Bu Blogda Ara

12/11/12

YÜZÜNE, SÖZÜNE MASKE TAKMADAN, ÖZGÜR İRADESİYLE CHP’Lİ OLMAK, HER YİĞİDİN HARCI DEĞİLDİ

YÜZÜNE, SÖZÜNE MASKE TAKMADAN, ÖZGÜR İRADESİYLE CHP’Lİ OLMAK, HER YİĞİDİN HARCI DEĞİLDİR 

Yazımın başlığını sakın ola ki kimse yanlış anlamasın. Türkiye'nin neresinde olursa olsun, herkes, her vatandaş CHP’li olabilir. CHP’ye üyesi olabilir. CHP için çalışıp mücadele edebilir. Bunda hiç bir sakınca hiç bir engel yok. 

Ancak, düşüncelerinden, inançlarından, kararlılığından hiç taviz vermeden, hiç kimsenin adamı olmadan, CHP’nin tüzüğünü, çalışma ilkelerini, kurallarını, parti disiplinini, parti programını, kurultay kararlarını, yönetmeliklerini, genelgelerini, görev yetki ve sorumluluk sınırlarını, kısa, orta uzun vadeye dayalı çalışma plan ve programlarını,toplantı yöntem, usul ve esaslarını, demokratik merkeziyetçi anlamında örgütlenme modelini, parti içi demokrasiyi, eşitliği adaleti, özgürlüğü sadece sözde değil, özde yani örgütlü yaşamın pratiğinde uygulamaktır. 

İşte bu anlamda CHP yi yılmadan, yılgınlığa düşmeden savunmak YÜZÜNE, SÖZÜNE, MASKE, TAKMADAN ÖZGÜR İRADESİYLE CHP’Lİ OLMAK HER YİĞİDİN HARCI DEĞİLDİR. 

CHP’li olmak kararlılık ister. Enerji ister. Sabır ister. Direnç ister. Mücadele ister. Özveri ister. Birlik, beraberlik, dayanışma, barış, sevgi saygı, ister. hepsinden daha önemlisi biz olmayı ister. Üyelere, halka yüzünü döner, gülümser ve kucaklamak için kollarını sonuna kadar açar.

CHP’ İşte bu anlamda, yılmadan, yılgınlığa düşmeden YÜZÜNE, SÖZÜNE, MASKE, TAKMADAN ÖZGÜR İRADESİYLE CHP’Lİ OLMAK HER YİĞİDİN HARCI DEĞİLDİR. 11.12.2012 

--------------------------------------------------------------------
PAYLAŞIMLARIM HAKKINDA ÖNEMLİ HATIRLATMA 

Yazılarımı, paylaşımlarımı, görmek, okumak istemeyenlerin kişisel sayfalarından, grup sayfalarından adımı çıkardıkları yada engelledikleri takdirde hiç bir zaman, hiçbir yazımı, paylaşımımı göremezler okuyamazlar. 

Grubumda yada sayfamda görmek istemediklerimi, rahatsızlık duyduklarımı özel ve grup sayfamda ya siliyor yada engelliyorum. İstediklerimi sayfama ve grubuma kabul ediyorum. istemediklerimi kabul etmiyorum. Size de aynı şeyi önemle öneriyor ve tavsiye ediyorum. sanal ortamda hiç kimse kimseye katla

12/10/12

CHP ÜYESİYİM HAKSIZLIĞA UĞRADIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM. TÜZÜĞÜMÜZÜN 7. MAD. GÖRE HAKKIMIN ARANMASINI ÖRGÜTÜMDEN İSTİYORUM.


 CHP ÜYESİYİM.  HAKSIZLIĞA  UĞRADIĞIMI  DÜŞÜNÜYORUM.  TÜZÜĞÜMÜZÜN  7.  MAD.  GÖRE ÖRGÜTÜMDEN  HAKKIMIN ARANMASINI, SAVUNULMASINI  İSTİYORUM.


Tüm  sayfa  üyeleri  için  geçerli  olan,  hangi  ilkeyi, hangi  kuralı, ihlal  ettim de bu  ceza  verildi  bilmiyorum.


Tüm  üyelerimiz  için  geçerli  olan hangi  disiplin suçunu işledim de  bu ceza  verildi  bilmiyorum.


ilçe başkanımızın  bir  üyeye  bu şekilde  ceza  verme  hakkı  yetkisi  var  mı  bilmiyorum. 


Evet ilçe başkanımız,  daha  önceden sözlü olarak, ilçe başkanlığımız iletişim  sayfasına  yazılarını yazma   diyerek  beni uyarmıştı.  Ama  gerekçesi açıklanmadığı için yazmaya devam  etmiştim.


Bir süre sonra yazılarım  sayfadan  silinmeye  başlanmıştı . Silen  anlayışı kınıyorum  diye yazmıştım. İlçe  başkanımız  yazılarını  silen  yok.  yanılıyorsun.  Ne  zaman  ne yaptığını  bilmiyorsun diye  yazılı yanıt vermişti. Oysa  silindiğinin  kanıtı  vardı. silinme  gerekçesi  açıklanmadığı  için  yazmaya  devam  etmiştim.


Bi süre sonra sayfa tümden  paylaşımıma kapandı.  Durumu il örgüt başkanlığımıza  bildirdim. İil başkanlığımızdan  gelen yazılı  cevapta , ilçe  örgütümüz  başkanıyla  görüşüldüğünü  kapanma  olmadığın yanlışlıkla  benim kapatmış olabileceğim  bildirildi. Sayfa  tekrar açıldı.   Sayfa  neden  kapandı  neden  açıldı  açıklanmadığı  için  yazmaya  devam  ettim.


Ve  nihayet  29.11.212  tarihinde  sayfa  tekrar  paylaşımıma kapandı.  Hala  kapalı  olduğu için  yazamıyorum.  Hiçbir  bilgi  edinemiyorum.


5.12 2012 tarihinde  il  örgüt  başkanımızla  görüştüm.  Durumu sözlü  olarak anlattım. Gerekli  incelemenin  yapılması  için  il başkanımıza  elden  dilekçe  verdim.


9.12.2012  tarihinde  ilçe  başkanımızı  açıklama  yapmaya  davet  davet  ettim.  


CHP üyesi  ilçe başkanı  tarafından  böyle  bir  cezaya  çarptırılması  doğrumu? Adil mi?  Haklı mı?  Bu soruların  cevabını  öğrenmek bilgi  edinmek   hakkım değil mi?  Bunca  uğraşmama  rağmen hiçbir  haber  alamadım.  yasaklı  ve  sakıncalı   durumum  devam  ediyor.  Ama  suçumun ne  olduğu söylenmiyor. Suçum  varsa  partimizin  yetkili  organına  bildirilmiyor. (Sayfa CHP üyesi olan  eşime  açık  bana  kapalı


CHP ÜYESİYİM.  HAKSIZLIĞA  UĞRADIĞIMI  DÜŞÜNÜYORUM.  TÜZÜĞÜMÜZÜN  7.  MAD.  GÖRE  HAKKIMIN ARANMASINI,  SAVUNULMASINI   ÖRGÜTÜMDEN  İSTİYORUM. 10.12.2012


NOT: Bu hakkın  aranması, savunulması kesinlikle  partimizi ve  örgütümüzü  ilgilendirmektedir.   Partimizin  ve  örgütümüzün  üyenin  hakkını  arayacağına  savunacağına  gereğini  yapacağına  olan inancımı  koruyorum. 

12/09/12

CHP’DE SADE SADE BİR PARTİ ÜYESİ İSEN KONUŞAMAZSIN ÇÜNKÜ AŞAĞI SAKAL YUKARI BIYIK



CHP’DE SADE SADE BİR PARTİ ÜYESİ İSEN KONUŞAMAZSIN ÇÜNKÜ AŞAĞI SAKAL YUKARI BIYIK

*Sade bir parti üyesisin, partisine yıllarca emek veren, oy veren ak saçlı demokratsın. Evindesin, bilgisayarın başına geçiyorsun, partin hakkında, üyesi olduğun il ilçe örgütü, çalışmaları hakkında,  olaylar, gelişmeler, yapılan yapılmayan iş ve işlemler hakkında, düşüncelerini, önerilerini, eleştirilerini sorularını, İnternet ortamında, herkese açık olan sosyal paylaşım sitelerinde yazıyorsun. Paylaşıyorsun. En başta il ve ilçe başkan ve yöneticilerinden onlara yakın olanlardan bazen sert bazen yumuşak uyarı ve ikazlar gelmeye başlıyor.

 İnternet ortamında parti içi sorunları yazma AKP’nin ekmeğine yağ sürme. Zamlar, haksızlıklarla, adaletsizlikler, şehitler varken, savaş kapıdayken parti içi sorunları yazıyorsun partiye arar veriyorsun. Diyorlar. Diyorlar.

*Sade bir parti üyesisin, partisine yıllarca emek veren, oy veren ak saçlı demokratsın, örgüt binasına gidiyorsun, partin hakkında, üyesi olduğun il ilçe örgütü, çalışmaları hakkında,  olaylar, gelişmeler, yapılan yapılmayan iş ve işlemler hakkında, düşüncelerini, önerilerini, eleştirilerini sorularını, orada ki arkadaşlarınla tartışmaya, konuşmaya, paylaşmaya başlıyorsun.

 Orada bulunan il ve ilçe başkan ve yöneticilerinden biri ya da onlara yakın olanlardan birinden bazen sert bazen yumuşak uyarı ve ikazlar gelmeye başlıyor.  (dolaylı yada doğrudan) Burası partiyi yöneticileri, yapılan işleri eleştirecek yer değil. Git mahallende, kahvehanelerde başka ortamlarda bire bir çalış, partiye üye kazandır. Diyorlar.

*Sade bir parti üyesisin, partisine yıllarca emek veren, oy veren ak saçlı demokratsın, partin hakkında, üyesi olduğun il ilçe örgütü, çalışmaları hakkında,  olaylar, gelişmeler, yapılan yapılmayan iş ve işlemler hakkında, düşüncelerini, önerilerini, eleştirilerini sorularını örgüt toplantılarında açıklamak konuşmak istiyorsun. Seçilemediğin için, hiçbir parti organında görev verilmediği için, hiçbir örgüt toplantısında çağrılmıyor sun. Toplantılara gitsen de da söz sırası gelmiyor. Gelse de söz hakkı vermiyorlar. Söz hakkı verilse de salında kimse kalmıyor.

SÖZÜN ÖZÜ

Sade bir parti üyesi olan, partisine yıllarca emek  veren, oy veren ak saçlı demokratların partisi hakkında, üyesi olduğu il ilçe  örgütü hakkına, olaylar  gelişmeler, yapılan  yapılamayan iş ve  işlemler  hakkında  düşüncelerini, önerilerini, eleştirilerini sorularını idile  getirmesi, doğrudan  eğilse de dolaylı yollardan  resmen  yasaklanmış oluyor.  ve  ak saçlı  demokratlar  derdini hiç kimseye  anlatamıyor.

