CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ BAŞKANLIĞI YENİ YERİNE TAŞINIR TAŞINMAZ ÖYLE BİR HIZLA ATAĞA KALKTI Kİ, ŞAŞTIM KALDIM.
Evet, CHP Bursa Yıldırım İlçe Örgütü Başkanlığı yeni binasına taşınır taşınmaz birden bire öyle bir hızla atağa kalktı ki, neye uğradığımı şaşırdım. O şaşkınlıkla izliyorum. Yorum yapmakta çok zorlanıyorum. Ve sadece dua ediyorum. Allah nazardan, kem gözlerden saklasın diyorum.
Yazdıklarıma inanmadığınızı görür gibiyim. Aha ispatı. Aha belgesi. İlçe facebook sayfasından 5.9.2012 tarihinde saat 23.11de örgüte ve üyelere yönelik olarak yaptığı duyuru.
-----------------
Güner Aklan
İLÇE BAŞKANLIĞIMIZDAN DUYURU:Mahalle Çalışma Gruplarının oluşturulması kapsamında İlçe Başkanlığı binamızda her mahallemizin üyeleriyle öngörüşme toplantıları yapılacaktır.Yapılacak toplantılar sonrası da mahallelerde Çalışma Gruplarını belirlemek için seçimli toplantılar gerçekleştirilecektir.Öngörüşme toplantı tarihleri ile seçimli toplantıların yer ve tarihleri bu sayfadan duyurulacak olup,yine mesaj sisteminde cep telefonu bulunan üyelerimizle mesaj yoluyla da paylaşılacaktır.Üyelerimizin toplantılarımıza iştirak etmesini önemle rica ederiz.
İLÇE BİNASI- MAHALLE ÖNGÖRÜŞME TOPLANTI PROGRAMI:
06.09.2012-Perşembe
SAAT 16:00-BAĞLARALTI MAHALLESİ
SAAT 17:00-ERİKLİ MAHALLESİ
07.09.2012-Cuma
SAAT 15:00 ESENEVLER MAHALLESİ
SAAT 16:00 YİĞİTLER MAHALLESİ
SAAT 17:00 75.YIL MAHALLESİ.
Beğenmekten Vazgeç • • Gönderiyi Takip Etmeyi Bırak • Çarşamba, 23:11
----------------
Hız dedim.
Duyurunun yapıldığı tarihe 5,9. 2012, duyuru saati 23.11
Toplantı tarihi 6.9.2012, toplantı saati 16.00
---------------
İlk tepkiler
Ali Rıza Durmaz Saatler ve zamanlamaları gözden geçirmenizi tavsiye ederim .
Çalışan ağırlıklı mahallelerde hafta içi ve gündüz toplantı yapılması verimlilik katılım açısından çok doğru netice vermeyebilir.
Perşembe, 04:28 • Beğen
---------------------------
Zülfikar Bal BU KADAR ÖNEMLİ BİR ÇALIŞMAYA (TOPLANTILARA) BAŞLARKEN BİR TAM BİR GÜN GEÇMEDEN HEMEN TOPLANTILARA BAŞLANILMASININ ÇOK ACELE OLDUĞUNU DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM. İLK TOPLANTI TARİHİNİN YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLECEĞİNİ UMUT EDİYOR VE ÖNERİYORUM.
------------------------
Tepkilere Başkanının ilk yanıtı
Güner Aklan Değerli Arkadaşlar;sanırım bir yanlış anlaşılma meydana gelmektedir.Öğleden sonraki toplantılarla mahallelerde gece yapacağımız seçimli toplantılar birbirinden farklı toplantılardır.İlk toplantılar mahalle üyelerinin gözden geçirilmesi,telefon numaralarının güncellenmesi ve toplantıları mahallede nerede,ne zaman yaparız gibi değerlendirme toplantılarımızdır.Diğer seçimli toplantılarımıza hazırlık toplantısıdır.
Perşembe, 12:15 • Beğen
----------------------------
Bilişimden sorumlu başkan yardımcısının açıklaması
Sinan Öztürk bir dosya yükledi.
İLÇE BAŞKANLIĞIMIZDAN DUYURU:Mahalle Çalışma Gruplarının oluşturulması kapsamında İlçe Başkanlığı binamızda her mahallemizin üyeleriyle öngörüşme toplantıları devam etmektedir.Düzenlenen toplantılar sonrası da mahallelerde Çalışma Gruplarını belirlemek için seçimli toplantılar gerçekleştirilmektedir.Bir haftalık öngörüşme toplantı tarihleri ekteki dosyada sunulmaktadır.Toplantı tarihleri mesaj sisteminde cep telefonu bulunan üyelerimizle mesaj yoluyla da paylaşılmaktadır.Üyelerimizin toplantılarımıza iştirak etmesini önemle rica olunur.
MAHALLET TOPLANTI TARİHLERİ.xls
Önizleme • İndir • Revizyonu Yükle
Beğen • • Gönderiyi Takip Et • 11 saat önce
CUMHURİYET HALK PARTİSİ YILDIRIM İLÇE BAŞKANLIĞI
MAHALLE ÇALIŞMA GURUPLARI ÖN TOPLANTI GÜNLERİ LİSTESİ
MAHALLE TARİH GÜN SAAT SOR.YÖNETİCİ
1 BAĞLARALTI 06,09,2012 PERŞEMBE 16.00 AHMET ORHAN
2 ESENEVLER 07,09,2012 CUMA 15.00 AHMET ORHAN
3 YETMİŞBEŞİNCİ YIL 07,09,2012 CUMA 17.00 AHMET ORHAN
4 KARAPINAR 08,09,2012 CUMARTESİ 16.00 ERDİNÇ OCAK
5 DEĞİRMENÖNÜ 08,09,2012 CUMARTESİ 17.00 ERDİNÇ OCAK
6 CUMALIKIZIK 08,09,2012 CUMARTESİ 17.00 ERDİNÇ OCAK
7 HAMAMLIKIZIK 08,09,2012 CUMARTESİ 17.00 ERDİNÇ OCAK
8 DEMETEVLER 10,09,2012 PAZARTESİ 18.00 MEHMET ÇAY
9 ŞİRİNEVLER 10,09,2012 PAZARTESİ 18.00 MEHMET ÇAY
10 HACIVAT 10,09,2012 PAZARTESİ 18.00 MEHMET ÇAY
11 ÇINARÖNÜ 11,09,2012 SALI 18.00 MEHMET ÇAY
12 ARABAYATAĞI 11,09,2012 SALI 18.00 MEHMET ÇAY
13 FİDYEKIZIK 11,09,2012 SALI 18.00 ERDİNÇ OCAK
14 YAVUZSLİM 12,09,2012 ÇARŞAMBA 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
15 MEVLANA 12,09,2012 ÇARŞAMBA 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
16 ULUS 12,09,2012 ÇARŞAMBA 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
17 ERİKLİ 13,09,2012 PERŞEMBE 18.00 AHMET ORHAN
18 MİLLET 13,09,2012 PERŞEMBE 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
19 VATAN 13,09,2012 PERŞEMBE 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
20 SAMANLI 14,09,2012 CUMA 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
21 ANADOLU 14,09,2012 CUMA 18.00 KAZIM ÇELİK
22 KAZIM KARABEKİR 14,09,2012 CUMA 18.00 KAZIM ÇELİK
23 YUNUSEMRE 15,09,2012 CUMARTESİ 18.00 KAZIM ÇELİK
24 DUAÇINARI 15,09,2012 CUMARTESİ 18.00 KAZIM ÇELİK
25 YİĞİTLER 15,09,2012 CUMARTESİ 18.00 MUSTAFA GÜNDOĞDU
-----------------------------------------
İlçemizin bir üyesi olarak konuyla ilgili düşüncelerini açıklayan yazılarımda birini bilginize sunuyorum.
Zülfikar Bal
TOPLANTI DÜZENLERKEN, BELLİ İLKE VE KURALLARA UYULMUYORSA ÖRGÜTSEL SORUNLARIN SIKINTILARIN YAŞANILMASI KAÇINILMAZ HALA GELİR.
Tüzel kimliği olan kuruluşlar, partiler, örgütler (seminer, konferans, yönetim, kongre, kurultay, örgüt vb. gibi toplantılar adı amacı ne olursa olsun ) toplantılar düzenlerken ve yönetirken belli ilke ve kurallara uymak ve uygulamak durumundadırlar. Bu nedenle toplantıyı düzenleyenlerin ve toplantıya katılanların hepsi oyun’u kurallarına göre oynamak zorundadırlar.
CHP Bursa İl Örgütümüzün 23.10.2011 tarihinde Bursa Almira otelinde düzenlemiş olduğu “il danışma kurulu toplantısının, gündemin, nasıl düzenlendiğini gündem maddelerinin nasıl görüşüldüğünü, toplantı tutanaklarının nasıl hazırlanıp duyurulduğunu örnek olarak gösterebilirim. Bir yıl önceki topl
antı tutanaklarını okursanız, o gün kimin neler konuştuğunu öğrenmiş olursunuz. (lütfen bağlantı ekini tıklatıp izleyin) ilçemizde yapılan toplantılarda aynı uygulama yapılmalıdır.
Bir ay önce yapılan ilçemiz danışma kurulu toplantısında kimin ne konuştuğunu öğrenemezsiniz. Çünkü toplantı tutanağı tutulmamıştır. Yazılı hale getirilmemiştir. Üyelerin bilgisine sunulmamıştır.
İlçemizde örgütlenme ağının kurulması ile ilgili olarak ilçe başkanı tarafından toplantı tarihi açıklanmış aradan 24 saat geçmeden ön görüşme, değerlendirme toplantısı adı altında mahalle üyeleri toplantıya çağrılmıştır. Ama görüşülecek gündem maddeleri açıklanmamıştır. Toplantı tutanakları düzenlenip, yazılı hale getirilip üyelerin bilgisine sunulmayacağı için kimlerin neler konuştuğu toplantıya katılmayan üyelerimiz tarafından bilinmeyecektir. Öğrenilemeyecektir.
Ayrıca her mahalle üyesi 2 defa toplantıya çağrılacaktır. Hem ön görüşme (değerlendirme) toplantısına, hem de seçimli toplantıya çağıracaktır. Bu yöntem hem maddi ve manevi anlamda, üyelerimizi yoracaktır. Hem uzun zaman dilimine yayılmasına neden olacaktır. Toplantıya olan ilgiyi azaltacaktır. Yukarıdaki gerekçeler göz önüne alınarak İlçe yönetimi tarafından uygulanmaya konulan toplantıları, toplantı usul ve yöntemlerini bir kez daha gözden geçirilmesini önemle öneriyorum.
Beğen • • Gönderiyi Takip Etmeyi Bırak • Paylaş • 20 saat önce
Bu Blogda Ara
1/18/13
PARTİ ÇALIŞMALARIM VE YAZILARIM HAKKINDA ETKİLENDİĞİM BAZI KONULARI PAYLAŞMAK İSTİYORUM.
PARTİ ÇALIŞMALARIM VE YAZILARIM HAKKINDA ETKİLENDİĞİM BAZI KONULARI PAYLAŞMAK İSTİYORUM.
2010 Nisan tarihinden itibaren, ağırlıklı olarak CHP hakkında, üyesi olduğum CHP Bursa il ve Yıldırım ilçe örgüt çalışmaları hakkında, kişisel düşüncelerimi, önerilerimi, eleştirimi, sorularımı kesintisiz olarak internet ortamında, genel merkezimiz sitesinde, sayfalarına üye olduğum, sayfama üye olan facebook sitesinde grup ve arkadaş sayfalarında yazıyorum, paylaşıyorum.
