görev başında olan Sayın Metin Çelik’in,
Eski ilçe Başkanımız Ali Togan’ının, Görev başında olan Sayın Güner Aklan’ının,
yönetim kurulu üyelerimizin, Bursa milletvekili aday adaylarımızın, milletvekillerimizin bildiklerinden (Zülfikar
Bal adını duyduklarından,
tanıdıklarından) hiç kuşku duymuyorum.
Adayların nasıl ve hangi yöntemle belirleneceği konusunda hiç bir bilgiye
sahip değilim. Tüzük hükmü gereğince PM’nin alacağı karar doğrultusunda adaylar
belirlenecektir. Aday adaylarının bu güne kadar yaptıkları çalışmalar, bundan sonraki
yapacağı çalışmaların göstergesi olacaktır. Olmalıdır. Aksi takdirde, genel anlamda istenilmeyen
sıkıntıların, kırgınların yaşanılması kaçınılmaz olur. Adayların ve sıralamanın
nasıl bir yöntemle belirleneceğini bekleyip görmekten başka yapılacak bir şeyin
olduğunu düşünmüyorum. 28.6.2013
6/26/13
DÜN AKŞAM ÇOK UZUN YILLARDAN SONRA DEMOKRASİYİ İLK KEZ GÖRDÜM. NASIL MI?
DÜN AKŞAM ÇOK UZUN YILLARDAN SONRA DEMOKRASİYİ İLK KEZ GÖRDÜM. NASIL MI?
Bir adı gezi parkı eylemi, bir adı duran adam eylemi, bir adı park platformu, hepsinin ortak adı, her yer taksim her yer direniş. Gezi parkı direnişlerine Bursa’da katıldım.
Duran adam eylemine katılmadım. Bursa’da Atatürk anıtı önünde kitap okurken gördüm.
Dün akşam (26,6.2013) park platformuna ilk kez Bursa’da Yıldırım’da saat 8.00 de mimar Sinan parkında katıldım. ÇOK UZUN YILLARDAN SONRA DEMOKRASİYİ MİMAR SİNAN PARKINDA İLK KEZ GÖRDÜM. Gördüğümü şöyleyim. Demokrasi çok güzeldi. Son derece sevimliydi, şirindi, tatlıydı. Bakılmaya doyulmuyordu. İnsana huzur ve güven veriyordu. Yüreklere barış ve sevgi aşılıyordu.
Aslında demokrasi, mimar Sinan parkında yapılan toplantının ta kendisiydi.
Halkımız genciyle, yaşlısıyla çimenlerin üstüne geniş halka şeklinde oturmuşlardı. Önce kalabalık azdı, zaman geçtikçe daha da çoğaldı. Tanıdık yüzler vardı. Hiç alışkın olmadığımız bir ortamdı. Halkın içinden biri mikrofonu aldı. oturduğu yerden toplantının yapılma amacını anlattı. Hiçbir partinin, örgütün adı geçmedi. Hiçbir partinin örgütün simgesi amblemi yoktu.
Konuşmacı çevre rahatsız olmasın, alkış yapılmasın, alkış yerine eller havaya kalksın dedi. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Toplantı 8.30 başladı. Kaçta sonlandırılsın diye katılımcılara (halka)soruldu. Öneriler alındı. Saat 22.00 sonlandırılması oya sunuldu. Kabul edildi. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Oturma düzeninde protokol yoktu. Katılımcıların hepsi bir biriyle eşitti. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Konuşma süresi ne kadar olsun diye katılımcılara (halka) soruldu. Öneriler alındı. Öneriler oylandı. Konuşmalar 4 dakika ile sınırlandırıldı. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Hiç kimseye hiçbir sıfatından, görevinden, makamından unvanından dolayı çok konuşsun diye ayrıcalık tanınmadı. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Mimar Sinan parkında halk platformunda toplanan halkımız gezi parkı direnişinde, demokrasiyi savunduğunu, koruduğunu söyleyen, demokrasiyi dillerinden düşürmeyen, ama demokrasiyi örgütlü yaşamın pratiğinde hiç uygulamayan anlı, şanlı şöhretli politikacılarımıza halkımız, halkımıza önderlik eden 1990 doğumlu gençlerimiz çok, güzel bir demokrasi verdi. Vermeye devam ediyor.
SÖZÜN ÖZÜ
Demokratik kurallara uygun olarak toplantı yapmayan, toplantı kurallarına ve disipline uymayan, konuşma süresinde ayrıcalık ve ayrımcılık yapan, zamanında toplantılar yapmayan, toplantı yapmaktan kaçan korkan hiç kimse demokrat olamaz. demokrasi uygulanamaz. İnandırıcı olamaz. Güven vermez. Ucuz ve basit politika yapanlar bilsinler ve anlasınlar ki, halkımız uymuyor. Ucuz ve basit politikalara kanmıyor. Aldanmıyor. 27.6.2013
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151693125619419&set=p.10151693125619419&type=1
Bir adı gezi parkı eylemi, bir adı duran adam eylemi, bir adı park platformu, hepsinin ortak adı, her yer taksim her yer direniş. Gezi parkı direnişlerine Bursa’da katıldım.