CHP DE SADE BİR PARTİ ÜYESİ İSEN KONUŞAMAZSIN ÇÜNKÜ AŞAĞI SAKAL YUKARI BIYIK 10.12.2012

CHP YILDIRIM İLÇE BAŞKANIMIZ SAYIN GÜNER AKLAN’I AÇIKLAMA YAPMAYA DAVET EDİYORUM

CHP YILDIRIM İLÇE BAŞKANIMIZ SAYIN GÜNER AKLAN’I AÇIKLAMA YAPMAYA DAVET EDİYORUM 


3 yıldır yazılarımı paylaştığım okurlarımın huzurunda, 3 yıldır partimize birlikte hizmet ettiğim ilçe örgüt üyelerimizin huzurunda ilçe başkanımızı açıklama yapmaya davet ediyorum.

İlçe başkanımız olarak hizmete açtığınız, yöneticiliğini yaptığınız CHP yıldırım ilçe başkanlığımız facebook iletişim sayfamıza yazılarımı yazmamam için önce sözlü olarak uyardınız. Ama uyarınızın gerekçesini açıklamadınız. 

Yazmaya devam ettim. Sonra yazılarımı sayfadan sildiniz. Ama silme gerekçesini açıklamadınız. 

Yazmaya devam ettim. Bu kez sayfayı paylaşımıma, yazılarıma ve bilgi edinmeme kapattınız. Ama kapatma gerekçesini açıklamadınız.

Durumu il başkanlığımıza bildirmem üzerine sayfayı tekrar paylaşımıma, yazılarıma ve bilgi edinmeme açtınız. Ama neden kapattınız? Neden açtınız? Gerekçesini açıklamadınız. 

Yazmaya devam ettim. 29.11.2012 tarihinde sayfayı ikinci kez paylaşımıma, yazılarıma ve bilgi edinmeme kapattınız. Ama gerekçesini açıklamadınız. 

İlçemiz sayfası 29.11.2012 tarihinden itibaren paylaşımıma kapalı olduğu için yazılarımı yayınlayamıyorum. Diğer üyelerimiz gibi sayfada yayınlanan haberler, duyurular hakkında bilgi edinemiyorum. 

İlçe örgütümüzün bir üyesi olarak, üyelikten doğan görev yetki ve sorumluluklarımı eksiksiz yerine getiren bir üye olarak, somut suçumun ne olduğunu bilmek öğrenmek, anlamak istiyorum. Bilgi edinmek istiyorum. Parti tüzüğümüzün hangi maddesine istinaden cezalandırıldığımı bilmiyorum. 

CHP olarak, CHP yıldırım ilçe örgütü olarak, CHP ilçe başkan ve üyeleri olarak, demokrasiye, demokrasinin erdemlerine inanıyorsak, demokrasiyi savunuyorsak, demokrasiyi özümsüyorsak, demokrasinin açıklık, ilke ve kurallar rejimi olduğuna inanıyorsak, dile getirdiğim konularda ilçe başkanımızı açıklama yapmaya davet ediyorum.

Tüzüğümüzün 7. maddesine göre her parti üyesinin bilgi edinme hakkı olduğunu biliyorum. Bu düşünden hareketle suçumun ne olduğunu somut olarak öğrenmek istiyorum. 

Suçum kanıtlanmadan, açıklanmadan, örgüt içinde suçlu muamelesi görmeyi, suçlu gibi gösterilmeyi, tecrit edilmeyi onur kırıcı bir davranış olarak görüyorum ve bu adaletsiz, haksız uygulamayı asla kabul etmiyorum. İçime sindiremiyorum. Hazmedemiyorum. Şiddetle kınıyorum. CHP'ye yakışmayan kara bir leke olarak görüyorum. 

Suçum var ise, partimizin yetkili organına mutlaka iletilmesini cezamın yetkili organın vermesini, suçum yok ise, şahsıma yönelik olarak yapılan haksızlığa, adaletsizliğe, şahsi ve keyfi ve uygulamaya son verilmesini, ilçe başkanlık iletişim sayfasının (diğer üyelerimize olduğu gibi)en kısa sürede paylaşımıma, yazılarıma bilgi edinmeme açılmasını yasağın, sansürün, tecridin kaldırılmasını örgütümüzden ilçe başkanımızdan önemle talep ediyorum. 

Örgütümüzün, örgüt yetkililerimizin, örgüt üyelerimizin bu haksızlığa ilgisiz kalmayacaklarını diliyorum umut ediyorum. Çünkü CHP hepimizin. 09.12.2012

https://www.facebook.com/groups/328658183894255/permalink/376047279155345/?notif_t=like 

CHP Yıldırım ilçe Başkanlığımız Sayfası iletişim sayfası yazılarıma paylaşımıma, bilgi edinmeme haksız ve gerekçesiz olarak kapatıldığı için İlçe Kadın Kollarımız iletişim sayfasında konuyla ilgili bağlantı ekindeki yazımı paylaşıyorum.

http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/12/hp-bursa-il-baskanimiz-sayin-metin.html 

yukarıda dile getirdiğim konuları il başkanımıza ayrıntılı olarak anlattım ve 2 dilekçemi elden vererek gereğinin yapılmasını talep ettim.

12/08/12

DÜNE AİT OLDUKÇA ÖNEMLİ BİR BELGE


DÜNE  AİT OLDUKÇA ÖNEMLİ BİR BELGE


Mahalle delege seçimleriyle ilgili olarak 10.2.2012  tarihinde  mahalle üyelerimizi bilgilendirmek amacıyla yazdığım  ve bir çok mahalle üyemize elden dağıttığım  açıklamamı okumak isteyenlerin  bilgisine, ilgisine, dikkatine  önemle  sunuyorum.  O günleri  anlatan önemli bir belge olduğunu düşünüyorum. 


(Adı geçen isimlerden çok yakından  tanıdığım ailece görüştüğüm Ali Demir  vefat  etmiştir. kendisini rahmetle ve saygıyla  anıyorum.)
-----------------------------------------------------------


Mahallemizin Değerli CHP Üyesi
    

Mahalle temsilcisi olarak sadece mahallemizin delege seçiminde arka planında yaşanan bazı gerçekleri bilginize sunmak istiyorum. Öncelikle delege seçilen arkadaşlarımızı kutluyor ve başarılar diliyorum.  Tarihi derece önemli bir görev üstlendiklerini biliyorum. Kendilerini seçen üyeleri hiç biz zaman unutmamalarını önemle öneriyorum.   
     

İlk kez böyle bir delege seçimine şahit oluyorum. Delege belirleme, seçim usul ve yöntemlerinin nasıl oluştuğunu ilk kez bu seçimde öğrendim. Mahalle temsilcisi olduğum için ilçe yönetiminden kesin listesini verdiler ve listeni oluştur dediler. Üyelerimizin birçoğunu tanımıyordum. Mahallemizin 12 kongre delegesi 44 önseçim delegesi ve 124 üyesi vardı. Listeyi neye göre nasıl oluşturacaktım.  Liste oluşturmada üyeler arasında haksızlık ve adaletsizlik olacağı düşüncesi ile liste oluşturmayacağımı ilçede sözlü olarak açıkladım.
   

Sedat Turan arkadaşımızın liste oluşturma çalışmalarına başladığını öğrendim. Sedat beyin görüşme talebi üzerine 28.1.2012 tarihinde Yaptığımız görüşmede, hazırlayacağı taslak delege listede yer alacak isimlerin Sedat Turan, Nevin Berber, Ali demir ya da kardeşi Saadet Demir, Fahri Özçelik, Mübeccel Öztürk, Yusuf Aslan, Bahar Akça, Zülfikar Bal, İsmet Şahin olacağını öğrendim.   Görüşmemizin ertesi günü destan düğün salonunda üye toplantısı yapacağını da  o gün kendisinden öğrendim.  Ve toplantıya katıldım.
  

Toplantıdan sonra Ali Demir ve Mübeccel hanımla ayrı ayrı görüştüm. Her ikisi de Sedat’ın olduğu listede olmayacaklarını ayrıca,  Fahri Özçelik’in ve Mustafa Ünal’ında o listede yer almayacaklarını  açıklamaları üzerine arkadaşları class kahvede değerlendirme toplantısı yapmaya davet ettim.


Toplantıya Ali demir, Mübeccel Öztürk, Nurdoğan Taşkan, Mustafa Ünal, Mustafa Çoruh, Zülfikar bal, Katılmışlardır.  Toplantıya katılanların dışında oluşacak delege listesinde  Fahri Özçelik, Bahar Akça, Mükerrem Şehitoğlu Yusuf aslan ve Levent Karagöz isimleri önerilmiştir. İsimler önerilirken  Nevin berber ve Sedat turanın listede yer almasını ısrarla istememe rağmen Ali Demir Sedat’la, Mübeccel Öztürk Nevin’le (tamamen kişisel nedenlerden dolayı) kesinlikle aynı listede olmak istemediklerini  söylemişlerdir. Adı listeye yazılan isimler üzerinde anlaşma sağlandı . Ve toplantı sona erdi.


Ancak oluşan bu liste karşısında Nevin’in ve Sedat’ın delege olma şansları tamamen ortadan kalkmıştı. O isimlerin liste dışı kalması önemli nedenlerden dolayı vicdanımı rahatsız etti. Sedat beye durumu telefonla anlattım. Aynı gün konuyu Yusuf Aslan’la ve Mustafa Ünal’la görüştüm. O iki ismin listede olması gerektiğini ifade ettim. Mustafa Bey kimi çıkaracaksın diye sorunca gerekirse ben çıkarım dedim. İki arkadaşla görüşüp ikna etmeye çalışacağını ifade etti.  


Sonuç başarısız olunca liste çıkarmamaya karar verdim. Ve çekildim. Bu arada bir arkadaşın ısrarı üzerine  fahri Özçelik’le ikili bir görüşme yaptım. Görüşmede Fahri Özçelik’te Zülfikar Bal’ın olduğu bir listede asla olmayacağını söyledi. Gerekçesini sorduğumda söylemek zorunda değilim, demokratik yarış olacağını söyledi.  Bu noktadan sonra Nevin, Fahri, Ali demir birlikte çalışmaya başladılar. Mübeccel Hanım başka oluşumda yer aldı. Mübeccel hanımın olduğu listeye adımın yazılması için ilçemizin 2 yöneticisinden  öneri geldi. İlkesel olarak kabul etmedim teşekkür ettim.


Sedat’ın hazırladığı listenin artık hiç kazanma şansı kalmamıştı. Sadece kişisel kapris ve sorunlar yüzünden  seçilmeyi hak eden çok çalışan iki arkadaş (sedat ve ben) liste dışı kalmıştır. Vicdanı yaralayan budur. Umarım bundan böyle CHP’de kin, nefret kıskançlık tohumları bir daha hiç ekilmez.