Yazılarım, partili yol arkadaşlarım, halkımızdan beğeni almasa, ilgi görmese, 3 yıl sonra bugün bu satırları yazıyor,ve paylaşıyor olamazdım. Yazılarım, hiç eleştiri almasaydı, tuzu olmayan yemeğe benzetirdim. Bu anlamda doğrudan şahsımı hedef almayan eleştirileri son derece doğal, doğru ve faydalı buluyorum. Demokrasiyi özüyle ve sözüyle savunan herkes eleştiriyi içine sindirmelidir. Çünkü eleştiri demokrasinin olmazsa olmazlarından biridir.
Hiç şüphesiz sadece yazmakla sınırlı kalmıyorum. 3 yıl boyunca taşın altına sadece elimi, kolumu değil bedenimi koyduğumu, çalıştığımı il ilçe başkanlarımız, yönetim kurulu üyelerimiz, ilimizin milletvekilleri, parti çalışmalarına katılan üyelerimiz bilir.
İLK YAZIM İLK DİLEKÇEM İLK CEVAPLAR
29.5.2010 tarihinde ilk yazımı, (ilk dilekçemi) gereği yapılması için CHP Bursa İl Başkanlığımıza, Bilgi için Bursa Nilüfer İlçe belediye Başkanımıza, Genel Merkezimize e- posta ile yollamış yazmış ve yanıt almıştım. Dilekçemin ve aldığım yanıtların bağlantı adresini veriyorum. Adresi tıklayarak mutlaka okumanızı talep ediyor öneriyor ve istiyorum. (o tarihte ne yazmışım ne yanıtlar almışım)
http://cancana-balmel.blogspot.com/2013/01/chp-bursa-il-baskanligina_18.html
Kolayca kabul edemediğim, doğru bulmadığım, etkilendiğim konulardan biri, yazmaya başladığım ilk günden beri doğrudan şahsıma yönelik olarak yazılı, sözlü eleştirileri, uyarıları, ikazları eski, yeni il ve ilçe örgüt yöneticilerimizin bazılarından ve daha yöneticilerimize yakınlık duyan üyelerimizden (yazılarımın hiç birinde kişileri hedef almamaya, eleştirmemeye azami derece dikkat ettiğim halde) Almış ve alıyor olmamdır.
Yazdığım yazılardan dolayı doğrudan ya da dolaylı olarak şahsıma karşı yapılan yazılı ve sözlü uyarıların dışında, yazılarımın, silinmesi yada engellenmesi konusunda somut olarak hiçbir suç belgesi ortaya konmuyor. Suç belgesini, suç teşkil eden yazımın hangisi olduğunu gerçekten çok isterdim. Kişilerin değil, ama partimizin yetkili organın vereceği uyarıya, ikaza, cezaya her zaman her partili gibi saygı duyardım. Cezamın bedelini öderdim. (Bu konuda örgütümüze yazılı ve sözlü olarak bir çok kez başvuruda bulundum)
Suçlamalar genel oluyordu. Örneğin, devamlı aynı konuları yazıyorsun. İnternet ortamında devamlı CHP’yi örgüt yöneticilerini eleştiriyorsun. Çok sık yazıp sayfaları meşgul ediyorsun. Okurları aynı olan birçok sayfada ve grupta aynı yazıları yayınlıyorsun. Şikayetlere neden oluyorsun, bıktırıcı oluyorsun, gibi konulardı. Paylaşıma açık olan yüzlerce yazım içinden tek bir örnek gösterilmiyordu.
Evet, itiraf ediyorum, eski il ve ilçe yöneticilerimiz zamanında, yeni seçilen il ve ilçe yöneticilerimiz zamanında genelde aynı konuları farklı açılardan yazdığım doğrudur. Gerekçesi de son derece açıktır. Nettir. Somuttur. Çükü yöneticilerimiz, milletvekillerimiz, delegelerimiz, tüzüğümüz önemli ölçüde değişmiş olsa da, örgütsel faaliyet ve işleyiş anlamında, farklı çalışmaları, farklı uygulamaları, kapsamlı değişiklikleri göremediğim için (Örneğin, örgütlenme ağının kurulması, çalışmaların, tabana yayılması, tabanla, halkla bütünleşme dayanışma içine girilmesi, çalışmalarda, görev, yetki ve sorumlulukların kullanılmasında tüzük hükümlerine uyulması vb. Gibi konularda) yazılarımın içeriğideğişmiyordu.
İkinci bir neden ise, Kendi penceremden baktığımda, yıllarca iktidar olamayışımız daki asıl sorunu partimizin dışında değil, içinde gördüğüme inandığım için yazılarımın içeriğinde önemli değişme değişmiyordu.
CHP’sinin sadece CHP’lilerin değil, halkımızın partisi olarak gördüğüm için, parti ve örgütlerimizin çalışmalarıyla ilgili birçok bilgileri, gelişmeleri, olayları örgüt yöneticilerimizden değil, yerel ve ulusal basından, internet ortamında yayınlanan haberlerden öğrendiğim için, düşüncelerimi internet ortamında paylaşmakta hiçbir sakınca görmedim. Görmüyorum.
Bursa yerel basınımızdan bazı gazetecilerimiz, facebook sayfalarında yayınladığım yazılarımı alarak köşelerinde yayınlamışlardır. O yazılardan birkaç tanesinin bağlantı adreslerini veriyorum. mutlaka okumanızı talep ediyor ve istiyorum.
http://www.bursahaber.com.tr/%E2%80%98yalniz-chpli-zulfikar-balin-ruyasi-makale,2695.html
http://cancana-balmel.blogspot.com/2013/01/tehlikeli-sorular.html
htmlhttp://www.ahmeteminyilmaz.com/tag/zulfikar-bal/
http://www.yeniulus.com/chpde-kimlerin-yuzu-maskelidir--makale,765.html
ÖZÜN SÖZÜ
Asıl ve esas olan CHP içinde, örgüt içinde, ne kadar çok çalıştığımız, ne kadar ön planda gözüktüğümüz değildir. Tüzüğümüzün çalışma ilkeleriyle ilgili olan 5. Maddesini, örgütlenme ağıyla ilgili olan 26. Maddesini, parti içi eğitimle ilgili olan 81. Maddesini örgütlü yaşamın pratiği içinde uygulamaya konulması ve bu konularda kalıcı başarı elde edilmesidir. bu konularda başarı elde edemiyorsak hiç bir zaman kalıcı başarılara imza atamayız. Partimizin başarısı için değil, kendimizin başarısını ön plana çıkarmaya çalışırsak hiçbir zaman kalıcı başarıya imza atamayız.
Zamanın altın kadar değerli olduğu hassas bir süreci yaşıyoruz. Geriye dönüşü olmayan toplumsal değişim sürecini yaşıyoruz. Bu anlamda zamanı çok iyi değerlendirmediğimiz, kullanmadığımız takdirde son pişmanlık fayda vermeyecektir. Zamanı kullanırken, hiçbir gerekçeyle parti içi sorunları hasır altı etmemeliyiz. Kendi içimizdeki sorunları çözemediğimiz taktirde, kendi dışımızdaki sorunları çözmemizin ve rakiplerimizi yenmemizin çok zor olduğunu kabul etmeliyiz. 19.01.2013
Tehlikeli sorular
Tehlikeli
sorular
09 Eylül 2011, 04:11:20:
Facebook’ta
“Bursa CHP Serbest Kürsü” adıyla oluşturulan bir grup var.
Burada
çok çeşitli konular tartışılıyor, masaya yatırılıyor.
Değişik
fikirler, bakış açıları ve değerlendirmeler paylaşılmakta.
İleti
sayısı fazla olunca, insan ister istemez takip ediyor.
Grubun
en aktif üyelerinden CHP’li Zülfikar Bal, CHP Bursa il örgütünün 19
bin üyesi olduğu yönündeki habere dayanarak,dün “Çok tehlikeli sorular”
başlığı altında maddeler sıralamış. Şöyle ki;
Soru 1- 19 bin üyeden kaç tanesi, il ve ilimizin ve üyesi
olduğu ilçelerin yönetim kurulu üyelerini tanıyor?
Soru 2- 19 bin üyeden kaç tanesi, yönetim kurullarının olağan toplantılarını kaç gün arayla, hangi günler, kaç kişiyle, nerede, ne zaman toplandığını, hangi kararları aldığını, hangi kararların uygulamaya koyulduğunu bilir?
Soru 3- 19 bin üyeden kaç tanesi, yönetim kurulu toplantılarında görüşülecek olan gündem maddelerini kimin, kimlerle, nerede, ne zaman, nasıl ve neye göre hazırladığını, görüşülecek gündem maddeleri hakkında görüş ve düşüncelerini toplantıdan önce hazırlamak için, yönetim kurulu üyelerine kaç gün önceden haber verildiğini biliyor?
Soru 4- 19 bin üyeden kaç tanesi, gününde ve zamanında alınan ve uygulanan kararlardan, yapılan ve yapılacak olan iş ve işlemlerden, yapılan ve yapılacak toplantılardan haberdar olur?
Soru 5- 19 bin üyeden kaç tanesi, üyesi olduğu örgütün yıllık gelir ve gider kaynaklarının ne kadar olduğu hakkında bilgi sahibidir?
Soru 6- 19 bin üyeden kaç tanesi, parti içi seçimlerde, seçilmede, seçmede kendini ifade etmede, düşüncelerini, öneri ve eleştirilerini açıklamada eşit haklara sahip olduğunu bilir?
Soru 2- 19 bin üyeden kaç tanesi, yönetim kurullarının olağan toplantılarını kaç gün arayla, hangi günler, kaç kişiyle, nerede, ne zaman toplandığını, hangi kararları aldığını, hangi kararların uygulamaya koyulduğunu bilir?
Soru 3- 19 bin üyeden kaç tanesi, yönetim kurulu toplantılarında görüşülecek olan gündem maddelerini kimin, kimlerle, nerede, ne zaman, nasıl ve neye göre hazırladığını, görüşülecek gündem maddeleri hakkında görüş ve düşüncelerini toplantıdan önce hazırlamak için, yönetim kurulu üyelerine kaç gün önceden haber verildiğini biliyor?
Soru 4- 19 bin üyeden kaç tanesi, gününde ve zamanında alınan ve uygulanan kararlardan, yapılan ve yapılacak olan iş ve işlemlerden, yapılan ve yapılacak toplantılardan haberdar olur?
Soru 5- 19 bin üyeden kaç tanesi, üyesi olduğu örgütün yıllık gelir ve gider kaynaklarının ne kadar olduğu hakkında bilgi sahibidir?
Soru 6- 19 bin üyeden kaç tanesi, parti içi seçimlerde, seçilmede, seçmede kendini ifade etmede, düşüncelerini, öneri ve eleştirilerini açıklamada eşit haklara sahip olduğunu bilir?
Ve ekliyor…
Demokratik örgütte ve işleyişte üyelerin bilmesi gereken bu sorulara, somut cevap vermeyenler, veremeyenler demokrat olabilir mi?
Demokratik örgütte ve işleyişte üyelerin bilmesi gereken bu sorulara, somut cevap vermeyenler, veremeyenler demokrat olabilir mi?
Söylemlerinde,
eylemlerinde inandırıcı olabilir mi?