Duran adam eylemine katılmadım. Bursa’da Atatürk anıtı önünde kitap okurken gördüm.
Dün akşam (26,6.2013) park platformuna ilk kez Bursa’da Yıldırım’da saat 8.00 de mimar Sinan parkında katıldım. ÇOK UZUN YILLARDAN SONRA DEMOKRASİYİ MİMAR SİNAN PARKINDA İLK KEZ GÖRDÜM. Gördüğümü şöyleyim. Demokrasi çok güzeldi. Son derece sevimliydi, şirindi, tatlıydı. Bakılmaya doyulmuyordu. İnsana huzur ve güven veriyordu. Yüreklere barış ve sevgi aşılıyordu.
Aslında demokrasi, mimar Sinan parkında yapılan toplantının ta kendisiydi.
Halkımız genciyle, yaşlısıyla çimenlerin üstüne geniş halka şeklinde oturmuşlardı. Önce kalabalık azdı, zaman geçtikçe daha da çoğaldı. Tanıdık yüzler vardı. Hiç alışkın olmadığımız bir ortamdı. Halkın içinden biri mikrofonu aldı. oturduğu yerden toplantının yapılma amacını anlattı. Hiçbir partinin, örgütün adı geçmedi. Hiçbir partinin örgütün simgesi amblemi yoktu.
Konuşmacı çevre rahatsız olmasın, alkış yapılmasın, alkış yerine eller havaya kalksın dedi. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Toplantı 8.30 başladı. Kaçta sonlandırılsın diye katılımcılara (halka)soruldu. Öneriler alındı. Saat 22.00 sonlandırılması oya sunuldu. Kabul edildi. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Oturma düzeninde protokol yoktu. Katılımcıların hepsi bir biriyle eşitti. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Konuşma süresi ne kadar olsun diye katılımcılara (halka) soruldu. Öneriler alındı. Öneriler oylandı. Konuşmalar 4 dakika ile sınırlandırıldı. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Hiç kimseye hiçbir sıfatından, görevinden, makamından unvanından dolayı çok konuşsun diye ayrıcalık tanınmadı. Demokrasinin güzelliği işte buydu.
Mimar Sinan parkında halk platformunda toplanan halkımız gezi parkı direnişinde, demokrasiyi savunduğunu, koruduğunu söyleyen, demokrasiyi dillerinden düşürmeyen, ama demokrasiyi örgütlü yaşamın pratiğinde hiç uygulamayan anlı, şanlı şöhretli politikacılarımıza halkımız, halkımıza önderlik eden 1990 doğumlu gençlerimiz çok, güzel bir demokrasi verdi. Vermeye devam ediyor.
SÖZÜN ÖZÜ
Demokratik kurallara uygun olarak toplantı yapmayan, toplantı kurallarına ve disipline uymayan, konuşma süresinde ayrıcalık ve ayrımcılık yapan, zamanında toplantılar yapmayan, toplantı yapmaktan kaçan korkan hiç kimse demokrat olamaz. demokrasi uygulanamaz. İnandırıcı olamaz. Güven vermez. Ucuz ve basit politika yapanlar bilsinler ve anlasınlar ki, halkımız uymuyor. Ucuz ve basit politikalara kanmıyor. Aldanmıyor. 27.6.2013
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151693125619419&set=p.10151693125619419&type=1
6/23/13
ÇOK ÇALIŞANLARDAN ÇOK ŞİKÂYETÇİYİM. NEDEN Mİ?
ÇOK ÇALIŞANLARDAN ÇOK ŞİKÂYETÇİYİM.
NEDEN Mİ?
CHP GENEL BAŞKANI SEÇİLDİĞİ GÜNDEN
İTİBAREN ÇOK ÇALIŞIYOR MU? EVET
MYK ÜYELERİ PM. ÜYELERİ ÇOK ÇALIŞIYOR
MU? EVET
PARTİLİ MİLLETVEKİLLERİMİZİN BİRÇOĞU
ÇOK ÇALIŞIYOR MU? EVET
BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ ÇOK
ÇALIŞIYOR MU? EVET
CHP İL İLÇE BAŞKAN VE YÖNETİM KURULU
ÜYELRİMİZİN BİRÇOĞU ÇOK ÇALIŞIYOR MU? EVET
ÇALIŞMALARIN DÜZENLİ, DİSİPLİNLİ,
VERİMLİ OLMASI İÇİN AYLARCA SÜREN TÜZÜK ÇALIŞMALARI YAPILADI MI? EVET
TÜZÜK KURULTAYI YAPILDI MI? EVET
YENİ YÖNETMELİKLER YAZILIP KABUL
EDİLDİ Mİ EVET?
CHP’NİN SADE BİR ÜYESİ OLARAK ÇOK
ÇALIŞANLARDAN ÇOK ŞİKÂYETİM VAR.
ŞİKÂYETİM ÇOK ÇALIŞANLARIN ÇOK
ÇALIŞTIKLARI İÇİN DEĞİLDİR.