Mahallemizin değerli CHP’Lİ üyesi
Tek bir muradım vardır. Sizlerle bir toplantı yapmaktır. Sadece delege seçim sürecinde yaşananları değil, il ve ilçe örgütümüzde son iki yılda yaşananları sizlerle konuşmayı, tartışmayı paylaşmayı gerçekten çok isterdim. Çünkü partinin gerçek sahipleri sizlersiniz. Birbirimize sormak ve anlatmak istediğimiz o kadar çok şey var ki. Aynı mahallede aynı partinin üyeleri olmamıza rağmen bir birimize öyle yabancı ve öyle uzağız ki.


Saygı ve sevgilerimi sunuyorum.                                           Zülfikar Bal 10.02.2012



CHP İÇİNDE, CHP ÜYESİNE, HAKKI VE YETKİSİ OLMAYANLARIN, CEZA VERMESİNİ ASLA KABUL EDİLEMEZ.


CHP İÇİNDE, CHP ÜYESİNE,  HAKKI VE  YETKİSİ OLMAYANLARIN, CEZA VERMESİNİ ASLA KABUL EDİLEMEZ.

30 senedir Bursa Yıldırım ilçede aynı  Mahallede  ikamet ediyorum .2000 yılından  beri CHP üyesiyim.  2010 Nisan tarihinden itibaren genellikle  partim hakkında  düşüncelerimi yazılı olarak  internet ortamında yayınlıyor ve paylaşıyorum.

Bursa Nilüfer ilçesinde ikamet eden CHP Yıldırım ilçe başkanımız Sayın Güner Aklan Bey  İlçe başkanlığına seçilmeden önce,  2011 yılı Temmuz ayında yazılarımı internette okuduğunu, ve beğendiğini  belirterek, facebook sitesinde  yöneticiliğini yaptığı  “CHP SERBEST KÜRSÜ” sayfada yazılarımı yayınlamamı önermişti. (kendisini daha önce   hiç görmemiştim.  Tanımıyordum) önerisini kabul ettim. Uzun süre sayfasında yazılarımı yayınladım.  O tarihlerde ilçe başkanımız CHP Yıldırım Gönüllü çalışma  Grubu” kurucularından  biriydi.  ilçe  başkanlığına aday  olmak  için  çalışmalarını  grup arkadaşlarıyla birlikte sürdürüyordu.

İlçemize başkanlığına adaylığını açıkladıktan sonra, parti çalışmalarıyla ilgili olarak  cevaplaması isteği ile  2 soru sormuştum. *(sorum bağlantı  yazımda ) Sorularıma yanıt vermeden  ve hiç bir açıklama yapmadan sayfa üyeliğinden ve arkadaşlıktan çıkarıldığımı fark edince gerçekten çok şaşırmıştım.

 Sayın Güner  Aklan  Bey (29.5.2012 tarihinde) ilçemize başkan seçildiği zamanda  yazılarımı yayınlamaya devam ediyordum.  9.8.2011 tarihinde ilçe  başkanımızın  makam odasında bir grup arkadaşla  otururken bana hitaben (hep aynı şeyleri yazdığım  gerekçesiyle) yazılarımı ilçe başkanlığı sayfasında yayınlamamı sözlü olarak söyledi.

Sayfa herkese,  üyelere, halkımıza açıktı. Gerekçeyi haklı bulmadığım için yazılarımı yayınlamaya devam ettim. Ancak bir süre sonra yazılarım sayfadan silindiğini fark ettim.  yazılarımı  silen anlayışı ve zihniyeti kınadığımı (13..8.2012 tarihinde) ilçe başkanlığı sayfasına yazdım.

İlçe başkanımız kınama yazıma, aynı sayfada verdiği 15.8.2012 tarihli yazılı yanıtta,  yazılarımı kimsenin silmediğini yanılmış olabileceğimi, çok fazla paylaşımda bulunduğumu  bildirdi. Oysa yazılarımın silindiği kesindi, doğruydu.  belge vardı.

23.8.2012 tarihinde ilçe başkanlığımız sayfası paylaşımıma tümden  kapatıldı. Yazılarıma ilçe başkanımız  tarafından  yasak ve sansür uygulanıyordu.

 Sayfanın kapatıldığını il başkanlığımıza bildirdim.  İl başkanlığımız, gerekli incelemenin yapıldığını ilçemiz başkanıyla konu hakkında  görüşüldüğünü sayfanın  kapatılmadığını yanlışlıkla üyelikten çıkmış olabileceğimi,  üyelik talebimi tekrar iletmem halinde sayfanın açılacağı (29.8.2012 tarihinde) yazılı olarak tarafıma  bildirildi. Sayfa tekrar paylaşıma açıldı.

Sayfa açılınca yazmaya  ve paylaşmaya devam  ettim.  29. 11.2012 tarihinde ilçemiz başkanlık sayfası  tekrar paylaşımıma kapatıldı.   yasak  devam  ediyor.yazılarımı yazamıyorum. İlçemiz hakkında sayfada  yayınlanan duyuruları, haberleri takip edemiyorum. Okuyamıyorum.

Ayrıca 28.11.2012 tarihinde ilçe binamızda  meydana  gelen başka bir konuyla ilgili olarak 29.11.2012 tarihinde ilçe başkanlığımıza  gerekli incelemenin ve gereğinin   yapılması  amacıyla  elden dilekçemi verdim.

Sayfanın açılmaması ve dilekçeme yanıt verilmemesi üzerine il başkanımızdan randevu aldım. Gelişmeler hakkında yaşadıklarımı, bildiklerimi, sorunlarımı  ayrıntılı olarak  il başkanımıza anlattım.   Ayrıca 29.11.2012,  5.12.2012 tarihli iki adet dilekçemi  il  başkanımıza elden verdim.

Dilekçelerimde  şahsım  hakkında gerekli incelemenin, araştırmanın, soruşturmanın  yapılmasını herhangi bir suç unsuru tespit edilirse, suç kanıtının  partimizin yetkili organı olan disiplin kuruluna iletilmesini, cezamın  yetkili  organ  tarafından  verilmesini,  suçum  yoksa,  şahsıma karşı  yapılan   haksız, ugulamaya,son  verilmesini, tecritin kaldırılmasını, yasaklanan ilçe başkanlığı sayfamızın tekrar paylaşımıma  açılmasını, dilekçelerime yanıt verilmesini  il  başkanımızdan sözlü olarak  talep  ettim.

Sorun  kesinlikle kişisel değildir. Tek başına  Zülfikar Bal’ın sorunu  hiç değildir.  Hakkını arayan, soran, soruşturan, öneren, eleştiren   üyenin cezalandırılmasıdır.   Bu anlamda sorun  örgütseldir. Partisine, bağlı olan, emek veren,çalışan, görevlerini fazlasıyla  yerine  getiren,  parti üyesinin siyasi geleceği örgüt içindeki konumu, yeri kişilerin insafına, merhametine  bırakılamaz.  Bırakılmamalıdır. Parti üyesine,  üyenin  haklarına sahip çıkılmalıdır. Üyenin  hakları koruma altına alınmalıdır. Politikada var olma uğruna, yok etme devri tekrar açılmamak üzere sonsuza kadar  kapatılmalıdır. Üyeye yapılan  haksızlık  karşısında örgüt, örgüt  yetkilileri  ve örgüt üyeleri duyarsız,  ilgisiz  kalmamalıdır. Sorun  partimizi hepimizi doğrudan  ilgilendirmektedir.

Demokratik yollardan parti hukuku içinde hakkımı arıyorum.  Sonucu bekliyorum.  Gereğinin  yapılacağını, umut  ediyorum.   07.12.2012

https://www.facebook.com/notes/z%C3%BClfikar-bal/chp-bursa-yildrim-il%C3%A7e-%C3%B6rg%C3%BCt-ba%C5%9Fkanimiza-ve-ba%C5%9Fkan-adayimiza-iki%C5%9Fer-sorum-var/229303290469510 *(sorduğum iki soru)

12/07/12

CHP’NİN ÖZGÜR BİR CHP ÜYESİ OLARAK ÜZERİME DÜŞEN GÖREVİ YAPTIM. BAŞIM DİKTİR. YÜZÜM AKTIR.


CHP’NİN ÖZGÜR  BİR  CHP ÜYESİ   OLARAK  ÜZERİME  DÜŞEN  GÖREVİ  YAPTIM.  BAŞIM DİKTİR. YÜZÜM  AKTIR. 


32 senedir Bursa’da 30 senedir yıldırım ilçede aynı  Mahallede  ikamet ediyorum.
Şimdi ki CHP ilçe başkanımız Sayın Güner Aklan İlçe başkanlığına hazırlanmak amacıyla 2011 yılında açtığı facebook sayfada yazılarımı yayınlamamı önerdi. (kendisini daha önce  hiç görmemiştim tanımıyordum) Kabul ettim. Uzun süre sayfasında yazılarımı yayınladım.  bir çok kez  sohbetlerimiz  ve  telefon  görüşmelerimiz olmuştu. 


İlçemize başkan adaylığını açıkladıktan sonra parti çalışmalarıyla ilgili olarak kendisine sayfada 2 soru sordum. Sorularıma yanıt almadan ve hiç bir açıklama yapmadan sayfa üyeliğinden ve arkadaşlıktan çıkarıldım.


İlçemize başkan seçildikten sonra,  CHP yıldırım ilçe başkanlığı sayfasına yazılarımı yayınlamaya devam ediyordum.  Bir gün ilçe binamızda başkanın  makam odasında otururken yazılarımı ilçe başkanlığı sayfasında yayınlamamı sözlü olarak söyledi.


Sayfa herkese tüm üyelere halkımıza açıktı yazılarımı yayınlamaya devam ettim. Yazılarım sayfadan silindiğini fark edince, yazılarımı silen anlayışı ve zihniyeti kınadığımı sayfaya yazdım.

İlçe başkanımız kınama yazıma aynı sayfada verdiği yanıtta yazılarımı sayfadan kimsenin silmediğini yanılmış olabileceğimi bildirdi. Oysa yazılarımın silindiği kesindi, doğruydu.  belge vardı.


Yazılarımı yazmaya devam ettim.  Bir süre sonra ilçe başkanlığımız sayfası paylaşımıma tümden kapatıldı. Yazılarıma sansür kondu. 


Durumu il başkanlığımıza bildirdim.  Gerekli incelemenin yapıldığını ilçemiz başkanıyla görüşüldüğünü sayfanın paylaşımıma kapatılmadığını yanlışlık üyelikten çıkmış olabileceğimi  üyelik talebimi iletmem halinde sayfanın tekrar açılacağı yazılı olarak tarafıma  bildirildi. Sayfa tekrar paylaşıma açıldı.

Yazılarımı yazmaya devam ettim.  hiçbir açıklama yapılmadan sayfa tekrar tümden kapatıldı. Yazılarımı yayınlamam tekrar yasaklandı.


Aynı tarihlerde  ilçe binamızda  meydana  gelen başka bir konuyla ilgili olarak 29.11.2012 tarihinde ilçe başkanlığımıza hakkımı araması için elden dilekçe verdim. 