Üyelere
güven verebilir mi?
Soruların
ardından da, tüzüğün yeniden hazırlandığı bugünlerde, yeni CHP döneminde ve
yönetiminde yöneticilerin bu sorulara somut cevaplar vermesi, isteyen üyelerin
bu bilgilere engelsiz ulaşması temennisinde bulunuyor.
Doğruya
doğru. CHP’nin en büyük sorunlarından biri de iletişimsizlik değil mi?
Bal’ın,
bunlara ilişkin yorumları da var…
Parti
yöneticileri kendi delegesiyle, mahalle temsilcisiyle, üyesiyle iletişim
kuramıyor, kurmuyor. Tavanla taban kopuk olunca da örgütten verim alınmıyor.
Örgütlenme
çok zayıf…
Çalışma
grupları, temsilciler, sorumlular yok. Bunlar olmayınca da çalışmalar eksik. Sosyal
etkinlikler, tanışma-kaynaşma programları vb. organizasyonlar es geçilince,
sorumluluk tabana, üyelere yayılmıyor ve doğal olarak kopukluk ortaya çıkıyor.
Örgütler
çekim merkezi haline gelemiyor…
Ve
üyelerle yönetimler arasında yabancılaşma başlıyor. Üyeler haklarını,
görevlerini unutuyor. Yanlış yerlerde, yanlış zamanlarda suçlayıcı yargılayıcı
oluyorlar. Yargılananlar ve suçlananlar da kendilerini savunuyorlar.
Ve
böylece kısırdöngüye giriliyor. Demokratik işleyiş ve sorgulama ortadan
kalkıyor.
Kör
döğüşü başlıyor.Kimin, nereye, neden vurduğu
bilinmiyor.
Zülfikar
Bal’ın bu tespit ve değerlendirmeleri yerinde. İşleyiş aynen böyle...
İl
Başkanı Gürhan Akdoğan ile geçenlerde sohbet
ederken, üyelerle ilgili güncelleme yaptıklarını anlatmıştı. “Bu ilk
adım” demişti.
Yukarıdaki
tespitlere göre, anlaşılan tam isabet bir çalışma olacak.
CHP BURSA İL BAŞKANLIĞINA
CHP BURSA İL BAŞKANLIĞINA
Üyesi olduğum CHP Yıldırım İlçe Başkanlığımızın facebook iletişim sayfasında yazılarım siliniyor. Sayfa 28.11.2012 tarihinde ikinci kez (hiçbir açıklama yapılmadan) paylaşımıma kapatılmıştır. Bilgi edinmem, yazılarımı paylaşmam engellenmiştir. partinin bir üyesi olarak şahsıma haksızlık yapılmıştır. Suçumun ne olduğunu yazılı olarak öğrenmek istiyorum.
İl başkanlığımızdan, örgütümüzden hakkımın aranması ve savunulması için gereğinin yapılmasını bilgilerinize önemle arz diyorum. 05.12.2012
Zülfikar BAL
CHP Yıldırım E.gazi Mah. üyesi
1/17/13
SAYIN SAMİ AKYÜREK
SAYIN SAMİ AKYÜREK
Bir sayfa üyesinin (mesut Barbaros) 15.1.2013 tarihinde “BURSA
HALKLA İLİŞKİLER “ Sayfasında yayınladığım “DEMOKRASİ İSTİYORUM DİYE, KİMİN YAKASINA
YAPIŞACAĞIM” başlıklı yazıma yaptığı 17.1.2013
tarihinde yaptığı yorumun silindiğini açıklamış ve silene sayfada sitem
etmiştir. Sitem üzerine aynı tarihte sizin
yanıt verdiğinizi, ilimiz örgütü bilişim komisyonunda görevli olduğunuzdan
dolayı, sayfa sorumlusu olduğunuzu öğrendim.
Öncelikle CHP Bursa il örgütümüzün bilişim komisyonuna
seçildiğiniz ve sayfa sorumlusu olduğunuz için sizi kutluyor ve görevinizde başarılar
diliyorum.
Sayfadan silinen yazılar hakkında 17.1.2013 tarihinde, “BURSA
HALKLA İLİŞKİLER “ sayfasında ilk dersi de bana vermişsiniz. Diyorsunuz ki,
“Zülfikar Bey sizin yazılarınız silinmedi. Yazılar altına
yapılan ilgisiz paylaşımlar siliniyor. Yıldırım ilçenin tüm (2 paylaşım altına yorum
yaptım, siz tüm paylaşımlar altına diyorsunuz) paylaşımlarının altına yorum
olarak paylaşmışsınız hepsini sildim. Artık biraz şunu öğrenin. Şu facebook
adabını, sürekli başkalarını suçlamak yerine birazda kendiniz üzerinde
düşünmenizi öneririm”
Öneriniz ve tavsiyeleriniz çok için teşekkür ederim. Keşke bu önerilerde tavsiyelerde bulunurken genel
suçlama yerine, sayfa sorumlusu olarak Facebook ta adaba uymayan,
paylaşımlarımla ilgili başkalarını suçladığıma dair paylaşımlarla ilgili ( 3 yıldan beri yazıyorum. Binlerce paylaşımım
var. Hepsi duruyor ve hepsi herkese açık)tek bir somut örnek gösterseydiniz. Bende, paylaşımları okuyanlarda suçumun ne olduğunu
bilip anlasaydık çok daha iyi olurdu.
2010 Nisan tarihinden itibaren yazılarımı internet ortamında,
genellikle üyesi olduğum ve üyem olan facebook sayfalarında yazılarımı
paylaştığımı en iyi bilenlerden biride siz siniz. İlçe başkanımız Sayın Güner Aklan İlçemize
Henüz başkan seçilmeden aylar önce açtığı grup sayfada yazılarımı yayınlamam için
davet etmişti. Uzun süre yazılarımı sayfasında paylaşmıştım. Bazı yazılarım o sayfadan alınarak yerel gazetelerimizde
köşe yazılarında yayınlandığı bilginiz dâhilindedir. Karşılıklı sohbet etme
sekte, o süreçte sizinle paylaşımlarımız yazışmalarımız olmuştur. (Siz ilimiz bilişim komisyonunda bende ilçemiz
eğitim komisyonunda partimize, halkımıza hizmet ediyoruz.)
Yazılarım, “ Bursa halkla ilişkiler” sayfasından, yıldırım
ilçe başkanlığımız sayfasından silinmiştir” silme gerçekleri silinen sayfalarda
değil, ama özel mesaj sayfama yazılmıştır. İlçe başkanlığımız sayfası birkaç defa
paylaşımıma kapatılmıştır. Durum ilçemizden sorumlu ilimiz başkan yardımcımıza bildirmem
üzerine sayfa paylaşıma tekrar açılmıştır. 28.11.2012 tarihinden itibaren ise
sayfa süresiz olarak paylaşımıma kapatılmıştır. Paylaşımlarımın ilçemiz
sayfasında yayınlanması yasaklanmıştır. Durumu il başkanımıza sözlü ve yazılı olarak
iletmiş durumdayım. Takdir il başkanımızın ve örgütümüzündür.
Paylaşımlar konusunda herhangi bir disiplin suçum varsa, suçumun
ne olduğunu, hangi yazımda hangi paylaşımımda suç işlediğimi, hangi yazımla
kimi suçladığımı bilmek istiyorum. Suçum
yoksa paylaşım yasağının kalkmasını talep ediyorum. İlimiz bilişim komisyonu ve
sayfa sorumlusu olarak durumu bilgilerinize arz ediyorum. Saygılarımı sunuyorum. 17.01.2013
1/15/13
DEMOKRASİ İSTİYORUM DİYE KİMİN YAKASINA SARILACAĞIM
DEMOKRASİ İSTİYORUM DİYE KİMİN YAKASINA SARILACAĞIM
CHP’ li olacaksınız, eşitliği, adaleti, özgürlüğü, demokrasiyi, hakkı, hukuku savunacaksınız.
CHP’li olacaksınız, parti ve örgüt içinde tanışmayı, kaynaşmayı, dayanışmayı, birliği, bütünlüğü savunacaksınız.
CHP’li olacaksınız cumhuriyeti, cumhuriyetin kazanımlarını, CHP’sini savunacaksınız
CHP’li olacaksınız üyelik görev yetki ve sorumluluklarınızı eksiksiz olarak yerine getireceksiniz
CHP’li olacaksınız, 30 yıldır aynı ilçede aynı mahallede oturacaksınız, mahallenizdeki üyeleri, delegeleri tanımayacaksınız, tanıştırılmayacaksınız,
CHP’li olacaksınız, CHP’nin üyesi, delegesi, mahalle sorumlusu olacaksınız, komisyonlarda görev alacaksınız hiçbir örgüt toplantısında, üyeler, delegeler huzurunda seçilmişlerin konuşmalarından fırsat bulup aylarca, yıllarca partiniz, örgütünüz hakkında konuşamayacaksınız. Kendinizi, düşüncelerinizi ifade edemeyeceksiniz. Soru sorup, öneri ve eleştirilerde bulamayacaksınız. parti ve örgüt çalışmaları hakkında zamanında hakkınız olan bilgileri alamayacaksınız.
CHP’li olacaksınız, örgüt içinde, partinizden başka hiç kimseye bağlı ve bağımlı olmadan özgür iradenizle varlığınızı kanıtlayamayacaksınız, eşit koşullarda yarışamayacaksınız. Alınacak kararlarda söz sahibi olamayacaksınız
Ama diğer taraftan seçilmiş olanlar, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, parası çok olanlar, irili ufaklı, güçlü zayıf grup kuranlar, CHP’nin adını, nüfuzunu olanaklarını kullanarak, istedikleri zaman, istedikleri yerde, istedikleri kadar istedikleri kişilerle, üyelerle, delegelerle toplantılar yapacaklar, Kendilerini özgürce tanıtacaklar. ne kadar, çalışkan ve özverili olduklarını anlatacaklar. Demokrasiden, özgürlükten, adaletten bahsedecekler. Ama aynı olanakları başka üyelere tanımayacaklar. Hiyerarşi oluşuma göre düzenledikleri toplantılarda istedikleri kadar konuşabilecekler, istediklerini, istedikleri kadar konuşturacaklar. Buna da demokrasi diyecekler.
Şu veya bu gerekçelerle İstedikleri zaman, istedikleri yerlere, istedikleri kadar kendilerine yakın olanlarla, kendilerine şirin ve sevimli görünenlerle, doğru yanlış demeden, her yerde her zaman alkışlayanlarla birlikte ziyaretlerde, düğünlerde bulunacaklar, görüşmeler yapacaklar. Ama aynı olanakları başka üyelere tanımayacaklar. Buna da demokrasi diyecekler.
Ama bunların hiç birini önceden planlayıp programa almayacaklar. Üyelere, örgüte duyurmayacaklar. Hepsini günü birlik yapacaklar. Bu çalışmalar haftalarca, aylarca yıllarca devam edecek. Bu konularla ilgili her türlü, öneri eleştiri kulak ardı edilecek. Seçim takvimi yaklaştıkça bu tür çalışmalar, çok daha hızlanacak. Gruplar çoğalacak, yarış hızlanacak Ortalık toz duman olacak kimse kimseyi göremeyecek. Buna da demokrasi diyecekler.