ÇOK ÇALIŞMAYANLARI ÇOK
ÇALIŞTIRMADIKLARI İÇİN ÇOK ŞİKÂYETÇİYİM.
ÇOK ÇALIŞMAYANLAR KİMLERDİR?
DERSENİZ?
YÜZLERCE, BİNLERCE, ON BİNLERCE, YÜZ BİNLERCE
ÜYELERİMİZDİR DERİM
ÖRGÜTLÜ YAŞAMIN, HAYATIN HER
ALANINDA ÜYELERİMİZLE İÇ İÇE YAŞAYAN, ÜYELERİMİZİN GÖZÜ, KULAĞI, SÖZÜCÜSÜ, TEMSİCİSİ
OLAN DELEGELERİMİZ DERİM.
MAHALLE SORUMLULARIMIZ, ÇALIŞMA GRUPLARIMIZ,
KOMİSYONLARIMIZ DERİM
ÇALIŞMAYANLARIN ÇALIŞMAMASINDA
SUÇLU OLAN KİM DERSENİZ?
HİÇ TEREDDÜT ETMEDEN SUÇLUNUN KİM
OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİRİM.
SEÇİLENLER, GÖREV YETKİ
SORUMLULUK ÜSTLENENLER, KARAR MEKANİZMASINDA BULUNANLAR, ÇOK ÇALIŞANLARDIR
DERİM.
ÇOK ÇALIŞTIRMAYIP ÇALIŞMALARINDAN
VAKİT BULUP, PARTİNİN ANAYASASI OLAN TÜZÜĞÜ, YÖNETMELİKLERİ UYGULAMAYANLAR, UYGULAMAYA
OLAMAYANLARDIR DERİM.
KISA, ORTA, UZUN VADELİ ÇALIŞMA PLAN
VE PRĞRAMLARI, ORGANİZASYONLAR YAPIP ÜYELERİN BİLGİLERİNE SUNMAYANLAR, UYGULAMAYA KOYAMAYANLAR, DENETİM GÖREVLERİNİ YAPMAYANLARDIR, ÖRGÜT ÖNÜNDE
ÖRGÜT ÜYELERİNE HESAP VERMEYENLER, HESAP SORMAYANLARDIR DERİM
ÖRGÜT TOPLANTILARINI VAKTİNDE ZAMANINDA
DEMOKRATİK KURALLAR VE DİSİPLİN İÇİNDE DÜZENLİ OLARAK YAPMAYANLAR, TOPLANTI TUTANAKLARINI
DÜZENLEMEYENLER, TOPLANTILARDA ALINAN KARARLARI AÇIKLAMAYANLAR DERİM.
YETERİ KADAR ŞEFFAF OLMAYANLAR, ÇALIŞMALARI
RPOR HALİNDE BELGELENDİRME YENLER. ÜYELERİ VAKTİNDE ZAMANINDA BİLGİLENDİRMEYENLERDİR
DERİM. 23.06.2013
6/22/13
İSTENİLEN ŞARTLARI YERİNE GETİRDİM. CHP’DEN ADAY ADAYI OLDUM AMA!
CHP Genel merkez internet sayfasında
yayımlanan yerel yönetimler aday adaylığı eğitimi başvuru duyurusunu
okudum. İstenen ödemeyi genel merkez
hesabına yatırdım. Aday adaylık başvuru formunu doldurdum. Genel merkezden ve CHP Eskişehir il örgüt
başkanlığından ( E. Posta adresime ve cep telefonuma) gelen bilgi ve belgeler
ışığında 21,22. Haziran 2013 tarihlerinde Eskişehir’de Dede park otelinde
verilen eğitime katıldım. Eğitme
katıldığıma dair bir sertifika verilmedi ama aday adayların her birine derslere
giriş ve çıkış listeleri imzalatıldı. Bir adet el çantasıyla birlikte 4 adet
kitapçık, not defteri kalem verildi.
Artık belediye meclis üyeliğine
resmen aday adayı olduğumu düşünüyorum. Ama bu kadar aday, adayı arasından aday
olabilecek miyim? Adayların sıralaması hangi usul ve yöntemlerle yapılacak? Bu
konularda hiçbir bilgim yok.
Tüzüğün 58. Maddesinin B fıkrası
diyor ki, “aday saptamada, hangi seçim çevresinde hangi yöntemin uygulanacağına
Parti Meclisi karar verir.
Tüzüğün 58.Maddesinin C fıkrası
diyor ki,
1.“ ön seçim partiye yazılı üyelerin katılımı
ile yapılır.”
2- “aday yoklaması partide belli
görevlere seçilmiş olan delegelerin katılımı ile yapılır”
3- “ ön seçim veya aday yoklaması
yargı yönetimi ve denetiminde yapılır”
Adayların belirlenmesinde bu 3
yöntemin birisi uygulanmak zorunda. Hangisi uygulanacak? Buna karar verecek olan organ parti meclisi
parti meclisi.
Adaylar hangi yöntemle, nasıl belirlenirse
belirlensin, adaylar kim olursa olsun bunların çok önemli olmadığını
düşünüyorum. Asıl ve esas olan aynı ilçede, aynı mahallede oturan üyelerin bir
birini tanımamasıdır. Dolaysıyla, aday adaylarının bir birini tanımamasıdır.