Sayfanın açılmaması ve dilekçeme yanıt verilmemesi üzerine il başkanımızdan randevu aldım. Gelişmeler hakkında bildiklerimi  ayrıntılı ilettim.   İki konuyla ilgili yazdığım 2 ayrı dilekçeyi  doğrudan başkanımıza elden verdim.


Gerekli incelemenin araştırmanın yapılmasını suçum varsa  suç belgesinin partimizin yetkili organına iletilmesini, cezamın  yetkili  organ  tarafından  verilmesini,  suçum yoksa ilçe başkanlığı sayfamızın tekrar paylaşıma  açılmasını, dilekçelerime yanıt verilmesini  il  başkanımızda  talep  ettim. Gereğinin  yapılacağını,    umut  ediyorum.   07.12.2012




NOT . 
CHP YILDIRIM İLÇE 8 ARALIK CUMARTESİ SAAT 14.00 İLÇE BŞK  PROF. DR. HASAN ERTURKUN  KENTSEL DÖNÜŞÜM VE BÜYÜK  ŞEHİR  YASASI ELE ALACAĞI SUNUMA DAVETLİSİNİZ  İSİM YOK .

905364417056  7.12.2012  SİSTEMDE KAYITLI OLMAMA  RAĞMEN  EŞİME MESAJ  GELİYOR BANA GELMİYOR.



CHP SADECE CHP’LİLERİN PARTİSİ DEĞİLDİR. CHP TARİHİ GEÇMİŞİYLE, HİZMETLERİYLE, MİSYONUYLA, VİZYONUYLA TÜRKİYE’NİN PARTİSİDİR.




CHP hepimizin partisidir. CHP Atatürk’ün kurduğu, iki büyük eserimden biri deyip halkına emanet ettiği partidir.

CHP atlarımızın, dedelerimizin, ninelerimizin, analarımızın, babalarımızın,  emekleriyle, inançlarıyla, kararlılıklarıyla, oylarıyla 90 yıldır yaşattığı bir partidir.

CHP kökleri, ana dolunun en ücra köşelerine kadar yayılan 90 yıllık ulu bir çınardır.    

CHP hepimizin partisidir. CHP sadece CHP’lilerin partisi değildir. CHP Türkiye’nin partisidir.

CHP bu özellikleriyle, kendi içinde yaşadığı, yaşayacağı her sorun Türkiye’nin sorunu demektir. Türkiye’nin yaşadığı, yaşayacağı her sorun CHP’ nin sorunu demektir. Bunu en başta CHP’liyim diyenler çok iyi anlamalı kavramalı ve bilmelidirler.

CHP kuruluşuyla, dünüyle, bugünüyle, tarihi geçmişiyle, ülkemize, halkımıza olan hizmetleriyle vizyonuyla, misyonuyla, derin ufkuyla, 100 yıl sonrasını gören kurucu lideriyle bu kadar büyük, bu kadar tarihi öneme sahip olan bir partidir.

CHP gerçek sahiplerinden koparılacak, sahiplenilecek,  küçük, bencil, çıkarcı anlayışla zihniyetle korunacak, savunulacak, yönetilecek bir parti olmamıştır. Bundan sonrada olmayacaktır.  Bu anlayışta, bu düşüncede, bu zihniyette olanlar savrulup gitmişlerdir. Ama CHP Dimdik ayakta kalmıştır. Kalmaya da devam edecektir. Çünkü koruyan ve savunan halkın ta kendisidir. Küçük ve bencil beyinler bunu anlamalıdır kavramalıdır. Bilmelidir.

Küçük düşünenler, kol kırılır, yen içinde kalır diyenler CHP’yi küçük dünyalarına hapsetmek isteyenler, ama sorgulanmak, denetlenmek istemeyen antidemokratik anlayışlar, zihniyetler bu gerçeği anlamalı. Kavramalı. Bilmeli.  

Artık kol kırılıp yen içinde kalmayacaktır. Kalmamalıdır. CHP Çatısı altında yaşayanlar, CHP üyesi olanlar, CHP kimliği taşıyanlar CHP’yi yönetenler,  CHP’yi sevenler CHP’nin tüzüğünü, çalışma ilkelerini, kurultay kararlarını, yönetmeliklerini, genelgelerini,  uygulamak ve uygulatmak zorundalar. Sade üyesinden genel başkanına kadar her CHP üyesi tüzükte ifadesini bulan, tüzükle sınırlanan görev yetki ve sorumluluk sınırlarına uymak zorundadırlar. Bu anlamda yönetimler aldıkları kararlardan, yaptıkları iş ve işlemlerden, gelir ve giderlerden,  parti üyelerine örgüte karşı sorumludurlar. Örgüt önünde, örgüt toplantılarında hesap vermek zorundadırlar.  Demokrasinin gereği işte budur. Demokrasi bu özelliğiyle ya vardır yâda yoktur. İkisinin ortası olamaz. Biraz demokrasi hiç olamaz.

CHP’li bir üye olarak partimde demokrasi arıyorum. Yazılarımla, davranışlarımla, sözlerimle, öneri, eleştiri ve sorularımla disiplin suçu işliyorsam, suçum kanıtlanmalıdır.  Cezamı yetkisi olmayan kişiler değil, CHP nin yetkili organı olan disiplin kurulu vermelidir. Cezayı yetkisiz kişiler veriyorsa, vermeye cesaret ediyorsa orada zaten demokrasi yok demektir. Orada zaten özgür irade yok demektir. 07.12.2012

ÇOK ÖNEMLİ NOT:
Yazılarımı, özel sayfalarında, özel grup sayfalarında yayınlamamı  (paylaşmamı) istemeyen,  herhangi bir şekilde en ufak rahatsızlık duyan arkadaşlarım, dostlarım gönül rahatlığı içinde sayfa ve grup üyeliğinden çıkarabilirler. Engelleyebilirler. En doğal haklarıdır. Saygı duyarım.

Yazılarımda suç unsuru bulanların,  görenlerin yetkili mercilere, üyesi olduğum partimin (disiplin kuruluna iletilmesi için) yetkili organlara bildirmelerini doğru bulurum ve onaylarım. Ama yapmayıp cezayı doğrudan ya da dolaylı olarak kendileri ceza vermek isterlerse bunu onaylamam, doğru ve demokratik bulmam mümkün değildir. 07.12.2012

12/05/12

CHP’DE KARARLILIKLA, İNATLA, ISRARLA SAVUNDUĞUM, SAVAŞTIĞIM VAZGEÇMEDİĞİM BİR MÜCADELEM VAR.


 CHP’DE KARARLILIKLA, İNATLA, ISRARLA SAVUNDUĞUM, SAVAŞTIĞIM VAZGEÇMEDİĞİM BİR MÜCADELEM VAR.


2010 Nisan tarihinden bu güne kadar, Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel başkan olmasıyla birlikte, CHP çatısı altında, CHP içinde ki olumsuzluklara karşı, özgür ve onurlu bir CHP üyesi kimliğimle ve kişiliğimle dün ve bugün örgüt içinden, gelen yazılı sözlü tüm baskılara, uyarılara, ikazlara rağmen yılmadan, usanmadan inatla, ısrarla, kararlılıkla, dirençle sürdürdüğüm, savaştığım bir mücadelem var.

İnternet ortamında paylaştığım ve hiç silmediğim herkese açık olan 1000 in üzerindeki yazılarım, önerilerim eleştirilerim sorularım incelendiğinde mücadelemin özü çok daha net olarak anlaşılacaktır.

ANA MÜCADELEMİN ESASI 11 MADDEDEN OLUŞMAKTADIR.

Maddelerin neler olduğunu somut olarak yazacağım. açıklayacağım.  Duyan, okuyan yol arkadaşlarımdan,  yüzünde, sözünde maske olmayan gerçek CHP’li dostlarımdan duymayanlara duyurmalarını talep ediyorum, istiyorum. Öneriyorum.   Ve tüm yüreğimle, inancımla, özümle sözümle diyorum ki, Her şey CHP içindir, her şey halkımız içindir, Her şey ülkemiz içindir.

1- Örgütlenme ağının kurulması. (Tüzük Madde 26. 27. 28.) Muhtarlık bölgesi görevlileri çalışma gurupları (mahalle sokak cadde sorumlularının ve birçok başlıktan oluşan çalışma gruplarının oluşması, aktif hale gelmesi ve kurumsallaşması )
2- Genişletilmiş örgüt toplantılarının (il ilçe danışma meclisi toplantılarının) zaman ve süresi düzenli ve disiplinli olarak yapılması, görev yetki ve sorumlulukların yerine getirilmesi   (Tüzük Madde 29. 30. 32. 33.34. )
3- CHP çatısı altında CHP adıyla düzenlenen, yapılan, irili ufaklı, gündemli gündemsiz tüm örgüt toplantılarında, toplantı usul, yöntem kural ve disiplinine titizlikle uyulması, uymayanlar hakkında kesinlikle disiplin işlemi yapılması
4- Kısa, orta, uzun vadeli olarak, önemine ve acili yetine göre ( günlük haftalık aylık senelik) çalışma plan ve programın hazırlanması ilan panosuna asılması üyelerin örgütün bilgisine sunulması
5- Yönetim kurulunun aldığı kararların ilan panosuna asılarak üyelerin, örgütün bilgisine sunulması
6- Örgütün gelir gider Kalemlerinin (cetvellerinin) neler olduğu açık ve anlaşılır şekilde yazılmalı,  belli zaman dilimleri içinde ilan panolarına asılarak üyelerin, örgütün bilgisine sunulması.
7- Parti tüzüğüne, kurultay kararlarına, yönetmeliklere, genelgelere titizlikle uyulması uymayanlar hakkında kesinlikle disiplin işlemi yapılması
8- Örgüt başkanı, örgüt yönetim kurulu üyeleri, örgüt içinde hiçbir zaman, hiçbir şekilde örgüt üyeleri arasında ayrım, ayrıcalık yapmamalı,  birine uzak birine yakın durmamalı.
9- En önemlisi tüzüğün 5. Maddesin, özellikle de 5.maddenin 4 paragrafının hayata geçmesi için kesintisiz gayret ve çaba gösterilmeli.
10- Parti içi eğitimin uygulamaya konulması. (Tüzük Madde 83.)
11- Bütün bunların takip ve kontrol edilmesi için parti denetmenlerin görevlendirilmesi  (Tüzük madde 45)

Yukarıda sıraladığım 11 maddeyi yerine getirmek istemeyen başkan ve yöneticilerin, onlara bağlı ve bağımlı olan bazı üyelerin, ucuz, basit politika yapanların, kolay ve kestirme yoldan üyelerin omuzlarına basarak yükselmek isteyenlerin,  yüzlerine ve sözlerine maske takanların,  tüzüğü, partinin ilkelerini, kurallarını değil de, kendi bildiklerini (kendi işine gelenleri)  uygulayanların hedef tahtası olmaktan kurtulamıyorum.
     