BÖYLE BİR ORTAMDA, PARTİNİN ÖZGÜR BİR ÜYESİ OLARAK CHP’DE EŞİTLİK, ADALET, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUM. DEMOKRASİ İSTİYORUM DİYE KİMİN YAKASINA SARILACAĞIM? KİMDEN HESAP SORACAĞIM? KİME DERDİMİ ANLATACAĞIM?
ÖNEMLİ BİR ÖNERİ
Parti üst yönetimi tarafından parti sorunların çözümü doğrultusunda kayda değer adımların atılması, uygulamaya konulması şarttır.
Örneğin örgüt çalışmalarında parti tüzüğüne kesinlikle uyulması. uymayanların uyarılması gibi. Partimize nitelikli, yetenekli, bilgili, birikimli çalışkan insanların kazandırılması gibi, yıllarca aynı ilçede aynı mahallede ikamet eden üyelerimizin, delegelerimizin bir birleriyle tanıştırılması gibi.
ÖNEMLİ BİR SORU
Bunları yazmak mı CHP’ye çok zarar veriyor? Yoksa kronikleşen yıllarca tedavi edilmeyen, edilmek istenmeyen bu hastalık, bu anlayış, bu zihniyet, bu yanlış uygulama mı CHP’ ye daha çok zarar veriyor?
1/13/13
HEM NALINA, HEM MIHINA, HEM DÜNE, HEM BU GÜNE YÖNELİK, OKKALI BİR YAZI
Uzun yıllardır değişmeyen, değiştirilemeyen, hizipçiliği, grupçuluğu yaratıp, CHP’ye aşılayan Deniz Baykal ve Önder Sav ekibi CHP’nin başından gitti mi? Gitti.
Milletvekili seçimleri oldu. Parti içi seçimler oldu. Yıllarca değişmeyen değiştirilemeyen, küçük olsun benim olsun diyerek CHP’yi halktan uzaklaştıran, hizipçiliğin, grupçuluğun temsilcileri olan milletvekilleri, il, ilçe başkanları, yönetim kurulu üyeleri, ilçe, il, kurultay delegeleri değişti mi? Değişti.
CHP tüzüğünün önemli maddeleri değişti mi? değişti.
Tüzüğün, 27. Maddesine rağmen, CHP’deki köklü değişimlere rağmen, genel başkanımızın bağlantı yazısındaki somut demecine rağmen, taşra örgütlerinde örgütlenme ağı kuruldu mu? (mahalle sorumluları, çalışma grupları) Kurumsallaştı mı? Aktif hale geldi mi? hayır.
Tüm çalışmalardan, yapılan tüm iş ve işlemlerden (ziyaretler, görüşmeler, eylemler, etkinlikler, kutlamalar, açılışlar, basın toplantıları, demeçler, nutuklar vb. Gibi) çok daha önemli olan örgütlerde, örgütlenme ağının kurulması, kurumsallaşması, aktif hale gelmesi değil midir? Evet
Cumhuriyetin kazanımları tehlikede ise, zamlar yağmur gibi yağıyorsa, ülke iyi yönetilmiyorsa, demokrasiden uzaklaşılıyor sa, bunların bilincinde ve farkında isek, o zaman kendimize soralım.
Dün ve bugün CHP’si taşra örgütlerinde örgütlenme ağının kurulmasında, yani halkla birleşip bütünleşmede, kaynaşıp kucaklaşmada, örgüt başkan ve yönetim kurulu üyeleri, aylarca, yıllarca neden bu kadar isteksiz davranıyorlar? Neden ayak sürüyorlar? Neden küçük kalıcı olmayan işleri, öne çıkararak, reklama dönüştürerek günü kurtarmaya, halkı, üyeleri avutmaya oyalamaya çalışıyorlar?
Örgütlenme ağının kurulmasına engel olan kim? AKP’mi? hayır. Siyasi partiler yasası mı? Hayır. Seçim yasası mı? Hayır. Hayır. Hayır. Bunların hiç biri değil.
Sorunun yanıtı, 2 sene önce yazdığım (1.12.2010 tarihli) yazının son iki paragrafında somut olarak verdiğimi düşünüyorum. Yazımın bağlantı adresini bilginize, ilginize, yorumunuza sunuyorum. Bir kere daha okumanızı önemle talep ediyorum.
SÖZÜN ÖZÜ
Kişilerin, isimlerin, başkanların, yönetimlerin, tüzüğün değişmesi yetmiyor. Anlayışların, zihniyetlerin, yanlış alışkanlıkların, uygulamaların değişmesi gerekiyor. Aynaya bakalım gerçek suçluyu orada göreceğiz. o suçlunun AKP olmadığını anlayacağız. Ne ararsak kendimizde kendi içimizde arayalım. 13.1.2013
YENİ GÖREVE BAŞLAYAN İLÇEMİZ GENÇLİK KOLU YÖNETİMİNİ KUTLUYOR VE BAŞARILAR DİLİYORUM.
YENİ GÖREVE BAŞLAYAN İLÇEMİZ GENÇLİK KOLU YÖNETİMİNİ KUTLUYOR VE BAŞARILAR DİLİYORUM.
CHP Bursa Yıldırım İlçe Örgütü yeni oluşan gençlik koluna yeni başarılar diliyorum. Bir önceki gençlik kolu yönetim kurulu nasıl ve ne sebepten dolayı istifa ettiği, yeni gençlik kolu yönetiminin atamayla mı seçimle mi geldiği konusunda, üyelerimizi örgütümüzü bu sayfada yazılı açıklamayla bilgilendirilmesini isterdim.
Yeni seçilen ilçemiz gençlik kolu yönetim kurulumuzun üyelerimizle tanışmak, kaynaşmak, amacıyla Uludağ'a düzenlediği destekliyorum. böyle bir karar aldıkları için gençlerimizi gönülden kutluyorum. Bu tür sosyal etkinliklerin, eğlencelerin, dinlenceler in düzenlemesi en az eylemler etkinlikler kadar önemli gerekli ve hatta zorunlu olduğunu olduğunu düşünüyorum.
CHP Yıldırım İlçe Başkanlığımızın tüm ilçe üyelerimizi kapsayacak şekilde hasret kaldığımız, ihtiyacımız olan (pahalı yemeklerin dışında) bu tür etkinliklerin, şölenlerin düzenlemesini önemle öneriyorum.
NOT: Bu yazımı İlçe başkanlığımıza ait facebook iletişim sayfasında yayınlamayı çok isterdim. Ama gerekçesi açıklanmayan sebepten dolayı ilçemiz iletişim sayfası, yazılarıma ve paylaşımıma 28.11.2012 tarihinden beri yasaklanmıştır. Haksız olarak verilen bu cezanın ne zaman biteceğini ise bilmiyorum. 13.1.2013
1/12/13
CUMHURİYETE, DEMOKRASİYE, CHP’YE İNAN, BU DEĞERLERİ ÖZÜMSEYEN, SAVUNAN CHP’Lİ BİR ÜYE OLARAK, ÖZÜYLE, SÖZÜYLE CHP’LİYİM DİYEN CHP’LİLERE DİYORUM Kİ CHP’nin iktidar olamayışının önündeki en büyük engel, nasıl ki dün, DYP, MHP, ANAP, RP, vb. gibi siyasi rakibi olan partiler değilse, bugün de AKP değildir. Yarında AKP veya başka siyasi partiler olmayacaktır. Çünkü siyasi partiler demokrasinin olmazsa olmazlarından en önemlisidir. O zaman CHP’yi yönetenler, yönetimlere seçilenler, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, yani örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri, CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP’nin yaptıkları veya yapacakları ile korkutmaktan, ürkütmekten vazgeçmelidirler. Parti ve örgüt içindeki sorunları, haksızlıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, antidemokratik uygulamaları gündeme getiren, soran, sorgulayan, konuşan, eleştiren, öneren CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP nin yaptıkları ile yapacakları ile korkutmaktan ürkütmekten vazgeçmelidirler. Çünkü AKP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca iktidardadır. Çünkü CHP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca muhalefettedir. Çünkü CHP’de yıllardan beri parti içi, sorunlar vardır. Bunların hepsi inkâr edilmez somut gerçeklerdir. O zaman CHP’li başkanlar, yöneticiler, üyeler olarak, CHP’ye gönül verenler oy verenler olarak işimize gelse de, gelmese de, bu gerçekleri olduğu gibi kabul etmek zorundayız. Bu gerçekleri olduğu gibi kabul edersek, AKP ile AKP’nin yaptıklarıyla yapacaklarıyla nasıl etkili mücadele ediyorsak, aynı etkili mücadeleyi, aynı oranda ve aynı kararlılıkla parti ve öğüt içindeki sorunları yok etmek içinde vermeliyiz. Vermek zorundayız. Aksi takdirde, AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek, kendi içimizdeki sorunları görmezden gelirsek, her seferinde AKP’yi ve AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek sorunları ötelersek, hasır altı edersek, bu konuda yapılan eleştirilere, önerilere kulaklarımızı tıkarsak, parti içinde haksızlıklarla, adaletsizliklere isyan edenleri aynı gerekçelerle azarlarsak, susturursak, kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz. CHP’de seçilmeye emekleriyle, çalışmalarıyla, inançlarıyla, bilgileriyle birikimleriyle hak kazananların, CHP ye, cumhuriyete, demokrasiye inanların, bu değerleri özümseyenlerin seçilmesi için, parti içi demokrasinin işlemesi şarttır. Zorunludur. Parti içi seçim yarışında üyeler arasında, kendini, düşüncelerini ifade etmede, tanımada, tanınmada eşitliğin, adaletin, hakkın, hukukun sağlanması şarttır. Zorunludur. Aksi takdirde kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz. CHP’de mevcut yapı içinde sorunların çözümü tabandan tavana doğru değil, tavandan tabana doğru olmak zorundadır. Bu nedenle tavandakilere yani başkanlara, yönetim kurulu üyelerine, aile Reislerine yani seçilenlere tarihi, görevler, tarihi sorumluluklar düşmektedir. 13.1.2013
CUMHURİYETE, DEMOKRASİYE, CHP’YE İNAN, BU DEĞERLERİ ÖZÜMSEYEN, SAVUNAN CHP’Lİ BİR ÜYE OLARAK, ÖZÜYLE, SÖZÜYLE CHP’LİYİM DİYEN CHP’LİLERE DİYORUM Kİ
CHP’nin iktidar olamayışının önündeki en büyük engel, nasıl ki dün, DYP, MHP, ANAP, RP, vb. gibi siyasi rakibi olan partiler değilse, bugün de AKP değildir. Yarında AKP veya başka siyasi partiler olmayacaktır. Çünkü siyasi partiler demokrasinin olmazsa olmazlarından en önemlisidir.
O zaman CHP’yi yönetenler, yönetimlere seçilenler, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, yani örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri,
CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP’nin yaptıkları veya yapacakları ile korkutmaktan, ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Parti ve örgüt içindeki sorunları, haksızlıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, antidemokratik uygulamaları gündeme getiren, soran, sorgulayan, konuşan, eleştiren, öneren CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP nin yaptıkları ile yapacakları ile korkutmaktan ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Çünkü AKP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca iktidardadır. Çünkü CHP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca muhalefettedir. Çünkü CHP’de yıllardan beri parti içi, sorunlar vardır. Bunların hepsi inkâr edilmez somut gerçeklerdir.
O zaman CHP’li başkanlar, yöneticiler, üyeler olarak, CHP’ye gönül verenler oy verenler olarak işimize gelse de, gelmese de, bu gerçekleri olduğu gibi kabul etmek zorundayız.