Bunlardan çok daha önemlisi aday adayı olacakların ve adayların örgüt içinde,
üyeler arasında eşit şartlarda kendilerini ifade edememeleridir.
Kendilerini anlatamamalarıdır. çünkü
yeterli ve gerekli
olan örgüt toplantıları
yapılmamaktadır. Sorunun özü, hası işte bu noktadır. Adaletsizliğin,
haksızlığın, eşitsizliğin en çarpıcı şekilde ortaya çıktığı yer işte bu
noktadır.
Örneğin bir yıl içinde, bir ilçe
örgütünde 4000 üye arasında tüzüğün 5. Maddesinin 4. Paragrafı gereğince
bilgili başarılı yetenekli üyelerin partinin sorumluluk yerlerine seçilmeleri
için ne gibi çalışmalar yapılmıştır? Partinin başarısı için bu sorunun cevabı
hayati derecede önem taşımaktadır.
Bu soruyu Her CHP üyesi ilçe yönetimine
sormalıdır. Sorusuna somut cevap almalıdır. Üst organlar özellikle bu konuda
sözlere değil belgelere dayalı denetimini mutlaka yapmalıdır. Tüzük partimizin anayasası ise, örgüt
çalışmalarında tüzük ve yönetmelik hükümleri mutlaka uygulamaya konulmalıdır.
Koymayanlar hakkında disiplin işlemi yapılmalıdır. Aksi takdirde büyük balığın
küçük balığı yutmasını hiç kimse engelleyemez.
Adaletsizliğin, haksızlığın eşitsizliğin önüne geçilemez.
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151684540939419&set=p.10151684540939419&type=1
http://www.chp.org.tr/wp-content/uploads/2012/05/CHP-Tuzuk.pdf
6/20/13
GERÇEKLER ACI AMA BU YAZI GERÇEKLERDEN DE ACI. NEDEN Mİ?
GERÇEKLER ACI AMA BU YAZI GERÇEKLERDEN DE ACI. NEDEN Mİ?
Gerçekler acıda olsa, CHP olarak, CHP örgütleri ve CHP üyeler olarak, kendi gerçeklerimizle yüzleşmeliyiz. Yüzleşmekten korkmamalıyız. Aksi halde bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonrada kendi içimizde, kendi aramızda kör döğüşü yapmaktan kurtulma şansımız olamaz.
Her zaman ifade ettiğim gibi CHP’nin hamuru demokrasi mayasıyla yoğrulmuştur. Bu yüzden diğer partilerden çok farklıdır. Diğer partilerle karşılaştırılamaz. Tarihi geçmişi ve sahip olduğu değerler bunun en somut kanıtıdır. Bu nedenle CHP’liyim. CHP üyesiyim. Bu nedenle CHP’li olmaktan onur ve gurur duyuyorum.
CHP’ye bugünkü, örgüt yapısıyla, işleyişiyle farklı bir pencereden bakalım. Gördüklerimizi cesurca ifade edelim.
Sabit geliri olan bir memurun, bir işçinin, bir emeklinin, geliriyle zar, zor geçinen, parkta, kahvede, iş yerinde yediği, simidin, içtiği çayın, verdiği dolmuş ücretinin hesabını yapan dar gelirli bir parti üyesini düşünelim. Bu parti üyesinin, bilgili, başarılı, yetenekli, çalışkan partiye gönülden bağlı olduğunu düşünelim.
Şu soruları kendimize korkmadan, ürkmeden, çekinmeden soralım cevabını verelim. Bir parti üyesinin milletvekilliğine, belediye başkanlığına, il, ilçe başkanlığına veya başka görevlere aday olmasında her hangi bir engel var mı? Hayır, hiç bir engel yok. Ama….
Adaylık gereklerini yerine getirmede, kendini, düşüncelerini, diğer adaylarla eşit şartlarda, özgürce adalete uygun olarak ifade edebilme şansı vardır. Diyebilir miyiz? Kesinlikle diyemeyiz.
Bu konuda bir kaçtan somut örnek vermek istiyorum. Yerel seçimlerde, aday, adayı olmanız için, seçilme garantisi olmadan para yatırmanız gerekiyor? Milletvekili olmanız için para yatırmanız gerekiyor. İl ilçe başkanı seçilmeniz için para harcamanız gerekiyor. Yönetim kurulu üyesi olursanız para harcamanız gerekiyor. Seçildiğiniz il ilçe örgütünün giderlerinin karşılanması gerekiyor. Genel merkezden yeterli para gelmiyor. Aidatlar ihtiyaçları karşılamıyor. Sosyal etkinliklerden elde edilen para yetmiyor. Yönetimler ya kendi arlarında topladıkları paralarla ya da bağışlarla ayakta duruyor. Durmak zorunda.