 SÖZÜN ÖZÜ
CHP de tüzüğün, yönetimlerin, kişilerin, isimlerin, yüzlerin değil, yanlış anlayışların, alışkanlıkların, zihniyetlerin, uygulamaların değişmesi için kendi içimizde kendimize karşı top yekûn zorlu bir savaş açmalıyız. Sorunun ve çözümün anahtarının kesinlikle kendi içimizde olduğunu anlamalıyız, bilmeliyiz kabul etmeliyiz. Kendi dışımızda güçlenme şansımız yok. Kendi içimizde güçlenme şansımız çok.   Rakiplerimizi yenmek istiyorsak, iktidar olmak istiyorsak önce kendi içimizde kendimizi yenmek zorundayız. Kendi içimizde güçlenmek zorundayız. 06.12.2012

HP BURSA İL BAŞKANIMIZ SAYIN METİN ÇELİKLE BEYLE GÖRÜŞTÜM.


CHP BURSA İL BAŞKANIMIZ SAYIN METİN ÇELİKLE BEYLE CHP ÜYESİ OLARAK GÖRÜŞME TALEBİNDE BULUNDUM VE GÖRÜŞTÜM.

İl başkanımızla görüşmek için, il sekreterim izden 5.12.2012 tarihinde randevu aldım. Yaptığımız görüşmede il başkanımıza, partimizin, il ve ilçe örgütümüzün sorunları hakkında, son 3 yıl içinde yaptığım çalışmalar hakkında, internet ortamında yayınladığım yazılarım hakkında, il başkanımıza bilgi için, gereğinin yapılması için doğrudan elden verdiğim 29.11.2012 tarihli ve 5.12.2012 ve tarihli dilekçelerim hakkında düşüncelerimi, ayrıntılı olarak anlatma fırsatı buldum. Sayın il başkanımız 20 dakika boyunca anlattıklarımı, sözümü kesmeden dikkatlice dinledi. Ayrılırken anlatmak istediklerimi, vermek istediğim mesajı aldığını ve gereğinin yapılacağını söyledi. 

Çok yoğun çalışma temposu i
çinde iken , zaman ayıran görüşen, anlattıklarımı dikkatlice dinleyen ve daha önemlisi anlayan il başkanıma içten teşekkür ederek ayrıldım.05.12.2012
----------------------------------------

NOT: Eski il başkanımız Sayın Gürhan akdoğan Beyle kendiliğinden gelişen bir görüşmeyi internet ortamında paylaşmıştım.

Yazım Bursa Olay gazetesi gazetesi köşe yazarı Sayın Ahmet Emin Yılmaz'ın dikkatini çekmiş ve köşesinde yazmıştı. Söz konusu yazıyı ve hoş bir anı olarak yazılarımı okuyan dostlarımın ilgisine, bilgisine sunuyorum.

http://www.ahmeteminyilmaz.com/2011/03/il-baskanini-gordu-cok-etkilendi-duygularini-facebook%E2%80%99ta-paylasti/

12/04/12

CHP Lİ OLMAK ÇOK ZOR


CHP YILDIRIM İLÇE BAŞKANIMIZIN  DİLEKÇEMİ İŞLEME KOYMASINI VE GEREĞİNİ YAPMASINI ÖNEMLE TALEP EDİYORUM.

CHP YILDIRIM İLÇE BAŞKANLIĞI FACEBOOK HABER SAYFASI TAMAMEN HAKSIZ, KEYFİ VE ŞAHSİ SEBEPLER YÜZÜNDEN HİÇ BİR AÇIKLAMA YAPILMADAN YAZILARIMA BİLGİ EDİNMEME KAPATILDIĞINI AÇIKLAMIŞTIM.

28.11.2012 TARİHİNDE, İLÇE BAŞKANIMIZ, İLÇE BİNAMIZDA İLÇE KADIN KOLLARIMIZLA TOPLANTIDA BULUNDUĞU BİR SIRADA PARTİLİ ARKADAŞIMLA SOHBET EDERKEN, İLÇE BAŞKANIMIZIN TOPLANTIDAN ÇIKARAK AŞAĞIYA İNİP MÜDAHALE ETMEK ZORUNDA KALDIĞI HOŞ OLMAYAN BİR OLAY HAKKINDA İLÇE BAŞKANLIĞIMIZA ELDEN İMZA KARŞILIĞINDA 29.11.2011 TARİHİNDE DİLEKÇE VERDİM.

İLÇE BAŞKANLIĞIMIZIN DİLEKÇEMİ İŞLEME KOYMASINI VE GEREĞİNİ  ÖNEMLE TALEP EDİYORUM.  (CHP DE ÖZGÜR BİR ÜYE OLARAK VAR OLMAK, VARLIĞINI KORUMAK, HAKSIZLIKLAR KARŞISINDA HAK ARAMAK HİÇTE KOLAY DEĞİL) 3.11.2012

BİR CHP’LİNİN BİR CHP’LİYE VERECEĞİ EN AĞIR VE EN HAKSIZ CEZALARDAN BİRİSİ İŞTE BUDUR

BİR CHP’LİNİN BİR CHP’LİYE VERECEĞİ EN AĞIR VE EN HAKSIZ CEZALARDAN BİRİSİ İŞTE BUDUR 

Var sayalım ki, partinin, üyesisiniz, bilerek ya da bilmeyerek parti disiplin suçu işlediniz. Suçunuz, suç kanıtınız ve suçlu olduğunuz nasıl ispat edilecek? Suçlu olduğunuza kim karar verecek? İşlenen suçun ağırlığına göre ceza verme yetkisi kimin kimlerin olacak? 

Soruyu daha da somutlaştıralım. Üyesi olduğunuz partinin il ya da ilçe örgüt başkanı, o ilde ya da ilçede partinizi temsil ettiği için, partinizin adı ve amblemiyle, sosyal paylaşım sitesi olan facebookta örgüt üyeleriyle iletişim kurmak, paylaşımda bulunmak, parti, örgüt çalışmaları hakkında üyelere haberler, bilgiler vermek, onların yorumlarını, düşücülerini öneri ve eleştirilerini öğrenmek amacıyla (herkesesin paylaşımına açık ) bir sa
yfayı hizmete koyduğunu ve o sayfanın yöneticiliğini de doğrudan başkanın kendisinin yaptığını düşünelim.

Siz o partinin üyesi olarak, partinizle ilgili güncel bilgileri, haberleri iletişim sayfasından alıyorsunuz. Olayları gelişmeleri, haberleri, bildirileri duyuruları oradan takip ediyorsunuz. Partinizle ilgili düşünlerinizi, önerilerinizi, eleştirilerinizi, yorumlarınızı, beğenilerinizi orada yazıyor ve paylaşıyorsunuz.

Hiçbir açıklama yapılmadan, hiçbir bir bilgi verilmeden sayfa paylaşımınıza kapatılıyor. Sayfaya yazı yazmanınız engelleniyor. İlçenizle ilgili güncel bilgileri almanız yasaklanıyor. Suçunuzun, ne olduğunu bilmiyorsunuz. Bir anlamda partiden örgütten tecrit edilmiş ve dışlanmış oluyorsunuz. Bunun ihraçtan çok daha ağır ve onur kırıcı bir ceza olduğunu düşünüyorum.

Tam böyle bir durumla karşı kaşıya bulunuyorum.

Partim ve örgütüm içinde hakkımı arıyorum. Soruyorum yanıt alamıyorum. Suçum nedir? Suç kanıtı nedir? Bilmiyorum. Parti ve örgüt içinde örgüt üyesine bu kadar ağır ceza verme yetkisi kime, hangi kişiye, hangi organa aittir? Partisine yıllarca canla, başla emek veren, görev yetki ve sorumluluklarını eksiksiz yerine getiren bir parti üyesinin, bu haksızlığı adaletsizliği kabullenmesi içine sindirmesi kolay değildir. Suçunun ne olduğunu neden cezalandırıldığını bilmesi anlaması öğrenmesi CHP üyesinin en doğal hakkı değil midir? Suçumun ne olduğunun açıklanmalıdır. CHP de hakkını arayan mı suçludur. Aramayan mı suçludur? 05.12.2012


Var sayalım ki, partinin, üyesisiniz, bilerek ya da bilmeyerek parti disiplin suçu işlediniz. Suçunuz, suç kanıtınız ve suçlu olduğunuz nasıl ispat edilecek? Suçlu olduğunuza kim karar verecek? İşlenen suçun ağırlığına göre ceza verme yetkisi kimin kimlerin olacak? 

Soruyu daha da somutlaştıralım. Üyesi olduğunuz partinin il ya da ilçe örgüt başkanı, o ilde ya da ilçede partinizi temsil ettiği için, partinizin adı ve amblemiyle, sosyal paylaşım sitesi olan facebookta örgüt üyeleriyle iletişim kurmak, paylaşımda bulunmak, parti, örgüt çalışmaları hakkında üyelere haberler, bilgiler vermek, onların yorumlarını, düşücülerini öneri ve eleştirilerini öğrenmek amacıyla (herkesesin paylaşımına açık ) bir sa
yfayı hizmete koyduğunu ve o sayfanın yöneticiliğini de doğrudan başkanın kendisinin yaptığını düşünelim.

Siz o partinin üyesi olarak, partinizle ilgili güncel bilgileri, haberleri iletişim sayfasından alıyorsunuz. Olayları gelişmeleri, haberleri, bildirileri duyuruları oradan takip ediyorsunuz. Partinizle ilgili düşünlerinizi, önerilerinizi, eleştirilerinizi, yorumlarınızı, beğenilerinizi orada yazıyor ve paylaşıyorsunuz.

Hiçbir açıklama yapılmadan, hiçbir bir bilgi verilmeden sayfa paylaşımınıza kapatılıyor. Sayfaya yazı yazmanınız engelleniyor. İlçenizle ilgili güncel bilgileri almanız yasaklanıyor. Suçunuzun, ne olduğunu bilmiyorsunuz. Bir anlamda partiden örgütten tecrit edilmiş ve dışlanmış oluyorsunuz. Bunun ihraçtan çok daha ağır ve onur kırıcı bir ceza olduğunu düşünüyorum.

Tam böyle bir durumla karşı kaşıya bulunuyorum.

Partim ve örgütüm içinde hakkımı arıyorum. Soruyorum yanıt alamıyorum. Suçum nedir? Suç kanıtı nedir? Bilmiyorum. Parti ve örgüt içinde örgüt üyesine bu kadar ağır ceza verme yetkisi kime, hangi kişiye, hangi organa aittir? Partisine yıllarca canla, başla emek veren, görev yetki ve sorumluluklarını eksiksiz yerine getiren bir parti üyesinin, bu haksızlığı adaletsizliği kabullenmesi içine sindirmesi kolay değildir. Suçunun ne olduğunu neden cezalandırıldığını bilmesi anlaması öğrenmesi CHP üyesinin en doğal hakkı değil midir? Suçumun ne olduğunun açıklanmalıdır. CHP de hakkını arayan mı suçludur. Aramayan mı suçludur? 05.12.2012

12/02/12

AĞIZLAR SUSUN. KALEMLER YAZMASIN. YÜREKLER, VİCDANLAR SES VERSİN. İŞTE GERÇEKLER


AĞIZLAR SUSUN.  KALEMLER  YAZMASIN.  YÜREKLER,  VİCDANLAR  SES VERSİN.  İŞTE  GERÇEKLER

İLÇE BAŞKANLIĞIMIZIN SAYFASI  YAZILARIMA NEDEN  KAPATILDI?