Bu gerçekleri olduğu gibi kabul edersek, AKP ile AKP’nin yaptıklarıyla yapacaklarıyla nasıl etkili mücadele ediyorsak, aynı etkili mücadeleyi, aynı oranda ve aynı kararlılıkla parti ve öğüt içindeki sorunları yok etmek içinde vermeliyiz. Vermek zorundayız.
Aksi takdirde, AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek, kendi içimizdeki sorunları görmezden gelirsek, her seferinde AKP’yi ve AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek sorunları ötelersek, hasır altı edersek, bu konuda yapılan eleştirilere, önerilere kulaklarımızı tıkarsak, parti içinde haksızlıklarla, adaletsizliklere isyan edenleri aynı gerekçelerle azarlarsak, susturursak, kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de seçilmeye emekleriyle, çalışmalarıyla, inançlarıyla, bilgileriyle birikimleriyle hak kazananların, CHP ye, cumhuriyete, demokrasiye inanların, bu değerleri özümseyenlerin seçilmesi için, parti içi demokrasinin işlemesi şarttır. Zorunludur.
Parti içi seçim yarışında üyeler arasında, kendini, düşüncelerini ifade etmede, tanımada, tanınmada eşitliğin, adaletin, hakkın, hukukun sağlanması şarttır. Zorunludur. Aksi takdirde kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de mevcut yapı içinde sorunların çözümü tabandan tavana doğru değil, tavandan tabana doğru olmak zorundadır. Bu nedenle tavandakilere yani başkanlara, yönetim kurulu üyelerine, aile Reislerine yani seçilenlere tarihi, görevler, tarihi sorumluluklar düşmektedir. 13.1.2013
CHP’nin iktidar olamayışının önündeki en büyük engel, nasıl ki dün, DYP, MHP, ANAP, RP, vb. gibi siyasi rakibi olan partiler değilse, bugün de AKP değildir. Yarında AKP veya başka siyasi partiler olmayacaktır. Çünkü siyasi partiler demokrasinin olmazsa olmazlarından en önemlisidir.
O zaman CHP’yi yönetenler, yönetimlere seçilenler, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, yani örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri,
CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP’nin yaptıkları veya yapacakları ile korkutmaktan, ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Parti ve örgüt içindeki sorunları, haksızlıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, antidemokratik uygulamaları gündeme getiren, soran, sorgulayan, konuşan, eleştiren, öneren CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP nin yaptıkları ile yapacakları ile korkutmaktan ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Çünkü AKP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca iktidardadır. Çünkü CHP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca muhalefettedir. Çünkü CHP’de yıllardan beri parti içi, sorunlar vardır. Bunların hepsi inkâr edilmez somut gerçeklerdir.
O zaman CHP’li başkanlar, yöneticiler, üyeler olarak, CHP’ye gönül verenler oy verenler olarak işimize gelse de, gelmese de, bu gerçekleri olduğu gibi kabul etmek zorundayız.
Bu gerçekleri olduğu gibi kabul edersek, AKP ile AKP’nin yaptıklarıyla yapacaklarıyla nasıl etkili mücadele ediyorsak, aynı etkili mücadeleyi, aynı oranda ve aynı kararlılıkla parti ve öğüt içindeki sorunları yok etmek içinde vermeliyiz. Vermek zorundayız.
Aksi takdirde, AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek, kendi içimizdeki sorunları görmezden gelirsek, her seferinde AKP’yi ve AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek sorunları ötelersek, hasır altı edersek, bu konuda yapılan eleştirilere, önerilere kulaklarımızı tıkarsak, parti içinde haksızlıklarla, adaletsizliklere isyan edenleri aynı gerekçelerle azarlarsak, susturursak, kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de seçilmeye emekleriyle, çalışmalarıyla, inançlarıyla, bilgileriyle birikimleriyle hak kazananların, CHP ye, cumhuriyete, demokrasiye inanların, bu değerleri özümseyenlerin seçilmesi için, parti içi demokrasinin işlemesi şarttır. Zorunludur.
Parti içi seçim yarışında üyeler arasında, kendini, düşüncelerini ifade etmede, tanımada, tanınmada eşitliğin, adaletin, hakkın, hukukun sağlanması şarttır. Zorunludur. Aksi takdirde kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de mevcut yapı içinde sorunların çözümü tabandan tavana doğru değil, tavandan tabana doğru olmak zorundadır. Bu nedenle tavandakilere yani başkanlara, yönetim kurulu üyelerine, aile Reislerine yani seçilenlere tarihi, görevler, tarihi sorumluluklar düşmektedir. 13.1.2013
CUMHURİYETE, DEMOKRASİYE, CHP’YE İNAN, BU DEĞERLERİ ÖZÜMSEYEN, SAVUNAN CHP’Lİ BİR ÜYE OLARAK, ÖZÜYLE, SÖZÜYLE CHP’LİYİM DİYEN CHP’LİLERE DİYORUM Kİ
CHP’nin iktidar olamayışının önündeki en büyük engel, nasıl ki dün, DYP, MHP, ANAP, RP, vb. gibi siyasi rakibi olan partiler değilse, bugün de AKP değildir. Yarında AKP veya başka siyasi partiler olmayacaktır. Çünkü siyasi partiler demokrasinin olmazsa olmazlarından en önemlisidir.
O zaman CHP’yi yönetenler, yönetimlere seçilenler, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, yani örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri,
CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP’nin yaptıkları veya yapacakları ile korkutmaktan, ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Parti ve örgüt içindeki sorunları, haksızlıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, antidemokratik uygulamaları gündeme getiren, soran, sorgulayan, konuşan, eleştiren, öneren CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP nin yaptıkları ile yapacakları ile korkutmaktan ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Çünkü AKP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca iktidardadır. Çünkü CHP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca muhalefettedir. Çünkü CHP’de yıllardan beri parti içi, sorunlar vardır. Bunların hepsi inkâr edilmez somut gerçeklerdir.
O zaman CHP’li başkanlar, yöneticiler, üyeler olarak, CHP’ye gönül verenler oy verenler olarak işimize gelse de, gelmese de, bu gerçekleri olduğu gibi kabul etmek zorundayız.
Bu gerçekleri olduğu gibi kabul edersek, AKP ile AKP’nin yaptıklarıyla yapacaklarıyla nasıl etkili mücadele ediyorsak, aynı etkili mücadeleyi, aynı oranda ve aynı kararlılıkla parti ve öğüt içindeki sorunları yok etmek içinde vermeliyiz. Vermek zorundayız.
Aksi takdirde, AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek, kendi içimizdeki sorunları görmezden gelirsek, her seferinde AKP’yi ve AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek sorunları ötelersek, hasır altı edersek, bu konuda yapılan eleştirilere, önerilere kulaklarımızı tıkarsak, parti içinde haksızlıklarla, adaletsizliklere isyan edenleri aynı gerekçelerle azarlarsak, susturursak, kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de seçilmeye emekleriyle, çalışmalarıyla, inançlarıyla, bilgileriyle birikimleriyle hak kazananların, CHP ye, cumhuriyete, demokrasiye inanların, bu değerleri özümseyenlerin seçilmesi için, parti içi demokrasinin işlemesi şarttır. Zorunludur.
Parti içi seçim yarışında üyeler arasında, kendini, düşüncelerini ifade etmede, tanımada, tanınmada eşitliğin, adaletin, hakkın, hukukun sağlanması şarttır. Zorunludur. Aksi takdirde kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de mevcut yapı içinde sorunların çözümü tabandan tavana doğru değil, tavandan tabana doğru olmak zorundadır. Bu nedenle tavandakilere yani başkanlara, yönetim kurulu üyelerine, aile Reislerine yani seçilenlere tarihi, görevler, tarihi sorumluluklar düşmektedir. 13.1.2013
O zaman CHP’yi yönetenler, yönetimlere seçilenler, görev yetki ve sorumluluk üstlenenler, karar mekanizmasında bulunanlar, yani örgüt başkanları, yönetim kurulu üyeleri,
CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP’nin yaptıkları veya yapacakları ile korkutmaktan, ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Parti ve örgüt içindeki sorunları, haksızlıkları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, antidemokratik uygulamaları gündeme getiren, soran, sorgulayan, konuşan, eleştiren, öneren CHP üyelerini, CHP’ye gönül veren, oy veren halkımızı AKP ile AKP nin yaptıkları ile yapacakları ile korkutmaktan ürkütmekten vazgeçmelidirler.
Çünkü AKP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca iktidardadır. Çünkü CHP vardır. Yaptıklarıyla yapacaklarıyla yıllarca muhalefettedir. Çünkü CHP’de yıllardan beri parti içi, sorunlar vardır. Bunların hepsi inkâr edilmez somut gerçeklerdir.
O zaman CHP’li başkanlar, yöneticiler, üyeler olarak, CHP’ye gönül verenler oy verenler olarak işimize gelse de, gelmese de, bu gerçekleri olduğu gibi kabul etmek zorundayız.
Bu gerçekleri olduğu gibi kabul edersek, AKP ile AKP’nin yaptıklarıyla yapacaklarıyla nasıl etkili mücadele ediyorsak, aynı etkili mücadeleyi, aynı oranda ve aynı kararlılıkla parti ve öğüt içindeki sorunları yok etmek içinde vermeliyiz. Vermek zorundayız.
Aksi takdirde, AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek, kendi içimizdeki sorunları görmezden gelirsek, her seferinde AKP’yi ve AKP’nin yaptıklarını yapacaklarını gerekçe göstererek sorunları ötelersek, hasır altı edersek, bu konuda yapılan eleştirilere, önerilere kulaklarımızı tıkarsak, parti içinde haksızlıklarla, adaletsizliklere isyan edenleri aynı gerekçelerle azarlarsak, susturursak, kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de seçilmeye emekleriyle, çalışmalarıyla, inançlarıyla, bilgileriyle birikimleriyle hak kazananların, CHP ye, cumhuriyete, demokrasiye inanların, bu değerleri özümseyenlerin seçilmesi için, parti içi demokrasinin işlemesi şarttır. Zorunludur.
Parti içi seçim yarışında üyeler arasında, kendini, düşüncelerini ifade etmede, tanımada, tanınmada eşitliğin, adaletin, hakkın, hukukun sağlanması şarttır. Zorunludur. Aksi takdirde kendi bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. AKP den daha çok zararı kendimize, partimize vermiş oluruz.
CHP’de mevcut yapı içinde sorunların çözümü tabandan tavana doğru değil, tavandan tabana doğru olmak zorundadır. Bu nedenle tavandakilere yani başkanlara, yönetim kurulu üyelerine, aile Reislerine yani seçilenlere tarihi, görevler, tarihi sorumluluklar düşmektedir. 13.1.2013
SORMAZLAR DA, VARSAYALIM Kİ SORDULAR. DEDİLER Kİ, CHP’NİN EN ÖNEMLİ SORUNU SENCE NEDİR?
SORMAZLAR DA, VARSAYALIM Kİ SORDULAR. DEDİLER Kİ, CHP’NİN EN ÖNEMLİ SORUNU SENCE NEDİR?