Parti içinde herhangi bir göreve seçilen kimse kendi cebinden para harcıyorsa, ya da bağış yapıyorsa, diğer üyelerin çoğu aidat dahi ödemiyor ya da ödeyemiyorsa, o örgüt içinde demokrasinin d sinden, eşitliğin e sinden, adaletin asından, özgürlüğün ö sünden söz edilebilir mi? Bu şartlarda seçilenler seçilmek isteyenler kendileri dururken kendilerine yardım edenler dururken kendi yakınları dururken bilgili, başarılı, yetenekli üyeleri partiye kazandırmak için çaba harcarlar mı? Bile bile kendi bindiği dalı keserler mi? 20.6.2013
6/11/13
CHP’Yİ YÖNETENLERİN VE YÖNETMEYE TALİP OLANLARIN 1990 DOĞUMLU GENÇLERDEN ÖĞRENECEĞİ ÇOK ŞEY VAR
Çoğunluğunu 1990 doğumlu olan gençlik 2013 yılında haziran ayının başında ayağa kalkıyor. Sokağa çıkıyor. Atatürk’e cumhuriyete, sahip çıkıyor. Atatürk’ün askerleriz diyor. Cumhuriyeti yıktırmayacağız diyor. Özgürlüğümüze yaşam alanımıza dokundurtmayacağız diyor. Dünyaya örnek oluyor. Halkımız gençlerimizi destekliyor. Dayanışmanın görülmemiş örnekleri sergileniyor. Gençlerimizle halkımızla etle tırnak gibi kaynaşıyor. Dayanışma içine giriyor.
Yüz yıl önce Atatürk ne demişti, EY TÜRK GENÇLİĞİ BİRİNCİ VAZİFEN TÜRK İSTİKLALİNİ VE TÜRK CUMHURİYETİNİ KORUMAKTIR. MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
Yüz yıl önce Atatürk bir şey daha demişti. BENİM İKİ BÜYÜK ESERİM VARDIR; BİRİSİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ, DİĞERİ CUMHURİYET HALK PARTİSİ!
CHP’sine sormuyorum. CHP’sini yönetenlere, görev yetki ve sorumluluk üstlenenlere, karar mekanizmasında bulunanlara, seçilenlere, seçilmek için mücadele edenlere soruyorum? Halkımız burada, gençlerimiz burada. Siz neredesiniz? CHP bayrakları, flamaları, pankartları nerede? Nerede? Nerede?
Çok daha önemlisi 100 yıl önceden bugünleri gören Atatürk cumhuriyeti gençliğe emanet etmişti. 100 yıl sonra 2013 yılında Gençlik cumhuriyete sahip çıkıyor. Halk gençliğe sahip çıkıyor. Böylesine bir süreçte tecrübesiyle, bilgisiyle birikimiyle CHP örgüt yöneticilerimiz halkımıza ve gençliğimize neden öncülük edemiyor? Neden rehber olamıyor? Seçimler yaklaşıyor. Yöneticilerimiz seçilmeye mi hazırlanıyorlar? Olabilir.
Seçim olacak oylar CHP’ye akacak. Akabilir. Ama bir gerçek varki değişmez. CHP’Yİ YÖNETENLERİN VE YÖNETMEYE TALİP OLANLARIN 1990 DOĞUMLU GENÇLERDEN ÖĞRENECEĞİ ÇOK ŞEY VAR.14.06.2013
CHP BURSA İL BAŞKANLIĞINA
Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel
başkan seçilmesiyle CHP oylarında çok hızlı ve tahminlerin ötesinde bir artış
olduğunu anketler göstermektedir. Açıkça görülmektedir ki il ve ilçe yönetimleri
Ülke genelinde esen bu rüzgârın çok gerisinde kalmıştır. İlçe yönetim kurulları
toplantıları dışında hiçbir faaliyetleri yok gibidir. Mahalle temsilcileri yok,
iş yeri temsilcileri yok, örgütlenme,
eğitim vb. gibi çalışma grupları yok. Kadın ve gençlik kollarının adı var ama
kendileri yok. İl ve ilçe örgütlerinde halkı bilgilendirecek, yönlendirecek
örgütleyecek faaliyet yok. Böylesi bir dönemde bunların hayata geçirilmesi için
hiç bir çalışma yok. CHP bursa il başkanlığı ilçe başkanlarıyla toplantı
yapmalıdır. Çok gecikmeden derhal ve
süratle örgütlenme bir çalışması başlatması için kararlar alınmalı ve
uygulamaya konulmalıdır. Gerekli olan ve zorunlu çalışma grupları en kısa sürede
oluşturulmalıdır. Bursa genelinde,
kahvehanelerde, evlerde, iş yerlerinde toplantılar düzenlenmeli
gelişmeler anlatılmalı üye yapılmalı duyarlı istekli arzulu olan herkese
çalışma guruplarında görev verilmelidir.