(bu yazımı bir tek bir  patilim  okusa bile  tesellim olacaktır.)

Partimin asil üyesiyim partimin  emekçisiyim haksızlığa  uğradım    hakkımı  arıyorum.

Sayın  ilçe  Başkanımız AV. Güner  Aklan,  ilçe başkanlığına hazırlanma  ve  ısınma amacıyla (2011 yılı temmuz ya da ağustos ayları içinde  tarihi tam  hatırlamıyorum)   “CHP SERBEST KÜRSÜ”  adıyla facebook sayafası açmıştı.  

O tarihlerde ve daha öncesinde (2010 nisan ayndan beri)  şimdikinden çok daha sık yazılar yazdığımı şimdiki, il ve  ilçe  başkanımız, eski Bursa  il Başkanımız,  Sayın Gürhan  Akdoğan,  eski ilçe  başkanımız  Sayın Ali Toğan’ın  ve yönetim kurulu üyelerinin  çok iyi bildiklerini,  hatırladıklarını, unutmadıklaını  çok  iyi biliyorum. ayrıca  bunu doğrulayan yazıllarım internet   kayıtlarında’da  mevcuttur.  

O tarihlerde   yazılarımı internet sayfalarında   okuyan Sayın  Güner  Aklan, yazılarımı sayfasında  yayınlamamı teklif etmiştir. (Başka  ilçede ikamet  ettiği için kendisini  tanımıyordum o  tarihe  kadarda hiç   görmemiştim)  teklifini kabul  edip  yazılarımı, uzun  süre (CHP SERBEST KÜRÜSÜ)  sayfasında  yayınlamıştım.  (Bir çok yazışmalarımız telefon  görüşmelrimiz olmuştur.)Yerel  basınımızda bazı  gazeteciler  bir çok yazımı  bu safdan  alarak  köşelerinde  yayınladıkları  bilinen  bir  gerçektir.  

Sayın  Güner  Aklan ‘ın  İlçemize  başkanlık  adaylığı  kesinlik  kazandıktan sonra 20 Kasım 2011 tarihinde “CHP SERBEST KÜRSÜ”  sayfasında cevaplaması  dileği eski  başkanımıza  ve kendisine  2  şer adet  soru  sormuştum.  Sorularıma  yanıt vermeden ve hiçbir açıklama yapmadan, beni  hem arkadaşlıktan, hem de serbest kürsü sayfasından çıkarmıştı.  

Sayın  Güner  Aklan yarışı kazanıp  ilçe  başkanı  seçilmişti. Kendisini  kutlamış  ve  başarılar  dilemiştim. Yazılarımı  internet ortamında yazmaya  ve yayınlamya  kesintisiz devam  ediyordum.

9.8.2012 tarihinde eski ilçe binamızda başkanın makam odasında  bir grup üye arkadaşın yanında oturup sohbet ederken bana hitaben artık  herkese açık olan ilçe başkanlık sayfasına  yazılarımı  yazmamamı söylemiştir. Gerekçesini  sorduğımda,  yazılarımı  artık okumadığını, hep  aynı  şeyleri  yazdığımı, bıkkınlık  yarattığımı ayrıca yazılarımdan şikayetler aldığını  açıkça söylemiştir. Bende aynen  şu yanıtı  vermiştim. Yazılarımda suç unsuru varsa, partime örgütüme zarar veriyorsam gereğini yapmasını,  Suç kanıtıyla birlikte partimizin yetkili organı olan  disiplin  kuruluna  iletmesini  talep  etmiştim. (o gün disiplin kuruluna  vermedi. Veremezdi çünkü yazılarımda suç unusuru o günde yoktu  bugünde  yok. bu nedenle hakkı ve yetkisi olamadığı  halde cezayı  kendisi veriyor)

yazılarım  ilçe başkanlığımız  sayfasından  silindiğini  fark edince 13.8.2012 tarihli yazım da’ “yazılarımı yayından kaldıran, sayfadan silen anlayışı zihniyeti kınıyorum”  diye  yazmıştım.

Kınama yazım  üzerine  ilçe  başkanımız Sayın  Güner  Aklan 15.8.2012 tarihli cevap yazısında  “Zülfikar Bey;kimsenin sizin yazınızı kaldırdığı yok.O kadar çok paylaşım yapıyorsunuz ki neyi,nerede,ne zaman paylaştığınızı da unutuyorsunuz.Ayrıca duvarımda paylaştığınız ve kaldırıldığını iddia ettiğiniz yazınız da duvarımda halen duruyor.Lüfen kontrol edip yazınız.” Demişti. (yazım özel sayfasından değil  ilçemiz sayfası  duvarından  silindiğini iddia ediyordum)

14.8.2012 tarihli yazısında sayfa ve bilişimden sorumlu başkan yardımcısı 14.8.2012 tarihinde  özel  mesaj  sayfama  yazdığı  yazıda “sayfadaki yazılarınızı görevimden ötürü ben sildim” dediğini  başkanımıza  bildirdim.

23.8.2012 tarhinde sayfanın  paylaşıma  tamamen kapatıldığını fark edince, durumu  hem  ilçe  başkanımıza  hem il  başkanlığımıza  bildirdim,  ve sayfanın  açılmsını  talep  ettim.

29. 8,2012 tarihinde ilçemizden sorumlu il başkan yardımcımızın verdiği yazılı  cevapta ” ilçe başkanıyla konuyu görüştüğünü yazılarımı engellemelerinin söz konusu olmadığını sayfanın herkese açık olduğunu gruptan istemeden ayrılmış olabileceğimi yeniden gruba katılabileceğimi bildirmiştir. Bu girişim üzerine, ilçe başkanlığı sayfası  tekrar paylaşıma  açılmasıyla  yazılarımı  yazamaya  devam  ettim.
Bu defa 29.11.2012 tarihine saat 20.45  “İLÇE BİNAMIZ KEŞKE BİRAZ DAHA MÜTEVAZI OLSAYDI’DA” başlıklı yazımın yayınlanmadığını engellediğini,  sansür konduğunu,yayınlanması için onay beklediğini fark ettim.

Tüm üyelerimize açık olan ilçe başkanlığı sayfamız hiçbir gerekçe gösterilmeden,hiçbir açıklama yapılmadan  tamamen  haksız  ve  hukuksuz yere paylaşıma 2. Kez kapatılıyordu.

3 senedir düşüncelerimi, öneri  ve eleştirilerimi internet  otamında il  ve  genel  merkezimiz  sayfalarına yazıyorum. yayınladığım yazılarımın tamamı  internet ortamında, site  ve  sayfalarda mevcuttur ve herkese açıktır.

ilçe  başkanlığımız  sayfası  şahsıma  gerekçesiz  olarak kapatıldığı için Haksızlığa uğradığımı, suçlu olmadığımı düşünüyorum. Parti tüzüğümüzün 7 maddesine göre parti örgütümden hakkımı aramasını, hakkımı  savunmasını, yazılarım hakkında, parti ve örgüt içinde genel davranışlarım hakkında inceleme ve araştırma yapılmasını, soruşturma açılmasını  her hangi bir suçuma  rastlanırsa, suç belgesinin partimizin yetkili organı olan disiplin kuruluna iletilmesini,  cezamı yetkli  organın  vermesini, suçum yoksa ise ilçe başkanlığımızın sayfasının diğer üyeler gibi paylaşımıma bilgi edinmeme, ve  yazı yazlarıma açılmasını, örgütümüzden parti yetkililerimizden önemle  arz  ve  talep  ediyorum. 03.12.2012

12/01/12

İLÇE BAŞKANIMIZ YAZILARIMA SANSÜR KOYDUĞU İÇİN, İLÇE BAŞKANLIĞIMIZIN SAYFASINDA YAYINLAYAMIYORUM.



29.11.2012 tarihinde saat 20.45 de CHP Bursa Yıldırım İlçe Başkanlığı facebook sayfasında her zaman olduğu gibi “İLÇE BİNAMIZ KEŞKE BİRAZ DAHA MÜTEVAZI OLSAYDI’DA” Başlıklı yazımı (http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/11/ilce hizmet binamız, keşke-biraz-daha.html ) yayınladım. Biraz sonra tekrar baktığımda yazımın sayfadan silindiğini gördüm. Aynı yazımı tekrar yayınladığımda ise ilk defa yöneticinin onayı bekleniyor yazısını gördüm. Artık bundan böyle ilçemiz facebook sayfasında başkanın onayından geçmeden ilçe başkanlığımız sayfasında istediğim zaman yazı resim yayınlanmayacağını anladım. 29.11.2012

11/30/12

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZDIR

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZDIR


Bir parti bir, bir örgüt, bir sendika iç işleyişinde, toplantılarında, eşitliğin e, esi, özgürlüğün ö’sü, adaletin a’sı var ise, demokrasinin, binde biri var ise,

O partinin, o örgütün, o sendika başkanı, yönetim kurulu üyeleri, örgüt üyeleri tarafından okunması, öğrenilmesi, bilinmesi uygulanılması gereken tüzük olur, ilkeler, kurallar olur. Alınmış kararlar olur, günlük haftalık aylık çalışma plan ve programlar olur.

Üyeler arasında, gözle görülen, yaşanan, hissedilen, birlik beraberlik dayanışma huzur, barış olur. Üyeler arasında asla husumet, kin nefret olmaz.

O parti, o örgüt, o sendika bir kişinin yönetiminde, kontrolünde, inisiyatifinde emirle buyrukla talimatla, yönetilen merkezi otorite değil, tek seslilik değil, çok seslilik Olur. Demokrasinin evrensel kuralları olur.

Üyeler arasında açıktan ya da gizliden hiçbir ayrımcılık, ayrılık olmaz, yapılmaz. Üyeler partilerine, örgütlerine, sendikalarına gittikleri zaman kendilerini başkalarının evinde değil, kendi evindeymiş gibi özgür ve rahat hissederler. Partinin örgütün, sendikanın kendine özgü kuralları ilkeleri varsa bunlara herkes eşit derecede uyar.

Bunların hiç biri yoksa hiç biri uygulanmıyorsa orada demokrasiyle yönetilen bir partinin, bir örgütün, bir sendikanın, özgür iradenin, özgür üyenin varlığından söz edilebilir mi?

Bunların varlığı sözlerle değil, boş demokrasi nutuklarıyla değil örgütlü yaşamın pratiği içinde uygulamakla hayata geçirmekle olur. O parti, o örgüt, o sendika merkezine giden üye bunların olduğunu, varlığını görür, anlar, yaşar, hisseder, uygular. Bunları yazarken Tabi ki CHP’den söz ediyorum.