Partimizin bir üyesi olarak soranlara derim ki, bence CHP’nin en önemli sorunu
Taşra örgüt başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile örgüt üyeleri ve halk arasında köprü kurulmamasıdır. Dayanışmanın, tanışmanın, kaynaşmanın, yeterli iletişimin olmamasıdır. Çalışmanın, görev yetki ve sorumlulukların tabana yayılmamasıdır. Dün olduğu gibi bugünde dar kadro ile çalışmaların yapılmasıdır. Örgüt üyeleri arasında, tanımada, tanınmada, kendini, düşüncelerini ifade etmede, seçmede, seçilmede, seçime hazırlanmada eşitliğin, adaletin, sağlanmamış olmasıdır.
Bütün bunların olabilmesi için örgütlenme ağının kurulması, kurumsallaşması ve aktif hale gelmesi şarttır. Zorunludur. Gereklidir.
Örgütlenme ağı deyince ne anlıyoruz? Mahalle komitelerini, mahalle temsilcilerini, mahalle meclislerini, mahalle yönetim kurullarını, muhtarlık bölgesi görevlilerini, çeşitli başlıklardan oluşacak komisyonların, çalışma gruplarının kurulmasını, kurumsallaşmasını aktif hale gelmesini anlıyoruz.
Örgütlenme ağının hangi yöntemle, hangi usul ve esasla kurulması, hangi adla kurulması hakkında genel merkezin örgütlere gönderdiği yönetmelik, genelge var mıdır? Bilmiyorum.
CHP taşra örgütlerinde örgütlenme ağı kurulma çalışmalarını kesintisiz olarak yapan örgütleri, örgüt başkan ve yönetim kurulu üyelerini canı gönülden kutluyorum. Örgütlenme çalışmasını yapanlar CHP yi düşünenlerdir. Yapmayanlar, ya da yapıyor gibi gözükenler CHP yi değil kendilerini düşünenlerdir diyorum.
Partimizin bir üyesi olarak soranlara derim ki, bence CHP’nin en önemli sorunu
Taşra örgüt başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile örgüt üyeleri ve halk arasında köprü kurulmamasıdır. Dayanışmanın, tanışmanın, kaynaşmanın, yeterli iletişimin olmamasıdır. Çalışmanın, görev yetki ve sorumlulukların tabana yayılmamasıdır. Dün olduğu gibi bugünde dar kadro ile çalışmaların yapılmasıdır. Örgüt üyeleri arasında, tanımada, tanınmada, kendini, düşüncelerini ifade etmede, seçmede, seçilmede, seçime hazırlanmada eşitliğin, adaletin, sağlanmamış olmasıdır.
Bütün bunların olabilmesi için örgütlenme ağının kurulması, kurumsallaşması ve aktif hale gelmesi şarttır. Zorunludur. Gereklidir.
Örgütlenme ağı deyince ne anlıyoruz? Mahalle komitelerini, mahalle temsilcilerini, mahalle meclislerini, mahalle yönetim kurullarını, muhtarlık bölgesi görevlilerini, çeşitli başlıklardan oluşacak komisyonların, çalışma gruplarının kurulmasını, kurumsallaşmasını aktif hale gelmesini anlıyoruz.
Örgütlenme ağının hangi yöntemle, hangi usul ve esasla kurulması, hangi adla kurulması hakkında genel merkezin örgütlere gönderdiği yönetmelik, genelge var mıdır? Bilmiyorum.
CHP taşra örgütlerinde örgütlenme ağı kurulma çalışmalarını kesintisiz olarak yapan örgütleri, örgüt başkan ve yönetim kurulu üyelerini canı gönülden kutluyorum. Örgütlenme çalışmasını yapanlar CHP yi düşünenlerdir. Yapmayanlar, ya da yapıyor gibi gözükenler CHP yi değil kendilerini düşünenlerdir diyorum.
1/07/13
ANAMLA İLGİLİ OLAN BU YAZI, BU RESİM ÇOK AMA ÇOK ÖZEL.
ANAMLA İLGİLİ OLAN BU YAZI, BU RESİM ÇOK AMA ÇOK ÖZEL.
KÖYLÜM AŞUR YALÇINA TEŞEKKÜR EDİYORUM.
ÖNCELİKLE BU RESMİ YAYINLAYAN KÖYLÜM SAYIN AŞUR YALÇIN’A
RESMİ NEREDEN, NASIL BULDUN DİYE SORMUYORUM. AMA BU RESMİ YAYINLADIĞI İÇİN, BU
DUYGULU ANLARI YAŞATTIĞI İÇİN KENDİSİNE EN İÇTEN TEŞEKKÜRLERİMİ, ŞÜKRANLARIMI
SUNUYORUM. ÇOK ESKİ ANILARI GÖZLERİMİN ÖNÜNÜNE GATİREN BU RESMİN YAYINLANDIĞI GÜNÜ
95 YAŞINDAKİ ANNEMİN DURUMUNUN AĞIRLAŞTIĞI HABERİNİ ALDIK.
TARİH 7.1.2013 OTOBÜS SAAT SAAT 14.30 BURSA TERMİNALİNDEN
HAREKET ETTİ. ŞU ANDA SAAT 14.30. EŞİMLE
BİRLİKTE ANKARAYA ANNEMİ ZİYARETE GİDİYORUZ. BU YAZIMI OTÜBÜSTE YAZARKEN
OLDUKÇA DUYGULU ANLAR YAŞADIĞIMI İTİRAF EDİYORUM. YILLAR SONRA BU RESMİN BÖYLESİNE ÖZEL BİR GÜNDE
YAYINLANMASI, RESME VE YOLCULUĞA YAZIYA
ÇOK ÖZEL BİR ANLAM VE DEĞER KAZANDIRMIŞTIR. BU NEDENLE KÖYLÜM AŞUR YALÇIN’A BİR KEZ DAHA TEŞEKKÜR
EDİYORUM.
BAL AİLESİ İÇİN GERÇEKTEN ÇOK ÖZEL, ÇOK GÜZEL, ÇOK ANLAMLI
YILLAR ÖNCESİNDE ÇEKİLMİŞ OLAN ÇOK GÜZEL BİR ANI. AYAKTAKİLER SOLDAN SAĞA DOĞRU
YENGEM, ŞAHZADE, YENGEM İNİSAF, AĞABEYİMİM MUSTAFA, YEĞENİMİN EŞİ ALİ KAMER.
RAHMETLİ BABAM HÜSEYİN BAL 1988 DE VEFAA ETTİ. AĞABEYİM ALİ KUZU, YEĞENİM
ZEYNEP, OTURANLAR SOLDAN SAĞA YEĞENİM SÜLEYMAN, KIZIM BUKET ŞİMDİ 35 YAŞINDA, YEĞENİM
GÜLÜSTAN, YEĞENİM MİYASE, BEN ZÜLFİKAR, YEĞENİM YUSUF, KIZIM DEMET. BU RESİMDE
ANNEM 5 KIZ KARDEŞİM EŞLERİ VE ÇOCUKLARI YOK.
BU YAZIYI YAZARKEN EŞİME AİLEMİZİ BİR HESAP EDERMİSİN DEDİM.
HATIRLADIĞI KADARIYLA BABAM HÜSEYİN, ANNEM ELİF BAL. EN BÜYÜK AĞABYİM ALİ KUZU
KENDİSİ EŞİ ÇOCUKLARI VE TORUNLARI OLMAK ÜZERE TOPLAM 14, MUSTAFA 1O, ZEHRA 5, (VEFAAT ETTİ) ZÜLFİKAR
7, NECLA 11, RABİA 4, SAVET 6, ELMAS 7. (ŞU
ANDA SAAT 16.20 DE ALDIĞIMIZ TELEFONDA ANNEMİN DURUMUNUN OLDUKÇA KRİTİK BİR NOKTADA
OLDUĞU HABERİNİ ALDIM, ÇOK AMA ÇOK ÜZGÜNÜM ÇOK KEDERLİYİM, ) BU KADAR ÇOCUKLARIN, TORUNLARIN HEPSİNİN ÜZERİNDE
TEK, TEK EMEĞİ OLAN, ANAMIZIN, BÜYÜK ANNEMİZİN DURUMU ÇOK AĞIR. ANAMIZIN ,BÜYÜK ANENNEMİZİN EN
BÜYÜK EN UNUTULMAZ ÖZELLİĞİ NEDİR DİYE
SORSALAR DERİM Kİ SON NEFESİNE KADAR
EĞİLMEZ BAŞI YENİLMEZ
ONURU VE GRURU
VARDI. BİZİ BİRLEŞTİREN BİR ARAYA
GETİREN BİRLEŞTİRİCİ ÖZELLİĞİ GÜZELLİĞİ VARDI. 100 YILLIK TARİHİ ÇINARIN ARAMIZDAN
AYRILMASI DAHA FAZLA YAZAMIYORUM.
YAZAMAYACAĞIM.
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10200243862727094&set=a.2125226178077.269994.1468569283&type=1&theater¬if_t=photo_comment_tagged
1/06/13
HEM NALINA, HEM MIHINA, HEM DÜNE, HEM BU GÜNE YÖNELİK, OKKALI BİR YAZI
HEM
NALINA, HEM MIHINA, HEM DÜNE, HEM BU GÜNE YÖNELİK, OKKALI BİR YAZI
Uzun yıllardır değişmeyen, değiştirilemeyen,
hizipçiliği, grupçuluğu yaratıp, CHP’ye aşılayan Deniz Baykal ve
Önder Sav ekibi CHP’nin başından gitti mi? Gitti.
Milletvekili seçimleri oldu. Parti içi seçimler oldu. Yıllarca
değişmeyen değiştirilemeyen, küçük olsun benim olsun diyerek CHP’yi halktan
uzaklaştıran, hizipçiliğin, grupçuluğun temsilcileri olan milletvekilleri, il
ilçe başkanları, yönetim kurulu üyeleri, ilçe, il, kurultay delegeleri değişti
mi? Değişti.
CHP tüzüğünün önemli maddeleri değişti mi? değişti.
Tüzüğün, 27. Maddesine rağmen, CHP’deki köklü değişimlere rağmen,
genel başkanımızın bağlantı yazısındaki somut demecine rağmen,
taşra örgütlerinde örgütlenme ağı kuruldu mu? (mahalle sorumluları,
çalışma grupları) Kurumsallaştı mı? Aktif hale geldi mi?
hayır.
Tüm çalışmalardan, yapılan tüm iş ve işlemlerden
(ziyaretler, görüşmeler, eylemler, etkinlikler, kutlamalar, açılışlar,
basın toplantıları, demeçler, nutuklar vb. Gibi) çok daha önemli olan
örgütlerde, örgütlenme ağının kurulması, kurumsallaşması, aktif hale
gelmesi değil midir? Evet
Cumhuriyetin kazanımları tehlikede ise, zamlar yağmur gibi
yağıyorsa, ülke iyi yönetilmiyorsa, demokrasiden uzaklaşılıyor sa,
bunların bilincinde ve farkında isek, o zaman kendimize soralım.
Dün ve bugün CHP’si taşra örgütlerinde örgütlenme ağının
kurulmasında, yani halkla birleşip bütünleşmede, kaynaşıp kucaklaşmada,
örgüt başkan ve yönetim kurulu üyeleri, aylarca, yıllarca neden bu
kadar isteksiz davranıyorlar? Neden ayak sürüyorlar? Neden küçük kalıcı olmayan
işleri, öne çıkararak, reklama dönüştürerek günü kurtarmaya, halkı, üyeleri
avutmaya oyalamaya çalışıyorlar?
Örgütlenme ağının kurulmasına engel olan kim? AKP’mi?
hayır. Siyasi partiler yasası mı? Hayır. Seçim yasası mı? Hayır. Hayır.