CHP bursa örgütünün bunu yapacak altyapısı potansiyeli insan gücü bilgi
birikimi ve çok deneyimli üyeleri vardır. Önemli olan bunu harekete
geçirmektir. Bu da il ve ilçe başkan ve
yönetimlerinin görev yetki ve sorumluluk alanları içindedir. 29.05.2010
İLETİNİZ
VE ÖNERİLERİNİZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM HEPSİ DİKKATE ALINACAKTIR GÜRHAN
AKDOĞAN CHP İL BAŞKANI 30.5.2010
Sayın Zülfikar Bal, duygularınıza,
dusuncelerınıze ve önerilerinize teşekkür ederim. Cok yakında CHP İlce ve Il örgütü
geleceğe yönelik programla ilgili toplantı yapacaktır. Sızın önerinizi İl ve İlce
örgütlerine aktaracağım. Selam ve saygılarımla
Sayın Zülfikar Bal, gerçekten
yüreğinize saglık. Bana gelen tüm mesajlara ben yanıt varıyorum. Bızım anlayışımız
bu. Suan Nilüfer ilce başkanımızla beraberiz. Nılufer ilce örgütü 12 Haziran
Saat 13.00 te Ata evler 2000 düğün salonunda üye katılım torenı olacak, sızıde bekliyoruz.
Sızın Nılufer de tanıdıklarınız varsa ve üye olmak istiyorlarsa İlçe Başkanımız
Metin Celık ( 0532 614 40 27 ) ıle ıletısıme gecebılırler. Selam ve
saygılarımla...
CHP BURSA İL BAŞKANIMIZ SAYIN METİN ÇELİKLE CHP ÜYESİ OLARAK GÖRÜŞME TALEBİNDE BULUNDUM VE GÖRÜŞTÜM.
CHP BURSA İL BAŞKANIMIZ SAYIN METİN
ÇELİKLE CHP ÜYESİ OLARAK GÖRÜŞME TALEBİNDE BULUNDUM VE GÖRÜŞTÜM.
İl başkanımızla görüşmek için, il
sekreterimizden 5.12.2012 tarihinde randevu aldım. Yaptığımız görüşmede
il başkanımıza, patimizin, il ve ilçe örgütümüzün sorunları hakkında, son 3 yıl
içinde yaptığım çalışmalar hakkında, internet ortamında yayınladığım yazılarım
hakkında, il başkanımıza bilgi için ve gereğinin yapılması için doğrudan elden
verdiğim 29.11.2012 tarihli ve 5.12.2012 ve tarihli dilekçelerim hakkında
düşüncelerimi, ayrıntılı olarak anlatma fırsatı buldum. Sayın il başkanımız 20
dakika boyunca sözümü kesmeden anlattıklarımı, sözümü hiç kesmeden dikkatlice
dinledi. Ayrılırken anlatmak istediklerimi, vermek istediğim mesajı aldığını ve
gereğinin yapılacağını söyledi.
Çok yoğun çalışma temposunda, zaman ayıran
görüşen, anlattıklarımı dikkatlice dinleyen ve daha önemlisi anlayan il
başkanıma içten teşekkür ederek ayrıldım.05.12.2012
NOT: Eski il başkanımız Sayın Gürhan
akdoğan beyle kendiliğinden gelişen bir görüşmeyi internet ortamında
paylaşmıştım. Bursa Olay gözetesi gazetesi köşe yazarı Sayın Ahmet Emin Yılmaz
o yazımı internet sayfasından alarak köşesine taşımıştı. Söz konusu yazıyı ve
hoş bir anımı yazılarımı okuyan dostlarımın ilgisine, bilgisine sunuyorum.
CHP BURSA İL BAŞKANLIĞINA
Üyesi olduğum CHP Yıldırım İlçe Başkanlığımızın facebook iletişim
sayfasında yazılarım siliniyor. Sayfa 28.11.2012 tarihinde ikinci
kez (hiçbir açıklama yapılmadan) paylaşımıma kapatılmıştır. Bilgi
edinmem, yazılarımı paylaşmam engellenmiştir. partinin bir üyesi olarak şahsıma
haksızlık yapılmıştır. Suçumun ne olduğunu yazılı olarak öğrenmek istiyorum.
İl başkanlığımızdan, örgütümüzden hakkımın aranması ve savunulması
için gereğinin yapılmasını bilgilerinize önemle arz
diyorum. 05.12.2012
Zülfikar BAL
CHP Yıldırım Gazi Mah. üyesi
6/03/13
HALKIMIZ ŞAKA YAPMIYOR. HÜKUMETİNE MUHALEFETİNE SARI KART GÖSTERİYOR HÜKUMET MUHALEFET SARI KARTIN NE ANLAMA GELDİĞİNİ ÇOK ÇOK İYİ ANLAMALIDIR.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Nebi Avcı Diyor ki,
“olaylar iktidarımızın başarısıdır. Muhalefetin Aylarca uğraşsa yapamayacağını başardık.”
İstanbul Büyük Şehir Belediye başkanı Sayın Kadir Topbaş diyor ki,
“kendimizi halka iyi anlatamadık olaylardan ders çıkaracağız” “sosyal medya baş belası”
T.C. Hükumetinin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan diyor ki,
“Birkaç çapulcuya pabuç bırakmayacağız” “İki tane ayyaşın yaptığı yasa muteber oluyor da dinin emrettiği bir yasa sizin için neden reddedilmesi gerekiyor.”