SÖZÜN ÖZÜ ŞUDUR
CHP ATALARIMIZIN DEDELERİMİZİN, BABALARIMIZIN BİZE BIRAKTIĞI MİRASTIR. O MİRASTA HEPİMİZİN, TÜM HALKIMIZIN, HER BİRİMİZİN EŞİT DERECEDE HAKKI VARDIR. O MİRASI KORUMAK SAVUNMAK HEPİMİZİN HER BİRİMİZİN GÖREVİDİR. CHP Yİ SAHİPLENMEK İSTEYENLER BU GERÇEĞİ AKILLARINDAN HİÇ BİR ZAMAN ÇIKARMAMALILAR. 01.12.2012

ZÜLFİKAR BAL VE CHP ÜYESİ OLARAK SON 3 YILDIR AKTİF ŞEKİLDE SÜRDÜRDÜĞÜMÜ SİYASET VE POLİTİKA YAŞAMIMDA ÖĞRENDİĞİM SOMUT GERÇEKLER.



Eğer yalnızsan,

Eğer güçlü, grubun, kutbun, hizbin içinde yer almıyorsan,

Eğer zengin değilsen,

Eğer zengin, etkili, yetkili, güçlü kişilerin Himayesi altında değilsen

Eğer seçilmiş olanları, köşe başlarını tutanları, yaptıklarını, konuştuklarını, alkışlamıyor san, her dediklerini yapmıyorsan, uslu çocuk olmuyorsan, soruyorsan, eleştiriyorsan, öneriyorsan, düşünüyorsan araştıyor ve inceliyor san,

Eğer sadece CHP’yi sadece CHP’nin çıkarlarını, CHP’nin tüzüğünü, ilke ve kurallarını savunuyor san, özgür iradenle var olmak istiyorsan

Ne kadar bilgili yetenekli, ne kadar çalışkan, saygın olursan ol, çevrende ne kadar çevrende ne kadar sevilir sen sevil parti içinde seçilme, yükselme şansının hiç yok denecek kadar az olduğunu öğrendim. Mücadele, azminin, enerjinin bir nokta bittiğini öğrendim. Üzücü ama ne yazık ki bugün CHP’NİN GERÇEĞİ İŞTE BUDUR.

Keşke bunları tarafsız şekilde dinleyecek, anlayacak bir parti yetkilisi olsa, Keşke tarafsız bir parti denetleyicisi gel se, bu iddiaların doğruluğunu yanlışlığını sorgulasa raporuna yazsa. 30.11.2012

İLÇE BAŞKANLIĞINA 2 ADET ŞİKAYET DİLEKÇESİ



           CHP BURSA İL BAŞKANIMIZ SAYIN METİN ÇELİKLE CHP ÜYESİ OLARAK GÖRÜŞME TALEBİNDE BULUNDUM VE GÖRÜŞTÜM.

İl başkanımızla görüşmek için, il sekreterimizden 5.12.2012 tarihinde randevu aldım.  Yaptığımız görüşmede il başkanımıza, patimizin, il ve ilçe örgütümüzün sorunları hakkında, son 3 yıl içinde yaptığım çalışmalar hakkında, internet ortamında yayınladığım yazılarım hakkında, il başkanımıza bilgi için ve gereğinin yapılması için doğrudan elden verdiğim 29.11.2012 tarihli ve 5.12.2012 ve tarihli dilekçelerim hakkında düşüncelerimi, ayrıntılı olarak anlatma fırsatı buldum. Sayın il başkanımız 20 dakika boyunca sözümü kesmeden anlattıklarımı, sözümü hiç kesmeden dikkatlice dinledi. Ayrılırken anlatmak istediklerimi, vermek istediğim mesajı aldığını ve gereğinin yapılacağını söyledi.

Çok yoğun çalışma temposunda, zaman ayıran görüşen, anlattıklarımı dikkatlice dinleyen ve daha önemlisi anlayan il başkanıma içten teşekkür ederek ayrıldım.05.12.2012

NOT: Eski il başkanımız Sayın Gürhan akdoğan beyle kendiliğinden gelişen bir görüşmeyi internet ortamında paylaşmıştım. Bursa Olay gözetesi gazetesi köşe yazarı Sayın Ahmet Emin Yılmaz o yazımı internet sayfasından alarak köşesine taşımıştı. Söz konusu yazıyı ve hoş bir anımı yazılarımı okuyan dostlarımın ilgisine, bilgisine sunuyorum.


CHP YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ BAŞKANLIĞINA
BURSA

28.11.2012 tarihinde ilçe binamızın salonunda parti üyesi arkadaşım Erol Özkara ile ikili olarak sohbet ettiğimiz sırada, yanımızda oturmakta olan ilçemiz yönetim kurulu üyesi Kemal Kocatürk, Erol Özkara’ya hitaben yalan söylüyorsun doğru bilgi vermiyorsun demiştir. Bunun üzerine bende biz aramızda sohbet ediyoruz, sizinle ilgili bir durum yok. Sohbetimize müdahale etmeyin deyince, sen onun avukatımın sın diyerek orada bulunulanların yanında çok sert bir ses tonuyla bağırmış ve ayağa kalkmıştır. Ciddi tartışmanın yaşanmasına neden olmuştur. Konu hem partimiz hem örgütümüz, hem de biz üyeler, açısından oldukça önemlidir. CHP hepimizin partisidir. Bu nedenle konunun araştırılıp, incelenmesini, ayrıca ilçe binamızda ve örgüt içinde bu tür olaylara, sebebiyet verilmemesi, tekrarının yaşanmaması için, ilçe binamızda yasaların ve tüzüğümüzün suç saymadığı, her konularda üyelerimizin ilçe binamıza gönül rahatlığıyla gidip gelmeleri için, fikirlerini, düşüncelerini özgürce açıklamaları ve tartışmaları için, kendi aralarında sohbet etmeleri ve bu tür konularda üyelerimiz üzerinde psikolojik baskı kurulmaması için, ilçe başkanlığımızın gerekli olan hassasiyeti göstermesini, gerekli önlemleri almasını, önemle arz ve talep ediyorum. 29.11.2012

                                                                                                                                        Zülfikar BAL
                                                                                                                          CHP Yıldırım İlçe Örgüt Üyesi
Gereği için: CHP yıldırım İlçe Başkanlığı
Bilgi için : CHP Bursa İl başkanlığı

Dilekçenin fotokopisini başkana iletmek üzere teslim aldım i İnci AYALA 29.11.2012 imza

                                                CHP BURSA İL BAŞKANLIĞINA 
Üyesi olduğum CHP Yıldırım İlçe Başkanlığımızın facebook iletişim sayfasında yazılarım siliniyor.  Sayfa 28.11.2012 tarihinde ikinci kez (hiçbir açıklama yapılmadan) paylaşımıma kapatılmıştır.  Bilgi edinmem, yazılarımı paylaşmam engellenmiştir. partinin bir üyesi olarak şahsıma haksızlık yapılmıştır. Suçumun ne olduğunu yazılı olarak öğrenmek istiyorum. 
İl başkanlığımızdan, örgütümüzden hakkımın aranması ve savunulması için gereğinin yapılmasını bilgilerinize önemle arz diyorum.  05.12.2012                                                                        
                                                                                                                             Zülfikar BAL
                                                                                                                CHP Yıldırım E.gazi Mah. üyesi
Adres: Ertuğrulgazi Mah.
           Kıyı Sokak No7/1
           Yıldırım / Bursa

11/29/12

İLÇE HİZMET BİNAMIZ KEŞKE BİRAZ DAHA MÜTEVAZI OLSAYDI DA

İLÇE HİZMET BİNAMIZ KEŞKE BİRAZ DAHA MÜTEVAZI OLSAYDI DA

700.000 üzerinde nüfusu, 3000 üzerinde üyesi olan CHP Bursa Yıldırım İlçe İçi güzel dışı güzel ilçe örgüt hizmet binamız günlerce açılışa hazırlandı. Açılışı muhteşemdi. İçini dışını gezerseniz bu kadar övgünün reklamın az olduğunu düşünebilirsiniz.

Ama diyorum ki, Keşke bu kadar güzel görkemli olmasaydı da daha mütevazı olsaydı. Keşke çok daha az reklamı yapılsaydı hatta hiç yapılmasaydı da bu kadar tenha ıssız, tenha görünmeseydi.

Üyelerimizle, halkımızla, insanlarımızla her gün dolup, dolup boşalsaydı. Her gelen bura bizim, bizim partimiz deseydi. Diyebilseydi. Bizim partimize gelen herkes karşılıklı barış, sevgi, anlayış, hoşgörü güven ne huzur içinde en ufak müdahaleye, uyarıya, ikaza maruz kalmadan, ülke, parti, örgüt hakkında, güncel konuları fikirleri olayları özgürce tartışabilselerdi. Konuşabilselerdi. Keşke ilçemizde kişilerin kuralları değil de, herkesin uyacağı, uygulayacağı partimizin, örgütümüzün, ilkeleri kuralları kararları geçerli olsaydı. Herkes bunları bilseydi. Öğrenseydi. İlkelere kurallara uymayanlar, uygulamayanlar hakkında hiçbir ayrım ve ayrıcalık yapılmadan uyarılar ikazlar yapılsaydı. Ne güzel oldurdu. Ne güzel olur. Partimize CHP ye de bu yakışırdı. Yakışır.

https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/69124_489845251037181_1306090775_n.jpg

NASIL BAŞARIR BİLMİYORUM AMA CHP, BARIŞIN, SEVGİNİN, DAYANIŞMANIN, KARDEŞLİĞİN, ÖZGÜRLÜĞÜN, EŞİTLİĞİN, ADALETTİN PARTİSİ OLMAYA MECBURDUR, MAHKÛMDUR.



Çünkü CHP’yi CHP yapan halkımızdır. Halkımızın barışa, sevgiye, dayanışmaya, kardeşliğe, özgürlüğe, eşitliğe, adalete toprak, kadar, su kadar, güneş kadar, hava kadar ihtiyacı vardır. Halkımızın da CHP’ye aynı derecede ihtiyacı vardır.

Çünkü halkımızla CHP 89 yıldır etle tırnak gibi bir biriyle kaynaşmıştır. Halkımız 89 yıldır oylarıyla CHP ye hayat vermiştir. Yaşatmıştır. 89 yıldır iç ve dış düşmanlar tüm uğraşılarına rağmen CHP’yi halkımızdan, halkımızda CHP’den koparamamıştır.

CHP’ nin kapıları, CHP’li başkanların ve yöneticilerin kolları sonuna kadar üyelerimize, halkımıza açılmalıdır. CHP’li üyelerimiz, halkımız örgüt binalarını her gün doldurmalıdır. Kişisel sohbetlerinde, irili ufaklı toplantılarda, partimizin, örgütümüzün, ülkemizin (insanları, isimleri, şahısları kurumları, kuruluşları, makamları değil) sorunları, çözümleri, olayları, fikirleri düşünceleri güncel konuları, ilkeleri, kuralları tüzüğü, planı, programı özgürce konuşmalılar, tartışmalılar, önerilerde, eleştirilerde, bulunmalılar.