Hayır. Bunların hiç biri değil.
Sorunun yanıtı, 2 sene önce yazdığım (1.12.2010 tarihli) yazının
son iki paragrafında somut olarak verdiğimi düşünüyorum. Yazımın bağlantı
adresini bilginize, ilginize, yorumunuza sunuyorum. Bir kere daha
okumanızı önemle talep ediyorum.
SÖZÜN ÖZÜ
Kişilerin, isimlerin, başkanların, yönetimlerin, tüzüğün
değişmesi yetmiyor. Anlayışın, zihniyetin, yanlış alışkanlıkların,
uygulamaların değişmesi gerekiyor. Aynaya bakalım gerçek suçluyu orada
göreceğiz. Ne ararsak kendimizde kendi içimizde arayalım.
http://www.yeniulus.com/chpde-kimlerin-yuzu-maskelidir--makale,765.html?fb_action_ids=10151293148159419&fb_action_types=og.likes&fb_source=aggregation&fb_aggregation_id=246965925417366
1/05/13
CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜNDE GÜZEL ŞEYLER OLUYOR. ÇOK DAHA GÜZEL ŞEYLERİNDE OLACAĞINA TÜM KALBİMLE İNANIYORUM. YETER Kİ İSTENSİN
O güzel şeyler nelerdir?
Son iki aydan beri her cumartesi günleri
ilçe binamızda saat 13.00 - 17.00 arasında,
önemli konularda sunumlar, paneller yapılmaktadır. Halkımız, partililerimiz
üyelerimiz her cumartesi günü ilçe örgüt salonunu tıklım, tıklım dolduruyorlar.
Sunumları, panelleri başından sonuna kadar hiç dağılmadan istekle, arzuyla dinliyorlar.,
soru cevap bölümünde sorular
soruyorlar yanıtlar alıyorlar.
5.1.2013 tarihinde saat 13.00 ilçemiz
ilçe eğitim komisyonu başkanı Sayın Zeki Baştürk hocamızın eğitim kooperatifçiliğinde
ÇEK modeli sunumunu dinlemek için, halkımız, üyelerimiz yine salonu
doldurmuşlardı.
Daha önceki haftalarda ki sunumların
konu başlıkları aklımda kaldığı kadarıyla kentsel dönüşüm. İnsan hakları ve demokrasi. Seçmen, partili neye
göre oy verir. Kuantum koçluğu, (gizli kalan bilgiyi, başarıyı, yeteneği keşfetme
öne çıkarma) Kadının siyasetteki yeri ve kota uygulaması vb. gibi. bütün
sunumlara Halkımızın, partililerimizin, üyelerimizin ilgisinin, katılımının, yoğun
olması son derece memnuniyet verici ve sevindiricidir. Cumartesi günleri etkinliklerinin
kurumsallaşması, periyodik hale gelmesi halinde, katılımların daha da artacağından
hiç kuşku duymuyorum. Cumartesi günleri yapılan etkinlikleri son derece yararlı
buluyorum.
ÇOK DAHA GÜZEL ŞEYLERİNDE OLACAĞINA
TÜM KALBİMLE İNANIYORUM. YETER Kİ İSTENSİN
Örneğin çok daha güzel şeyler ne
olabilir?
CHP’li üyeler arasında çok sayıda
bilgili, birikimli, yetenekli, kültürlü,
eğitimli, kendi meslek ve ilgi alanı içinde uzaman üyelerimizin olduğu bilinen
bir gerçektir.
Bu anlamda CHP’nin tüm İl, İlçe örgüt
başkan ve yönetimlerinden, çok önemli dileğim, talebim, isteğim, önerim vardır.
Bu kadar değerli üyelerimizi,
delegelerimizi, sadece dinlemeye, soru sormaya, alkışlamaya, bir anlamda susturmaya
mahkûm etmesinler yeter. Konuşmanın
önlerindeki engellerini kaldırsınlar yeter.
Çok açık ve net olarak ifade
ediyorum. Örgüt yönetimleriyle; halkımız,
üyelerimiz arasındaki en büyük engel, en büyük sıkıntı, en büyük problem işte
budur. Yani tabanın, yani örgütün, yani üyelerin
konuşmamasıdır. Konuşturulmamasıdır. CHP üyelerinin hiç biri bunu hak etmiyor.
Örgütümüzün, örgüt üyelerimizin, örgüt toplantılarında konuşmalarının önündeki
engellerin ortadan kalkması, kaldırılması sadece ve sadece başkanlarımızın ve yönetim
kurulu üyelerimizin yetkileri dâhilindedir. Yeter ki istesinler, yeter ki bu konuda
yetkilerini kullanma cesaretini göstersinler. Yeter ki kendilerine ve üyelerimize
güvensinler. O zaman nasıl güzelliklerin yaşandığına onlarda
şaşıp kalacaklardır. 05.01.2013
1/04/13
FACEBOOK YEDEK SAYFAMDAKİ ÜYE VE GRUP ARKADAŞLARIMA ÖNEMLİ DUYURUM DUR.
FACEBOOK YEDEK SAYFAMDAKİ ÜYE VE GRUP ARKADAŞLARIMA ÖNEMLİ DUYURUM DUR.
Yıllardan beri paylaşımda bulunduğum facebook ana sayfama facebook (http://facebook.com/balzulkuf) virüs bulaşması nedeniyle 2.1.2013 tarihinde saat 21.30 da facebook tarafından birkaç günlüğüne sınırlı olarak paylaşıma kapatılmıştı.
Bu süre içinde üye ve grup sayısı çok az olan yedek sayfamda (http://facebook.com/balzulkufSayfama) paylaşım yapıyordum.
Ana sayfamın 5.1.2012 tarihinde saat 24.00 ten sonra paylaşıma açıldığını fark ettim. Yedek sayfamdaki arkadaş ve grup üyelerimi ana sayfa adresimde buluşmaya, paylaşmaya DAVET ediyorum. Ana sayfamda buluşmak ve paylaşmak dileği ile sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
FACEBOOK ANASAYFA İNTERNET ADRESİM: http://facebook.com/balzulkuf
FACEBOOK YEDEK SAYFA İNTERNET ADRESİM: http://facebook.com/balzulkufSayfama
(ana sayfama giremediğim bir kaç gün süre, içinde yedek sayfamda arkadaşlarıma yaptığım açıklama metni)
12/31/12
CHP YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜNDE MAHALLE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARININ DÜNÜ VE BUGÜNÜ
CHP YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜNDE MAHALLE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARININ DÜNÜ VE BUGÜNÜ
(CHP’ye gönül verenlerin, 3 yıl boyunca
yazılarımı okuyanların,
dostlarımın yol arkadaşlarımın,
demokrasiye, örgütlü güce
inananların , birimizin sorunu hepimizin
sorunu diyen sosyal demokratların, özü, sözü bir olanların, yazıma çok uzun demeden okumalarını, birdaha okumalarını önemle öneriyorum, )
CHP’sinde, görev yetki ve
sorumluluklarını her her anlamda fazlasıyla yerine
getiren, partisinden, parti tüzüğünden başka hiç
kimseye hiçbir güce bağlı ve bağımlı
olmayan özgür bir üye olarak, hayati derecede, önemli bulduğum , bu
uğurda bıkmadan, usanmadan mücadele
ettiğim, mahalle örgütlenmesi ,
ve çalışmaları hakkında bire bir, yaşadığım, gördüğüm,
yazılarımla belgelediğim, gerçekleri, belgeleri, bilgileri, özetlemek ve istiyorum. özetlediğim bilgiler, belgeler ışığında
sormak ve öğrenmek ve istiyorum.
ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARININ DÜNÜ
Deniz Baykal'ın Genel başkanlığı
döneminde (17 yıl içinde) ilçemizde
mahalle örgütlenme çalışmalarının izine, eserine, adına rastlayamadım.
Kemal Kılıçdaroğlu 2010 yılı
Nisan ayında genel başkan seçildikten sonra 7.7.2010 tarihinde CHP İl örgüt
başkanlarına yönelik olarak Ankara’da TV’de canlı yayında canlı yayında kamuoyu
önünde yaptığı açıklamada aynen şunları söylemişti.
“CHP BURSA İL BAŞKANI BURADA.
LİSTEYİ NASIL OLUŞTURURSA OLUŞTURSUN. BU BENİ İLGİLENDİRMEZ. BENİ İLGİLENDİREN
TEK ŞEY VAR. ODA, İSTANBUL HARİTASINI ÖNÜME ALACAĞIM HER SOKAĞIN, HER MAHALLENİN
SORUMLUSUYLA TELEFONDA KONUŞACAĞIM”
Oldukça heyecanlanmıştım. Örgütlü gücün
yaratılması konusunda çok, çok önemli
bulduğum bu açıklamayı, küçük notlar halinde çoğaltarak, aynı gün ilçemizde
bazı üye arkadaşlarıma dağıtmıştım.
12.Haziran 2011 yılında yapılan
genel milletvekili seçimlerinden önce,
CHP Yıldırım ilçe örgüt yönetimi, 2011
Ocak ayının son haftasında yaptığı toplantıda, yönetim kurulu adına, seçim ve
örgütlenme çalışmaları yapması ve
mahalle sorumlularını seçmesi için, ( çalışma grubumuz hazır, seçim
ve örgütlenme çalışmaları yapmak istiyoruz, bu konuda yapılacak tüm masrafları biz üstleniyoruz
diye başvuruda bulunan ) iki grup başkanına görev, yetki vermiştir. 2 gruba
2 çalışma çalışma odası tahsis
edilmiştir.
İlçe yönetiminin aldığı karara
göre, Yıldırım ilçe 2 çalışma bölgesine ayrıldı. Seçim tarihi yakındı. İki grup iki koldan hızla çalışmalara
başladı. İlçemizde toplam 67 mahalle vardı. Her mahalleye ayrı ayrı seçim
sandığı konuldu. Mahalle sorumluları seçildi.
(o seçimlerde bende mahallenin sorumlusu seçilmiştim. İlçe
başkanlığımızdan imzalı mühürlü mazbatamı da almıştım.)
Vakti zamanı geldiğinde ( bu nokta son derece
önemli )seçim çalışmaları yapan iki grup başkanı da, milletvekili aday
adaylıklarını açıkladılar. Gurup
başkanlıklarından ayrıldılar. Seçimler
oldu, bitti. Seçilen mahalle sorumluları, tamamen işlevsiz ve sahipsiz kaldı. Kurumsallaşmadan
aktif hale gelmeden
yok oldu. Çünkü mahalle
örgütlenmesi bazıları için amaç değil
araçtı. Bir yerlere seçilmek için
planlanmıştı. bu konularla ilgili
bütün
çalışmalar, gelişmeler olaylar, en
ufak ayrıntısına kadar günü gününe
yerel basınımızda yazılıyor haber
konusu oluyordu. Yani bu yazımla
paylaştıklarım parti örgüt
sırrı, örgüt sırrı değil.
https://www.facebook.com/editnote.php?draft¬e_id=230336643699508&id=552884418
konuyla ilgili olan bağlantı adresi ndeki 22.11.2011 tarihli yazımı mutlaka okumanızı öneriyorum)
ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARININ BUGÜNÜ
29.5.2012 tarihinde ilçemiz genel
kurulu oldu. Eski yönetim gitti. Yeni
yönetim göreve başladı. Yeni yönetimin İlk üç ayı, ısınmalar la, üyeleri, tanımalar la,
tanışmalarla, üyelik bilgilerini güncelleştirmeleriyle, yeni ilçe binasının
hazırlanması ve açılışıyla, yoğun ziyaretlerle, görüşmelerle, eylemlere, etkinliklere , kutlamalara katılmakla
geçti. bu konularda yapılan çalışlarla ilgili haberler, resimler, duyurular her gün
internet ortamında, ilçe
örgütümüz internet sayfalarında kesintisiz
olarak günü, gününe yayınlandı.