Halkımız diyor ki,
“her yer taksim, her yer direniş, Atatürk’ün askerleriyiz, hükümet istifa,
Tencere, kapak, çatal kaşık, yanıp sönen ışıklar.
Hükümet aklını başına toplamalıdır. Sarı kartın ne anlama geldiğini anlamalıdır.
Aldığı oya güvenmemelidir. Halka rağmen başarılı olamayacağını anlamalıdır.
Muhalefet aklını başına toplamalıdır. Sarı kartın ne anlama geldiğini anlamalıdır
Gücünü halktan almalıdır. Halkla bütünleşip kaynaşmalıdır. Muhalefet halkla bütünleşip kaynaşmış olsaydı, halk hareketine destek veriyorum demezdi. Hareketin en başında olur, hareketi yönlendirirdi.
SELAM OLSUN
Muhalefet ve iktidar bilsin ve anlasın ki, halkımız uyumuyor. Uyumayacak. Hakkını arayan, cennet vatanımıza sahip çıkan, emperyalizme karşı duran, demokrasiyi bağımsızlığı, özgürlüğü savunan HALKIMIZA SELAM OLSUN.
5/19/13
ŞEYTAN CHP’NİN İÇİNDE Mİ? DIŞINDA MI? ŞEYTAN BUNUN NERESİNDE? ŞEYTANIN YERİNİ BİLİYORUM. ŞEYTANDAN KORKMUYORUM. YERİNİ AÇIKLIYORUM
ŞEYTAN CHP’NİN İÇİNDE Mİ? DIŞINDA MI? ŞEYTAN
BUNUN NERESİNDE? ŞEYTANIN YERİNİ BİLİYORUM. ŞEYTANDAN KORKMUYORUM. YERİNİ
AÇIKLIYORUM
Dün, yani eki CHP zamanında, eski il, ilçe başkanları, yönetim kurulu
üyeleri, tüzük ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak, periyodik Aralıklarla,
(2 ayda bir, 3 ayda bir) örgüt toplantıları, yapmadıkları için, partinin ve
örgütün sorunlarını örgüt üyeleriyle, örgüt toplantılarında konuşup
tartışmadıkları, kaynaşmadıkları, dayanışma içine girmedikleri için, ortak çözümler bulup uygulamaya koymadıkları
için, dört duvarın arasından çıkmadıkları için, dar kadro çalışması yaptıkları
için, küçük olsun benim olsun dedikleri için, tabanın ve halkın yüzüne CHP’nin kapılarını
kaptıkları için ve bunlara benzer daha birçok nedenler, sebepler olduğu için
Eski genel başkanımız en başta
olmak, üzere, nerede ise tüm il ve ilçe başkanlarımızın, tüm il ve ilçe yönetim
kurulu üyelerimizin, tüm delegelerimiz hepsi değişti. Hepsi yenilendi. Yerlerine
Yeni yüzler, yeni isimler seçildi.
Aradan bir yıldan fazla zaman
geçti. Yeni il ve ilçe başkanları, yönetim
kurulu üyeleri mahalle örgütleri, çalışma grupları, seçmek için (oluşturmak
için), toplantı yapıyorlar katılım çok az oluyor. Genişletilmiş üye toplantıları yapıyorlar
katılım çok az oluyor. Kitlesel basın toplantısı yapıyorlar katılım çok az
oluyor. Eylemler, etkinlikler, mitingler
yapıyorlar katılım çok az oluyor. Milli
bayramlarda, cumhuriyetin kazanımlarıyla ilgili özel günlerde, kutlama, anma törenlerine
katılım az oluyor. Neden katılım bu kadar
çok az oluyor? Örgüt Suç kimde? Yönetenler
mi? Yönetilenler mi? halkımızda mı?
ŞEYTAN CHP’NİN İÇİNDE Mİ? DIŞINDA
MI? ŞEYTAN BUNUN NERESİNDE? ŞEYTANIN YERİNİ BİLİYORUM. ŞEYTANDAN KORKMUYORUM. YERİNİ
AÇIKLIYORUM
İnanın ya da inanmayın, ben şeytanın
nerede olduğunu biliyorum. Şeytandan korkmuyorum. Şeytanın saklandığı yeri söylüyorum.
Şeytan CHP’nin içindedir. Dün ve bugün
parti ve örgüt içinde uygulanan, hiç değişmeyen, yanlış anlayıştadır. Yanlış alışkanlıktadır. Yanlış uygulamadadır, yanlış zihniyettedir.
Şeytanın saklandığı yeri çok daha
somut olarak ifade edeyim. Adresini tam
vereyim. Örgüt çalışmalarında, yapılan iş ve işlemlerde alınan uygulan
kararlarda, hesaplarda, görev, yetki ve sorumlulukların kullanılmasında partinin
ana yasası olan tüzüğüne, partinin yönetmeliklerine, üst organların aldığı
kararlara, parti programına, toplantı disiplin ve kurallarına hiç ama hiç
uyulmamasıdır. Demokrasi demek, anayasa, kanun, tüzük, ilke kural, disiplin
demektir. Bir birimizi kandırmayalım. Bu
değerlerin olmadığı uygulanmadığı yerlerde demokrasi barınmaz. Yaşamaz.