Örgüt başkanlarımız, yönetim kurulu üyelerimiz, böylesi güzel etkinliklerden, toplantılardan tartışmalardan, konuşmalardan, öneri ve eleştirilerden, düşüncelerini fikirlerini yazanlardan, paylaşanlardan yorumlardan korkmamalıdırlar, ürkme melidirler.

Tam aksine alabildiğince destek vermelidirler, öncülük, rehberlik etmelidirler, yapacakları organizasyonlarla, denetimlerle huzuru disiplini sağlamalıdırlar. Partinin tüzüğünü ilkelerini, kurallarını eşit ve adil olarak uygulamalıdırlar. Uymayan, uygulamayan üyeleri hiçbir ayrım yapmadan uyarmalıdırlar. Gerekirse disipline vermelidirler. Yetkili organlar, merciler dururken kendileri hiçbir şekilde, hiçbir hak ve yetkiyle ceza vermeyi akıllarının ucundan dahi geçirme melidirler.

11/26/12

CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ GELİR GİDER CETVELİ HAKKINDA KİŞİSEL YORUMUM DUR.

CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ GELİR GİDER CETVELİ HAKKINDA KİŞİSEL YORUMUM DUR.


İLÇE BAŞKANIMIZIN VE ÖRGÜT ÜYELERİMİZİN DİKKATİNE, İLGİSİNE, BİLGİSİNE, ÖNEMLE SUNUYORUM.

CHP Yıldırım İlçe Örgüt Başkanlığı İlçe örgütü gelir gider cetvelini ilçemiz ilan tahtasında görmeden önce 26.11.2012 yayınladığım (aşağıda bağlantı adresini verdiğim) yazımda demiştim ki,

“CHP’sinde bir ilçe örgütünde seçme ve seçilme hakkına sahip olan her üye CHP’nin sahibi ise ve her üye CHP üzerinde eşit haklara sahip ise, CHP örgütlerinde gelir ve gider kalemleri kuruşuna kadar her örgüt üyesinin bilmesi, öğrenmesi, anlaması, şarttır, gereklidir, zorunludur, hakkıdır. Bu hak hiç kimse tarafından engellemez, yasaklanamaz”

Aynı gün yazımı yayınladıktan sonra ilçe binamıza uğradığımda, yıllardan sonra ilçe örgütümüzün gelir cetvelinin yıllardan sonra ilk kez ilan panosuna asılarak örgüt üyelerinin, halkımızın bilgisine sunulduğunu gördükten sonra aynı gün yazıp yayınladığım başka bir yazımın başlığında demiştim ki, (aslında yerine getirilmesi gereken olağan bir görev olmasına rağmen)

“CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ YILLAR SONRA BİR İLKİ DAHA GERÇEKLEŞTİRDİ. KUTLUYORUM, TEBRİK, EDİYORUM, ALKIŞLIYORUM”

Yapılan her şey dört, dörtlük olmasa da, eksiklikler, yanlışlıklar, hatalar olsa da, işte açıklık budur, şeffaflık budur. İşte paylaşım budur. Üyelerle dayanışmanın, kaynaşmanın başka bir işte CHP budur. İşte demokrasi budur.

Çünkü demokrasinin ruhunda, mayasında, hamurunda gizlilik asla olmaz, olamaz, olmaması gerekir. Açıklığın, şeffaflığın yapılan tüm iş ve işlemlerde, alınan tüm kararlarda, sorulacak tüm sorulara verilecek yanıtlarda, yapılan tüm örgüt toplantılarında, ilçemizin içinde dışında açıklığın şeffaflığın, özgürlüğün barışın sevginin saygının yayılarak, yaygınlaşarak, kesintisiz devam etmesini tüm kalbimle diliyorum. Bekliyorum. Talep ediyorum. İstiyorum.

GELİR GİDER CETVELİNİ İNCELEDİĞİMDE DİKKATİMİ ÇEKEN ÖNEMLİ KONULAR

Gelir gider cetvelini incelediğimde anladım ki, yeni göreve gelen ilçe yönetimi, hem kendi giderlerini karşılamış, hem eski ilçe yönetiminden kalan kira borcunu, icra borcunu, telefon, elektrik borcunu, son yapılan kongre borcunu ödemiştir. İlçe örgütümüzü tam donanımlı yeni ilçe binasına kavuşturmuştur. Bu hizmetler takdir edilmez mi? alkışlanmaz mı?

Gelir gider cetvelini incelediğimde anladım ki, yeni yönetim görevi devir teslim aldığında, ilçe örgütümüz ekonomik açıdan çok zor durumdaymış. Yeni yönetimin (açıklık ve şeffaflık adına) idari ve örgütsel anlamda nasıl bir ilçe yönetimi devir aldığı hakkında bir rapor yayınlamasını, örgütümüzü üyelerimizi bilgilendirmesini çok isterdim.

Gelir gider cetvelini incelediğimde anladım ki, pardon, o kadar eşyanın içinde, neden sadece çelenk için demirbaş kelimesinin kullanıldığını anlayamadım

Gelir gider cetvelini incelediğimde anladım ki, Parti tüzüğümüzün 77 maddesinde açıklanmış olan gelir kaynaklarından önemli gelirin bağışlardan, örgüte verilen yemek gelirinden ve çok az miktarda aidatlardan karşılanmıştır. Anladım ki ilçe örgütümüz genel merkez merkezden yardım almamıştır kendi yağıyla kavrulmuştur. Kavrulmaya çalışmaktadır. (Gelir gider cetvelinin hangi tarihleri kapsadığı açıklanmamıştır.)

CEVAP ARANMASI GEREKEN, SORULAR, SORULAR, SORULAR

CHP bizim. CHP Bursa Yıldırım İlçe Örgütü Bizim. O zaman kendimize soralım. Dün ilçe örgütümüz ekonomik dar boğazın içine neden girdi? Neden icralık oldu? Neden kira, elektrik, telefon borcunu ödeyemez duruma düştü. Neden bu duruma o zaman seyirci kaldık. Neden kongrede bu konuyu enine boyuna tartışmadık? Neden konuşmadık? Neden çözüm bulmadık? Olanaklarımızı, bağışlarımızı neden o zaman seferber etmedik? yanlış yapılıyorsa neden uyarı görevimizi yapmadık? Neden aidatlarımızı düzenli olarak ödemedik? Neden kalıcı çözümler bulmak için çabalarımızı, sürdürmüyoruz? Ben CHP’liyim diyen, CHP üyesiyim diyen herkes bu sorulara mutlaka cevap aramalıdır. Ben CHP’liyim diyen, CHP üyesiyim diyen herkes aradığı cevabı mutlaka bulmalıdır?

http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/11/chp-bursa-yildirim-ilce-orgutu-yillar.html

CHP BURSA YILDIRIM İLÇE ÖRGÜTÜ YILLAR SONRA BİR İLKİ DAHA GERÇEKLEŞTİRDİ. KUTLUYORUM, TEBRİK, EDİYORUM, ALKIŞLIYORUM



1-Örgüt toplantılarının düzenli olarak yapılması için,

2- Örgütlenme ağının kurulması (mahalle sorumluları, komisyonlar ) kurumsallaşması aktif hale gelmesi ve örgüt çalışmalarının tabana yayılması, yaygınlaştırılması için,

3- örgüt gelir gider hesap cetvelinin düzenli aralıklarla açıklanması için

4- örgüt içinde yapılacak iş ve işlemlerin, çalışmaların, önemli günlerin, toplantıların, önceden hazırlanan belli bir plan program çerçevesi içinde yapılması, için (kısa, orta, uzun vadeli işler)

5- örgüt çalışmalarıyla ilgili olarak, yapılacak her türlü iş ve işlemlerin, eylemlerin, etkinliklerin, çalışmaların, toplantıların, alınan kararların, üyelerimizde duyurulmasında internet ve telefonun yanında ilçemizde bulunan ilan panolarının mutlaka kullanılması için

6-ögtüt çalışmalarında partinin tüzüğüne, ilke ve kurallarına, kurultay kararlarına, parti programına, toplantı usul ve yönetimlerine, uyulması ve uygulanması için

CHP Bursa Yıldırım İlçe Örgütü üyesi olarak, son üç yıldan beri bıkmadan, yılmadan, usanmadan, inatla ve ısrarla yazılı sözlü önerilerimi, eleştirilerimi defalarca parti ve örgüt yetkililerine ilettim ve iletmeye devam ediyorum. Partide var olduğum sürece doğruluğuna inandığım bu mücadelemden vazgeçmeyeceğim.

Yoğun olarak yapılan önerilere rağmen bunların hiç biri, bir önceki ilçe yönetimi tarafından gerçekleştirilmemiştir.

Yeni yönetim 29.5.2012 tarihinde göreve geldikten sonra ( ilk 6 aylık süre içinde) 1.2.3, maddelerin uygulamaya konulması için ilk adımları atılmıştır.

( ilk 6 aylık süre içinde) 2 defa örgüt toplantısı yapmıştır. Mahalle sorumlularını seçmiştir.

İlçe örgüt üye bilgilerini güncellemiştir.

Oluşturulmasına karar verilen 10 komisyondan bazılarını oluşturmuştur. İçe örgütümüzü partimize yakışır bir mekâna kavuşturmuştur.

Yıllardan sonra ilk kez ilçemiz gelir gider cetvelini 26.11.2012 tarihinde ilçemiz panosuna asmıştır.

Yapılan bu hizmetlerden dolayı ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerimizi canı gönülden kutluyorum. Tebrik ediyorum. Bu hizmetlerin geçici, değil kalıcı olmasını diliyorum.

4.5.6. maddelerin daha fazla zamana yaymadan, geciktirmeden hayata geçirilmesini, uygulamaya konulmasını, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerimize inatla, ısrarla öneriyorum.

Ve her şeyden önemlisi, hiç bir şekilde hiç bir zaman hiçbir gerekçeyle üyeler arasında ayrım yapılmamasını, örgüt içinde birliğin, huzurun, barışın, dayanışmanın sağlanması için gözle görülür kayda değer çaba ve gayretin sarf edilmesini ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerimize inatla ısrarla öneriyorum.

Not ilçe örgütümüz gelir gider cetveli üzerindeki yorumumu ayrıca yapacağım)

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151274655959419&set=p.10151274655959419&type=1 (uzun yıllardan sonra bir ilk olduğu için bence tarihi bir belge)

http://cancana-balmel.blogspot.com/2012/11/chp-orgutlerinde-kara-kutunun-icindeki.html (bağlantı aderesindeki bu yazıyı yazdığım günü ilan panosuna gelir ve gider cetvelinin asıldığını gördüm) 26.11.2012