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/08/chp-yildirim-ilce-baskanligimizin.html
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/08/chpye-en-buyuk-zarari-tuzuge-uymayan-ve_14.html
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/08/ok-onemli-bir-konuyu-ilce-baskanimizin.html
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/08/bir-aile-hayal-edelim-o-aile-anne-baba.html
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/07/ziyaretler-hakkinda.html bu konuyla ilgili olan bağlantı adresi
ndeki yazılarımı mutlaka okumanızı öneriyorum)
yazımın başında
ifade ettiğim gibi partimize, örgütümüze hayat verecek, olan, kalıcı çalışma hakkında, yani örgütlenme ağının kurulması (mahalle
örgütlenmesi) hakkında, beklenen açıklamayı,
5.9.2011 tarihinde ilçe başkanımız Sayın Güner Aklan yaptı.
Açıklama çok önemliydi. Çünkü
mahalle örgütlenme çalışması bu kez ilçe
yönetimi dışında başka gruplara
devir teslim edilmeyecekti. Doğrudan ilçe yönetimi tarafından yapılacaktı. Örgütlenme çalışması
ilçe başkanımız ve ilçe yönetimi tarafından çok ciddiye alındığı açıklamanın içeriğinden
anlaşılıyordu.
Açıklamada İlk önce 67 mahalle üyeleri ile ayrı, ayrı ön görüşme toplantıları
yapılacaktı. Mahalle üyelerinin ayrı,
ayrı, görüşleri düşünceleri, öneri ve eleştirileri alınacaktı.
Daha sonra her
mahalle üyeleri ikinci toplantılar
yapılacaktı. İkinci toplantılarda
mahalle yönetim kurulları
seçilecekti. Tarihlerde verilmişti. İlk ön görüşme toplantısı 6.9.2012
tarihinde, İlk seçimli toplantı 11.9.2012 tarihinde bağlar altı mahallesi
üyeleri ile yapılacaktı.
http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/09/chp-bursa-yildirim-ilce-orgutu.html
konuyla ilgili olan bağlantı adresi ndeki 22.11.2011 tarihli yazılarımı mutlaka okumanızı öneriyorum)
Ön görüşme ve seçimli toplantılar
yapıldı. Mahalle yönetim kurulları seçildi.
İlçe başkanlığımız tarafından hazırlanan
9 ve maddeden oluşan mahalle
yönetim kurulu yönergesi ile, mahalle
sorumlularının adı, Mahalle yönetim
kurulları olarak değişti.
İlçe başkanımız tarafından
13.9.2012 tarihinde yapılan ikinci önemli açıklamada, 10.9.2012 tarihinde
yapılan yönetim kurulu toplantısında 103 nolu kararla 10 tane komisyon
oluşturulduğu, üyelerimize internet
ortamında duyurulmuş, komisyonlarda görev almak isteyen üyelerin 15 gün içinde
ilçe başkanlığına müracaat etmeleri istenmiştir. (bu duyuru üzerine, ilçe
eğitim komisyonunda görev almak için başvuruda bulundum. İlçe eğitim çalışma toplantılarına
katıldım. Toplantılar yapıldığı
sürece katılmaya devam edeceğim.
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/544908_4471979129073_1244165769_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/62270_4482363908686_1475382974_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-ash3/22701_4468661246128_1399755815_n.jpg
bağlantı adresleri verilen komisyon topantı
resimleri ilçe başkanlığımız
sitesinde ilçe başkanlığımız tarafından internet ortamında yayınlanmış,
üyelerimize duyurulmuştur.
Bu bilgileri, soruları, önerileri
(yazıyla değilde) örgütümüz toplantılarında, örgüt üyeleri huzurunda kürsüde,
açıklama şansımın olmasını çok isterdim. Çünkü
demokrasi demek örgütte tek kişinin
konuşması, örgüte tek
kişinin hakim olması
demek değildir. Çünkü demokrasi demek çok seslilik
demektir. Demokrasi demek, konuşmak
demektir. Demokrasi demek üye
iradesinin alınan kararlara
yansıması demektir. CHP’ye emek
veren, hizmet eden, inançlı, kararlı bilgili, birikimli üyelerimizin
örgüt toplantılarında özgürce
konuşacakları,kendilerini özgürce ifade
edecekleri, düşüncelerini, öneri
ve eleştirilerini özgürce açıklayacakları, hakları olan
bilgilere engelsiz ulaşacakları günlerin çok uzak olmadığını umut
ve hayal ediyorum.
Bu inançla, bu duygularla yukarıdaki bilgiler, belgeler ışığında, ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARININ BUGÜNÜYLE ilgili
olarak sormak, öğrenmek ve bilgi edinmek
istiyorum. bu bilgileri tüm üyelerimizin bilmesi gerektiğini düşünüyorum.
MAHALLE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI HAKKINDA SORULARIM
SORU 1- Ön görüşme toplantıları
ve seçimli toplantı
çalışmaları hangi tarihte
başlamış ve hangi
tarihte sona ermiştir?
SORU 2 - Mahalle örgütlenmesi
kapsamında, 67 mahalle
üyelerimizle ayrı, ayrı yapılan ön görüşme toplantılarında, mahalle üyelerinin toplam sayıları esas
alındığında, toplantılara
üye katılımı hangi
oranda gerçekleşmiştir?
SORU 3 -Toplantılarda daha
çok hangi konular, öneriler, eleştiriler, düşüncüleri,
ön plana çıkmıştır?
SORU 4 - Ön görüşme toplantıları mahalle örgütlenmesi
çalışmaları konusunda ilçe yönetim
kurulumuza ne gibi
faydalar sağlamıştır?
SORU 5 - Mahalle üyelerinin
toplam sayıları esas alındığında,
Mahalle yönetim kurulu seçimli toplantılarına katılım hangi oranda gerçekleşmiştir?
SORU 6 - seçilen, yönetim kurulu
tarafından atanan, mahalle yönetim kurulu seçilmeyen mahalle sayısı
kaçtır?
SORU 7- yönetim kurulu kararıyla oluşturulmasına karar
verilen, 10 komisyondan hangileri
hangi tarihlerde oluşmuş,
kendi aralarında görev bölümü
yapmış, toplantılara
başlamıştır? Komisyonların çekirdek üyeleri kaçar kişiden
oluşmaktadır.
SORU 8- Seçilen, atanan mahalle
yönetim mahalle yönetim
kurulları, mahalle yönetim kurulu başkanları, oluşturulan, komisyonlar , komisyon başkan ve
üyeleri yönetim kurulu
tarafından onaylanarak resmiyet kazanmış mıdır? Mahalle yönetim
kurulu başkanlarına ilçe başkanlığımız
tarafından imzalanan mühürlenen
mazbataları verilmiş midir.
SORU 9 - Mahalle yönetim kurullarımızın, oluşturulan komisyonlarımızın görev, yetki ve
sorumluluk sınırlarının neler
olduğu, komisyonların ve
mahalle örgütlerinin
çalışmalarında hangi usul ve
esaslara uyacaklarına dair yönetmelik var mıdır?
(Örneğin, parti içi eğitimle ilgili genel merkezimiz
tarafından örgütlere gönderilen yönetmelik gibi , örgütlemeye
ilgili genel merkezimiz tarafından örgütlere
gönderilen yönetmelik var mıdır? tüzük Madde 7) genel
merkezden gönderilen yönetmelik yok ise, her
örgüt başkanlığı kendi
kafasına göre yönetmelik, yada yönerge
hazırlama yetkisi var mıdır?
SORU 10 – Seçilen yada
atanan ama her örgüte göre isim
farklılıkları olan, mahalle
yönetim kurullarının, mahalle temsilcilerinin, mahalle
sorumlularının, mahalle komitelerinin,
komisyonların geçici olmaması, reklama,
günü kurtarmaya, bir yerlere
seçilmek için araç olarak kullanılmaması için, partimiz için
hayati derecede önemli
olan örgütlenme ağının
kalıcı olması kurumsallaşması ve
aktif hale gelmesi için
ne gibi somut
çalışmalar yapılmakta ne gibi
önlemler alınmaktadır?
SORU 11- ilçe örgütümüzde yapılan örgüt çalışmalarının, örgüt
toplantıların tamamı , önceden
hazırlanan programlara,
planlara, ilkelere, kurallara, usul
ve esaslara göre mi
yapılmaktadır? Yoksa günü birlik olarak
mı yapılmaktadır?
İlçe başkanımızın 21.12.2012
tarih ve
328 sayılı cevap yazısında belirttiği, örgüt ve danışma kurulu toplantıları, yeni ilçe
binamızın açılışı, açık tutulması, yeni
kaydedilmesi, yararlı sunumların yapılması,daha fazladan olarak ziyaretler, görüşmeler,
eylemler,etkinlikler,açılışlar,üye güncelleştirmeleri, kentsel dönüşüm toplantıları, vb gibi daha bir çok
çalışmalar bir yana örgütlenme çalışmaları (mahalle örgütlenmeleri komisyon
oluşturmaları ve toplantıları ) bir yana,
MAHALLE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI HAKKINDA ÖNERİM
yapılan yada yapılacak olan örgüt çalışmalarının hiç birisi,
mahalle örgütlenmeleri ve komisyon oluşturma
çalışmalarından ( yapılması gereken daha acil işler olabilir) daha önemli olamaz. Bu nedenle
hiçbir çalışma, hiçbir acil iş, mahalle
örgütlenme çalışmalarını, komisyon oluşturma çalışmalarını ikinci plana
düşürmemelidir. Taki örgütlenme ve komisyon çalışmaları kurumsallaşın caya, aktif hale gelinceye
kadar önemini ve birinci sıradaki yerini korumalıdır.
MAHALLE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI HAKKINDA ÖZÜN SÖZÜ
Örgütlenme ağını ( komisyonlar mahalle örgütlenmeleri komiteler, sorumlular,
temsilciler adı her ne olursa
olsun) oluşturmak için, aktif
hale getirmek için,
gözle görülür elle tutulur kararlı, inançlı, inatçı, ve sürekli
çaba göstermeyenler, örgütlenme çalışmalarını yazılı, belgelere, raporlara, bilgilere dayandırma yanlar. sabahtan akşama
kadar sırtlarında taş
taşısalar, biri birinden önemli
işler yapsalar, tüm zamanlarını ,
emeklerini, enerjilerini, bilgilerini, birikimlerini, paralarını
partiye, örgüte harcasalar, belki
kendilerini bir yere taşırlar Örgütlü gücü oluşturma anlamında hiçbir başarıya imza
atamazlar, partiyi ve
örgütü güçlendirmek için
çalıştıklarına kimseyi inandıramazlar. Kimseye güven veremezler.
Örgütlü gücü, dayanışmayı,
birliği, beraberliği hiç bir zaman gerçekleştiremezler. Örgüt içinde üyeler arasında eşitliği, adaleti, özgürlüğü, parti içi
barışı, kalıcı olarak sağlayamazlar. 01.01.2013
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)