Gelin şeytana karşı güç birliği yapalım
şeytanı içimizden kovalım. Yoksa şeytan bizi, hepimizi esir alacak. Kölesi yapacak.
5/05/13
HEP CHP’Yİ ELEŞTİRİYORSUN, HEP AYNI ŞEYLERİ YAZIYORSUN, DİYENLERE SOMUT, AÇIK, NET CEVABIMDIR.
HEP CHP’Yİ
ELEŞTİRİYORSUN, HEP AYNI ŞEYLERİ YAZIYORSUN, DİYENLERE SOMUT, AÇIK, NET CEVABIMDIR.
Bunu en çok kimler
diyor? Nerede diyor?
Bunu en çok kimler
diyor?
Bu soruya somut cevap
veriyorum. Bunu diyenler, dün CHP yönetiminde olanlar, bugün onların yerine
yeniden seçilenlerden bazıları diyor. Dün ve bugün yönetime kendilerini yakın görenler
diyor.
Nerede diyorlar?
Bu soruya somut cevap
veriyorum. Yazımı nerede okudularsa
orada yazılı yanıt vermiyorlar. Veremiyorlar. Örgüt toplantılarında gündeme getirmiyorlar. Yetkileri
olduğu halde suç teşkil eden yazıyı partinin yetkili organına iletmiyorlar. Hiç kimsenin duymayacağı yerde, yani kapılar
ardında hep CHP’yi eleştiriyorsun, hep aynı şeyleri yazıyorsun. Bıktırıyorsun, usandırıyorsun,
parti içi sorunları internet ortamında ulu orta yazıyorsun diye ikaz ediyorlar,
uyarıyorlar.
Çünkü kapalı kapılar
ardında kendilerini güçlü, yetkili karşılarındaki üyeyi güçsüz, zayıf ve
korunmasız görüyorlar. CHP’nin sahibi
sadece kendileri olduklarını sanıyorlar. Düşüncelerini yazan üyeye amir, patron, komutan
gibi davranıyorlar.
Demokrasiye inandığım
için, demokrasiyi sevdiğim için, demokrasiden korkmadığım için, demokrasinin
gereği olarak düşüncelerimi, önerişlerimi, eleştirilerimi özgürce yazıyorum.
CHP’yi eleştiriyorsun,
hep aynı şeyleri yazıyorsun diyenlere, uyaranlara, ikaz edenlere, doğrunun yanlışın
neler olduğunu söyleyenlere, patron,
amir, komutan edasıyla davrananlara yazılarımı yasaklayanlara, silenlere,
benimde diyeceğim bir iki sözüm var.
Onlara diyorum ki,
Demokrasiye
inanıyorsanız, demokrasiyi savunuyorsanız, demokrasiyi seviyorsanız,
demokrasiden korkmuyorsanız, demokratsanız, demokratik kurallar içinde,
demokratik kanalları işletin. Tüzüğün verdiği Yetkinizi kullanın, sorumluluğunuzun
gereğini yapın. Suç belgesini ortaya koyun. Partinin disiplin kurallarını harekete
geçirin. Suç belgesini yetkili makamlara iletin.
Bunları yapmıyorsanız, Kapalı kapılar ardında üyeleri uyarmaktan,
ikaz etmekten, hoşunuza gitmeyen yazıları silmekten, yasaklamaktan, üyelere hat, Hüt etmekten, patron gibi, komutan, amir edasıyla davranmaktan,
düşüncesini açıklayan üyelere psikolojik baskı kurmaktan vaz geçin. Demokrasiyi
savunamazsınız. Vazgeçmezseniz demokrat
olduğunuzu kimseye inandıramazsınız. Vazgeçmezseniz güven ortamı
yaratamazsınız. Vazgeçmezseniz, parti ve örgüt içinde birliği, beraberliği, dayanışmayı
sağlayamazsınız.
ÖNEMLİ NOT: Partiyi eleştiren,
aynı şeyleri yazıyorsun dedikleri yazılarımdan birisinin bağlantı adresini
yayınlıyorum. Tıklayıp okursanız, üye olarak, yetkili olarak gereğini yaparsanız
partim adına memnun olurum. Mutlu olurum. Sevinirim. 06.05.2013
AÇIKLAMA
ÜYESİ OLDUĞUM İLÇE BAŞKANLIĞIMIZIN
VE KADIN KOLLARI BAŞKANLIĞIMIZIN SAYFALARI YAZILARIMA YASAKLANDIĞI İÇİN EŞİMİN SAYFASINDAN
YAYINLIYORUM. Z.BAL
https://www.facebook.com/notes/t-c-z%C3%BClfikar-bal/chp-ta%C5%9Fra-%C3%B6rg%C3%BCtlerinde-%C3%A7ok-ba%C5%9Farili-%C3%A7ali%C5%9Fmalar-yaptik-yapiyoruz-diyen-%C3%B6rg%C3%BCt-y%C3%B6ne/486328594766977
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)